banner1024

Geçtiğimiz günlerde Gebze Belediyesi’nin önemli projelerinden, İstanbul Şehir Üniversitesi ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü iş birliğiyle ortaklaşa yürütülen 41 Genç 41 Gelecek Projesi kapsamında çeşitli liselerde okuyan başarılı öğrencileriyle Gebze’nin ve Kocaeli’nin kültürel değerlerini tanıtan bir gezi gerçekleştirmiştik. Oldukça renkli geçen gezi sonrası, öğrenci kardeşlerimiz duygu ve düşüncelerini mesaj göndererek bizlerle paylaştılar. Gerçekten genç beyinlerden o kadar mesajlar aldık ki, bunları yayımlamak ve siz değerli okurlarımla paylaşmak istedim. Öğrencilerimizin bizlere gönderdiği mesajları sizlerle paylaşırken, kendilerine de teşekkür ediyorum.

41 GENÇ, 41 GELECEK ÖĞRENCİLERİ NE DEDİ?


ABDULLAH ARVAS:

Bence çok hoş bir gezi oldu. Gebzemizi yaşadığımız kentin ne kadar manevi yönü olduğunu görmemize yardım etti. Bununla beraber gezide bilmediğimiz ya da bize anlatılmayan belki anlatanların bile bilmediği bir şeyleri öğrendik. Şahsen çok güzel bir gezi oldu. Gezi için sağolun.

 

AYÇA TUNBUL:

Gebze gezisi olabildiğince hoş ve güzeldi.11 senedir Gebze'de yaşıyorum ve benim mahallemde olan su kuyusunu bu gezi sayesinde öğrendim. Gebze’deki tarihi yerler hakkında bilgi sahibi oldum ve yaşadığım yerdeki tarihi yerleri öğrendim. Eğer bu gezi olmasaydı gezide gittiğim bir çok yere gidip göremeyecektim. Gerçekten çok güzel bir şehir ve ilçede yaşıyoruz.

 

AHMET DEHA YILDIRIM:

Gezinin en güzel yanı yaşadığımız yeri tanıyıp, atalarımıza vefa borcunu ödememiz oldu. Çoban Mustafa Paşa Külliyesi'nden Hannibal Anıtı'na kadar birçok yer gezdik. Gezi boyunca her adımda bilinçlendiğimi fark ettim, Çoban Mustafa Paşa'da, vakfın her sabah namazından sonra çorba dağıtma geleneği beni etkiledi. Ardından Gebze Tarihi Su Dolabı da ilgimi çekti ve belediyemizin duyarlılığı sayesinde aslına uygun şekilde restore edilmiş olması güzel bir çalışma. Anıtı Tübitak sınırları içerisinde olan Hannibal'ı da ziyaret edebilmek ve Tübitak Güvenlik Müdürüyle konuşup okul arkadaşlarımızla da gelebileceğimizi öğrenmek beni sevindirdi. Son olarak Gazeteci Yazar İsmail Kahraman'ın  kurduğu kütüphanede Hereke Halısı'yla ilgili bilgiler edinmek, eski telsiz ve fotoğraf makinelerini görmek güzel bir duyguydu. Emeği geçen herkese teşekkür ederim.

 

MERT CAN COŞKUN:

Gebze gezisi olduğunda ilk önce sevindim. Çoban Mustafa Paşa Camii'ye önceden her cuma giderdim ama bu kadar tarihi şeyler olduğunu bilmiyordum. Kütüphanesi, Aş odaları, Paşa odaları hepsi dikkatimi çekti. Ordaki Güneş Saati önceden kullanıldığını söyledi rehberimiz bilmediklerimizi öğrendim. Hünkar Çayırı ve Anibal Tepesi, gittiğimiz yerler sayesinde bir çok bilgi öğrendim. Bu tarihi yerlere öncesinde hiç gitmemiştim. Yeterli bilgiye sahip olmadığımı farkettim. Bu gibi tarihi yerleri korumamız ve sahip çıkmamız gerektiğini de anlamış oldum teşekkürler.

 

MUSTAFA ENES VURAL:

Gebze sanayi kenti olmasına rağmen turizm ve tarihi açıdan zengindir ama bacasız sanayi diye adlandırılan turizm de sınıfta kalıyor. Anibal mezarını özel izinlerle gezmek tarihi su dolabın iyi pazarlanamaması... Kötü restore edilmesi Gebze’deki tarihi dokulara gereken bütçeler ayrılırsa özellikle  Hünkar Çayırı'na  mesela Fatih'in Çadırı tarzı içinde mum heykeller olan bir açık hava müzesi
tarzında olsa iyi yerli veya yabancı turist çeker.

 

SEHER SALE:

Ben 13 yıldır Çayırova’da oturuyordum ve hiçbir zaman doğru düzgün Gebze'ye gelemedim. Bazen önünden geçtiğim caminin tek namaz için değil çeşitli aş evleri kütüphaneler olduğunu bilmiyordum. Ya da geçmişte konaklama olarak kullanıldığı karşı binayı da bilmiyordum . Fatih Sultan Mehmet otağı olduğunu da bilmiyordum ve su dolabını da tabii ki. Bu etkinlik ve proje sayesinde nerede olduğumu nerelerden geçtiğimi bilmek şuan içim biraz daha iyi ve Gebze'nin işlevli tarihi fazla olan bir yermiş.

 

ZÜLEYHA KILIÇ:

Bu gezi benim için çok faydalı oldu. Yaşadığım yeri açıkçası daha önce hiç gezmemiştim ve gezilecek bir yer olduğunu da düşünmüyordum. En basitinden belki de her gün önünden geçip gittiğim Çoban Mustafa Paşa Camii'sinin külliyesini gezmiştim fakat içine daha önceden hiç girmemiştim. Bu gezide girdim ve gördüm çok güzelmiş gerçekten. Görülmeye değer. Anibal Anadolu Lisesi'nde okuyorum , Anibal' in kim olduğu ve hayatını anlatan bir metin var okulumuzun girişinde sadece bir kez okumak istedim ama uzun olduğunu düşünüp okumaktan vazgeçmiştim. Anibal tepesine çıktığımızda öğrendim kim olduğunu. Önceden Gebze'nin gezilecek yer olmadığını düşünürken gezimizden sonra gerçekten görülmeye değer yerler olduğunu düşünüyorum. Hünkâr Çayırı'nın bile varlığını gezide öğrendim "orası neresi ?" derken şimdi biliyorum , belki de bana bir genel kültür biligisi olarak kalacaktır.  En beğendiğim yerler Çoban Mustafa Paşa Camii ve Hünkar Çayırı.

 

ZEYNEP ORHAN:

Merak edip severek katıldığım ve bende farkındalık oluşturan faydalı bir gezi oldu benim için. Dilovası’nda oturduğum için liseden önce Gebze’ye gelip gitmezdim daha sonrasında ise sadece okula gelip gitmekten ve alışverişten başka bir şey yapmazdım Gebze’de açıkçası. Bu gezide anladım ki içinde yaşadığımız gezip yiyip eğlendiğimiz yeri tanımak çok önemliymiş. Ben 3 yıldır sık sık gelip gitmeme ve önünden defalarca geçmeme rağmen ilk defa Mustafa Paşa Cami’sinin içine girdim. Su dolabını, TÜBİTAK’ı, Anibal tepesini, Osman Hamdi Bey müzesini, Eskihisar’ı, İlyasbey Cami’sini ilk defa gezme tanıma fırsatı buldum. İsmail Kahraman’ın içten ve severek rehberlik etmesinin de büyük bir katkısıyla Gebze’nin tarihi geçmişini öğrenip onca yılların biriktirdiği ve aktardığı maneviyatı hissettim ve gerçekten çok kıymetli bir yerde okuduğumu, bugüne kadar araştırmayarak büyük eksikliğe sahip olduğumu anladım. Böylece “iyi ki katılmışım bu projeye” dedim. Çok teşekkür ediyorum.

banner983
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner376

banner375

banner377

banner981