Okul öncesi, ilköğretim, ortaöğretim yayıncılığı ve İmtihan hizmetleri olmak üzere dört ayrıcalıklı bölgede etkinlik belli eden Zambak Yayın Grubu, bu sene 10 milyon TL kazanç yaptı. Yayın grubu şekilde en kocaman yatırımı bu sene yaptıklarını vurgulayan Zambak Yayın Grubu Genel Müdürü Bayram Murat, bu sene ilk kere YGS LYS bölgesine girdiklerini ve hummalı şekilde iddialı olduklarını söyledi. Yeni eğitim-öğretim yılı dolayısıyla çalışmaları ile ilgili bilgi sağlayan Zambak Yayın Grubu Genel Müdürü Bayram Murat, 1998 yılında, ilköğretim birim dergileriyle yayın hayatına başlayan Zambak Yayınları'nın büyüyerek yoluna devam ettiğini söyledi. Yaptıkları yatırımlar kadar eğitim hayatında öncü ve yenilikçi çalışmalar yapmaya devam edeceklerini ifade eden Murat, misal şekilde YGS ve LYS ile ilgili çalışmalarını gösterdi. Bu sene ilk kere YGS, LYS bölgesine girdiklerini ve hummalı şekilde iddialı alternatifler çıkardıklarını belirten Murat, "YGS ve LYS’ye hazırlanmakta bulunan öğrenciler için tüm branşlarda soru bankaları çıkardık. Bu soru bankaları piyasadaki benzerlerinden hummalı şekilde farklı. Soru kalitesi, konuları tarayıcılığı, zorluk dereceleri bakımından düzenleme bunun şeklinde Zambak Yayınları’nın her ürününde geçerli bulunan özellikler bu kitaplarda da geçerli. Ancak bunun beraberinde bu soru bankalarımızda hususi bir uygulama geliştirdik. Her testin yer aldığı sayfaların sağ ve sol yanlarında o sayfadaki soruları çözmek için gereken bilgilerin yer aldığı not alanları oluşturduk. Öğrenciler testi çözerken bir bilgiyi hatırlayamadıkların da sayfa yanlarındaki teferruatları okuyarak bilgi tekrarı yapıcak ve soruları çözerken tıpkı sürede konuları da tekrar etmiş olacak." dedi. Bayrak Murat, ikinci bir yeniliği 'değerlendirme' hususunda yaşama geçirdiklerini ifade ederek, şu teferruatları verdi: "Piyasadaki kitaplarda öğrenciler testleri çözdükten sonra cevap anahtarına bakarak doğru yanlışlarını denetim edebiliyor, lakin o testi çözen diger öğrenciler içinde durumlarının ne olduğunu bilmiyor. Biz Zambak YGS, LYS soru bankalarımızda her testin sonuna optik form ekledik. talebe cevaplarını bu forma işaretliyor ve tıpkı anda ister cep telefonundan ister bilgisayarından bu optik formu okutarak hem doğru yanlışını görüyor, hem de Türkiye’nin neresinde olursa olsun bu testi çözen ve optik formu okutan tüm öğrenciler arasındaki muvaffakiyet sırasını görebiliyor. Bu yönüyle Zambak YGS, LYS soru bankaları öğrencilerin işini hummalı şekilde kolaylaştıracak. Ayrıca ilk kere geçen sene çıkardığımız 5 ve 9. Sınıf TEDES kitaplarımızın yanına bu sene 6 ve 10. Sınıf TEDES’leri de ekledik. Bu kitapları sırayla çıkarmamızın sebebi müfredat değişikliğini takip etmemizdir. Önümüzdeki sene 7 ve 11. sınıfları da çıkararak serimizi tamamlamaya devam edeceğiz."

 "ELEKTRONİK YAYINCILIĞI GELİŞTİRMEK İÇİN HAZIRIZ"

 Zambak Yayınları şekilde elektronik yayıncılık sahasında da hummalı şekilde iddialı olduklarını dile getiren Murat, "Elektronik yayıncılık meselesinde Türkiye’de enfazla vaziyette bulunan yayın eviyiz. Bizim ürettiğimiz Akıllı Tahta Uygulamasını (ATU) MEB kitapları için dahi kullanıyorlar. Oldukça basit ve öğretmeni yormayan bu program yardımı ile öğretmen, Zambak kitaplarını tahtaya yansıtıyor, istediği konu ve ya soru parçacığını seçip özelleştiriyor ve istediği biçimde zenginleştiriyor. Bu uygulama yalnızca yeni müfredata müsait şekilde çıkardığımız YES ürünlerinde değil, müfredatı değişmeyen Hücreleme kitaplarında da rahatlıkla uygulanabiliyor." biçiminde konuştu. Murat, elektronik yayıncılık meselesinde mühim olanın 'içerik' olduğunu belirterek, "İçerik hazır bulunmadığı sürece öğretmenin anlayışını değiştirme şansınız yok. Biz bu anlayışa yardım sağlamak için bu sene aşırı hususi bir kampanya yapıyoruz. iOS, Android ve web’de satışa sunduğumuz alternatifler vardı. Bu ürünlerimizi, bu yıla mahsus şekilde 700 bin öğretmenin hepsinin bedava kullanacağı şekle getirdik. Öğretmenler dilerse tabletine, cep telefonuna indirebilir veya web’den takip edebilir. Aynı biçimde kitaplarımızı dal öğrencilerimize de bedava şekilde dijital alternatifler veriyoruz." değerlendirmesinde bulundu. Sınavların mevcut yer aldığı müddetçe, öğrencilerin hazırlık meselesinde her zaman daha fazlası, daha farklısı, daha güzel olanına merakı devam edeceğinin altını çizen Murat, "Yayıncılığın büyüme bölgeyi ise elektronik yayıncılık olacak. Elektronik yayıncılığı ve dünyadaki yenilikleri kim yayınlarına monte ederse onlar öncü olmaya devam edecekler. Biz de bunu yapıyoruz. Eğitimden kazandığımız tüm parayı, gene yayıncılığa ve eğitime yatırıyoruz." diye konuştu. İçerikleri oluştururken aşırı duygulu davrandıklarını da aktaran Murat, şunları söyledi: "Bünyesinde sabit yazar bulunduran tek yayın eviyiz. Zambak Yayınları 80’den çok sabit yazar kadrosuna sahip. Her branştan birkaç yazar bir araya gelerek kitapları planlar, tartışır, görüşür ve en doğru ifade yöntemini saptama ederek kitaplarını bu yola müsait şekilde beraber oluşturur. Her yazarın yazdığını başka yazarlar okur, varsa eksiğini giderir ve en doğru ürünü ortaya çıkarır. Büyük bir meslek ve itinayla yaşama geçirilir. Üstelik kitap yalnızca içerikten ibaret değildir. Bu içeriği eğitime en müsait biçimde dizayn edecek bir dizgi-grafik çalışması da gerekir. İşte bunun için gene Zambak Yayınları’nda 30’dan çok sabit dizgi-grafik takımı bulunur. Bunlar yazarlarla her an beraber çalışarak yazarların yönlendirmeleriyle eğitime en müsait ve en estetik dizayn çalışmasını gerçekleştirir. Ayrıca kitapların elektronik versiyonunu hazırlayan 35 insandan oluşan teknik ekibimiz vardır. Bu ekip yazarlarla beraber çalışarak eğitimde en üretken uygulamaları oluşturuyorlar. Piyasa da elektronik kitaplar var, lakin bunlar genel olarak herhangi bir kitabın bir bilgisayar uzmanı sebebi ile elektronik ortama aktarılmasıyla oluşturulmuşlardır. Oysa Zambak Yayınları’nın elektronik kitapları yazarlarımızın kontrolü altında çoğu süre pilot okullarda denenerek en verimlisinin bulunmasıyla oluşturulmuştur. Bir muallim sınıfta nasıl bir elektronik kitap düş ediyorsa, Zambak öyle bir kitabı oluşturmayı hedefler. Bu sebepten dolayı elektronik uygulamalarımız sektöre sürülmeden once öğretmenler sebebi ile inceden inceye gözden geçirilir ve hataları minimize edilir." Yabancı lisan eğitimi konusuna da kocaman ciddiyet verdiklerini söyleyen Murat, "İngilizce bir dünya dili. Bu sebepten dolayı İngilizceyi dünya dili haline getiren ülkelerdeki yayın evleri de marka haline gelmiş. Biz de evvela Türkçeyi dünyada marka haline getirmek için çalışıyoruz. Son senelerde dünyada Türkçe’ye karşı alaka uyanması sebebiyle, Türkçe öğretimine yönelik ürün çıkarma gereksinimi hissettik. Şu an Dilset markasıyla 140 ülkeye, yılda 500 bin kişiye, dili Türkçe olmayan gruplara Türkçe öğretimine yönelik kitaplar üretiyoruz. Bu Türkçe öğretim setlerimizle dünyada bir numarayız. Bu faaliyetimizde Cambridge ile beraber çalışıyoruz. Cambridge bizim ürettiğimiz İngilizce kitabını alarak, dünyaya pazarlıyor. Oxford ile de ayrıcalıklı projelerde çalışıyoruz. Ayrıca dünyanın ayrıcalıklı ülkelerinde yer dal Türk okulları için, o ülkedeki müfredata müsait olarak, Türk modeliyle hazırladığımız, İngilizce yazılmış kitaplarımız da bulunuyor." ifadelerini kullandı.

 "YASAK, SEKTÖRÜ 5 YIL GERİYE GÖTÜRECEK"

 Okullarda öğretmenlerin öğrencilere destekçi kitap tavsiye etmesinin yasaklanmasını eleştiren Murat, bu konudaki düşüncelerini şöyle dile getirdi: "Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu şunu diyor: 'Ben öğrencilere bedava kitap dağıttım, onun dışında öğretmenin zorla destekçi kitap aldırması ve okulda destekçi kitap satması yasaktır.' Devletin bedava kitap dağıtması son derece iyi bir uygulama lakin öğrencinin ve velinin destekçi kitapları tercih etmesi veya öğretmenin çocukların özelliğine nazaran destekçi kitap tavsiyesinde bulunması eğitimin seviyesini yükseltir, bunun dışında hiç bir yararsız tarafı yoktur. Yardımcı ders kitapları, devletin dağıttığı bedava kitaplara seçenek kitaplar değil. 'O kitaplardaki bilgilerin üstüne daha neler ekleyebilirim' diyen velilerin ve öğrencilerin taleplerine cevap vermeyi amaçlayan kitaplar. Sonuçta yurt asgarisini veriyor, biz de muallim tavsiye etsin ve ya etmesin, öğrencilerin ve velilerin tercihlerine nazaran ürün sunuyoruz. Eğer siz bunun önüne geçerseniz, engellerseniz insanların bilgi edinme haklarını ellerinden alırsınız. Tabii ki, kanunsuz iş oluşturan yayınevleri varsa onlarla yasa bünyesinde savaş edersiniz, bu gayet normal lakin kara propaganda yapmak, korkutmak, iftira etmek son derece yanlış. Bu yaklaşım süre geçtikçe bölgeyi bulunmamakta eder." Bu vaziyetten en aşırı küçük yayıncıların etkileneceğini kaydeden Murat, "Sizler de takdir edersiniz ki, hummalı türbülans kocaman uçakları en az; küçük uçakları ise daha çok etkiler. Bu yüzdendir ki, bulunan küçük yayıncılara olacak. Gelecek sene en az 10-15 adet yayıncı kuruluş, kapısına kilit vurabilir. En kötüsü de dal 5 sene geriye gidecek. Öğretmeni, 'Yardımcı ders kitaplarını sakın tavsiye etme!' diyerek korkutursanız, süre geçtikçe o muallim hikayeyi ve romanı da tavsiye etmez. Dolayısıyla, destekçi kitapla beraber bilincinde olmaksızın kültür bölgeyi de öldürülüyor. Bir süre sonar kitabı satılmayan yazar kitap yazmaz. Çünkü kitabın en kocaman müşterisi 25 ıslak altındaki kişiler, yani öğretmenlerin tavsiyesiyle kitap dal öğrenciler. YAYFED’in kitap okuma trendleri ile yaptığı araştırmaya göre, memleketimizde 25 yaşın üzerindeki kişiler, ne yazık ki kitap okumuyor. Bu kişide okuma oranı yüzde 5’lere kadar düşüyor." dedi.