Bunların yanında birçoklarının üzerinde umursamazlık bulutları yoğun bir halde dolaşabilmekte. Korku belki de tembellik bunun nedeni. Etraflarında olup bitenler adeta silinmiştir zihinlerinden. Odaklandıkları tek nokta kendi egolarıdır. Güçleri yoktur aslında. Belki de üzülmekten korkarlar. Bu duygu uğruna çoğu zaman birçok şeyden vazgeçerler. En başta da vazgeçtikleri kendileridir aslında. Ailelerinden, sağlıklarından, vatanlarından hatta dinlerinden bile vazgeçebilirler. Anlayacağınız dert etmezler hiçbir şeyi.
Aslında örnekler gözlerimizin önünde her an yaşanmakta. Vicdanıyla bakan insana söz söylemeye hacet gerekmez. Lakin körelen vicdanların gözü maalesef zifiri karanlıkta.
Küçük bebeği sevgi, şefkat isterken sosyal medya başında saatler geçiren anne sizce çocuğunu dert etmiş midir? Eşine tokat attıktan sonra gözyaşlarıyla aman dilenen, bir zamanlar hayatının anlamı olan kadına, diğer tokadı hak görenler, sevdikleriyle beraber gelecekleri konusunda ne kadar umursar durumdadır.
Her gün izlemeye korktuğumuz cinayet, intihar, uyuşturucu haberleri ne kadar da dertsiz bir toplum olduğumuzu beyan ediyor bize. Dertsiz anne babalar, evlatlar, sevgililer, patronlar, devlet adamları...vs.
En kötüsü de milyonlarca sivilin bombalar altında isteyerek veya istemeyerek katledilmesine göz yuman sözüm ona demokrat seçilmişlerin Dünya barışını ne kadar düşündükleri de ortada.
Ne var ki, bu umursamaz insanların mahvettiği milyonlarca insan var hayatımızda. Alkolik babasını korumak için ne diller döker bazı evlatlar, buna rağmen başaramazlarsa yıllarca bir yara olarak kalır içinde bu durum. Anne, uyuşturucu kullanan evladı için kahrolup kim bilir kaç gecelerce gözyaşı dökmüş uykusuz kalmıştır. Derslerini yapmayan öğrenciye dökülen dillerse cabası. Düşünüyorum da ya vatanını dert edenler, eğer bu dertleri olmasaydı hangi platformda, hangi koşullarda yazılırdı ki bu yazı. Kim bilir, yazılamazdı belki de.
Tam da bu yüzden dertlenmek güzeldir, huzur getirir insana, aileye topluma. Şunu da itiraf etmeliyim:
“Konuşunca bana huzur verenlerin hepsinin yüreğinde, ümmet için yüklendikleri dertleri vardı.”