banner1006
 Şair 2 Aralık 1884 yılında  Üsküp ‘ te dünyaya gelmiş , 1 Kasım 1958 de İstanbul ‘ da hayata gözlerini yummuştur . İlk gençlik şiirlerini asıl adı olan Mehmed Agâh imzasıyla yayımlamış sırasıyla önce Üsküp , Selanik idadileri ardından İstanbul Vefa İdadisi ‘nde orta öğrenimini tamamlamıştır . Yaşadığı dönem ve çevre itibariyle ülke yönetimine karşı muhalif bir yapıya bürünen Yahya Kemal bu sebeple  bir süreliğine Paris’e kaçmak zorunda kalmış , Paris günlerinde buradaki Jön Türklerle tanışıp zamanın  modası bir akım haline gelen  sosyalizm gösterilerine katılmıştır . İlerleyen günlerdeyse  hocalarından tarihçi Albert Sorel ‘ in etkisiyle yeni bir arayış içine giren Beyatlı , Türk milliyetçiliği ve tarihi hakkında araştırmalara yönelmiştir . Paris ‘ te 9 yıl süren zaman diliminde  Fransız  edebiyatının ünlü temsilcileri ; Victor Hugo , De Banville , Paul Verlain , Jose Maria Heredia ve özellikle Charles Baudelaire ‘ in eserlerini büyük bir titizlikle inceleyip Fransız şairlerinden esinlenerek bazı şiirler kaleme almıştır .Türkçe yeni bir şiir arayışında bulunurken bir ara eski Yunan ve Latin şiirine öykünerek Nev Yunani tarzında denemelere girişmiş , İstanbul ‘ a döndüğündeyse Yakup Kadri ile birlikte bu hayali üzerine yine birkaç denemesi olmuştur . Bu yıllarda bazı okullarda Tarih , Türk ve Batı Edebiyatı dersleri vermiş Milli Mücadelenin başlamasıyla Mücadeleyi destekleyen yazılarını Âti , Tevhid _ i Efkâr , Hakimiyet_i Milliye gazeteleriyle Dergâh dergisinde yayımlamıştır . Lozan Konferansı ‘ nda murahhas heyetin içinde yer alan Yahya Kemal , 1923 ‘ de ise hiç gidip görmediği Urfa ‘ dan milletvekili seçilmiştir . Daha sonra yurt dışında bazı ülkelerde elçilik  görevlerinde bulunmuş son görevindeyken emekliye ayrılıp yurda dönmüştür . 1957 yılında artan rahatsızlığı yüzünden Paris ‘ e giden şair bir yıl sonra hayata gözlerini yummuştur . Cumhuriyet dönemi Türk şiirinin en güçlü temsilcilerinden olan Yahya Kemal ‘ in  kabri Rumeli Mezarlığı ‘ ndadır . Şiir yazmaya lise yıllarında başlayan Yahya Kemal o dönem başta Tevfik Fikret olmak üzere Servet _ i Fünun şairlerinin etkisinde kaldığını şu sözlerle ifade etmiştir : ‘’ Kendi neslimin bütün çocukları üzerinde olduğu gibi , ruhumda , ahlakımda , zevkimde , lisanımda , sanatımda en büyük tesiri O ( Tevfik Fikret ) icra etmiştir . ‘’  Beyatlı , şiiri ; ‘’ musikiden başka türlü bir musiki ‘’ diye kabullenmiş ‘’ Ok ‘’ şiiri bir yana , bütün şiirlerini bu ahengin sağlanmasına daha yatkın olan aruzla yazmıştır . O modern şiirimizin büyük bir ustasıdır .

  ‘’  İstanbul’a  ‘’                                    
 Bir mavi rüzgâr geçer
Beyaz bir dalga kanat çırpar
Tüter bacalardan yaralı sevda
Terki diyar eylemez erguvanlar
Gemiler salınır süslü Boğaz’da
Türküler mırıldanır
Her körpe liman
Surlardan seslenir efsunlu hayat
Kar olur yağmur olur boran olur yaşamak
Aşığın maşukuna
Mührü gibi haykırmak ,
Sis gider ay düşer bulut eşiği güneş
Damla damla nefeste harlıdır ince ateş
Sineler her daim yoğrulur sevdasıyla
Suretler nağme tutar
Hazan süveydasıyla
Ey benim çağlayan delice gönlüm !
Ahengi dilinde mecazlı ömrüm
Savur pare pare mavi bir beste
İstanbul İstanbul her seslenişte !..

                                                                        

 

banner983
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner376

banner375

banner377

banner981

banner934