Gebze bölgesi Orhan Gazi tarafından fethedildikten sonra Sığırlık merasına yerleştirilen Yörükler halen bölgede yaşıyor.
Geçmişte bu bölgede 60`dan fazla kıl çadır da Yörük obaları bulunuyordu.
Bugün sadece üç aile yaz kış Sığırlık Merası tarihi Yörük Obasında kültürlerini yaşatıyor.
Devlet tarafından koruma altına alınan boz ırk sığırları ve yerli koyunların neslini devam ettirmeye çalışan Karakaş ailesi bölgede üç aile toplam 9 nüfus olarak bulunuyorlar.
Ali Karakaş ata ve dedelerimiz 700 yıldır yaz kış burada yaşıyoruz diyerek başka bir yerimiz yok. Amacımız ata dede mesleği hayvancılık ve Yörüklük kültürünü yaşatmak.
Tayyar Karakaş yaptığı açıklamada devletimiz bize sahip çıksın Yörüklük kültürümüzü geliştirelim diyor.
Gebze de Yörüklük Kültürü
Orhan Gazi bölgeyi Türk yerleşimlerine açar. Öncelikle Sığırlık merası vakıf haline getirilerek Yörükleri yerleşir. Bölgede ilk kez Türkleşme Sığırlık Merası Yörükleriyle başlamıştır. Sığırlık Merasının daha sonra bir hanım Sultan tarafından vakıf haline getirildiği, bu bölgenin tümüyle Vakıf malı olduğu bilinmekte.
Gebze’nin fethinden sonra kurulan İlk vakıf Sığırlık Merası vakfı. Başta Sığırlık merası olmak üzere Orhan Gazi tarafından bölgede kurulan ilk vakıf. Gebze Bölgesi’nin ilk yerleşimcileri Sığırlık merası Yörükleri olduğu tarihi bir gerçek.
Bu bölgeler 1940`lı yıllar da Dönemin orman Bakanlığı tarafından vakıf ormanlarına el konularak vakıf malı yasalara aykırı olarak devletleştirilmiş .
Bazı tarihi kaynaklarda bugün Antalya’nın önemli turizm kentlerinden birisi olan Gebiz Bölgesi, Gebze’den giden Yörükler tarafından kurulduğu bilinmekte.
YÖRÜKLERİN TARİHÇESİ:
1326 yılında Sultan Orhan döneminde Bursa alınır ve Osmanlı’nın başkenti yapılır. Bursa’nın alınmasından sonra Sultan Orhan kurmaylarını toplar ve hedef gösterir: İzmit ve çevresi alınmalı ve İstanbul’a yaklaşılmalıdır. Toplantıda bulunanlar daha sonra Gemlik’ten İzmit Körfezi’ne kadar tüm şehirleri fethederek Marmara Körfezi’nin Osmanlı’nın olduğu mesajını verir. Öbür taraftan Akçakoca/Kocaeli, Sapanca, Adapazarı, Karasu, Kocaeli, Kefken, Kandıra ve Kaynarca’da fethedilmiştir. Kara Abdurrahman tarafından Pendik ve Kartal’a kadar bölge fethedilerek İzmir çevresi Müslüman Türkler tarafından sarıldı. Hatta Akçakoca oğlu İlyas Beyi Gebze ve civarına gönderdi. Oğlu İlyas’da buraları Osmanlı topraklarına dahil eder ve Yörükleri Gebze Sığırlık Merasına yerleştirilir.
....
Gebze Sığırlık merası Yörük Obası`nın 40 yıl önceki hali
Bir bahar günü yemyeşil ağaçlar, envai çeşit çiçekler arasından kuş sesleri eşliğinde Sığırlık Merası’na doğru yol arıyoruz. Yörük Obası’nı ilk kez görmenin heyecanını yaşayacağız. Uzun bir yolculuktan sonra ağaçlar altında kıl çadırlar içerisinde Yörük Obası’na geliyoruz. Yörükler, çocuklarıyla birlikte Kıl çadırlar içerisinde hayatlarını sürdürüyorlar. Çadırın tam ortasında Ocak yanıyor, çadırın tepesi açık Ocağın etrafında mutfak malzemeleri, çadıra dayanmış yataklar, çadır ortasında ki bam tele gibi işlenmiş kilimler üzerinde oturuyoruz. Taptaze sıcak süt geliyor. Sütle birlikte Yörük tandırında pişmiş ekmek ve keçi peyniri ile afiyetle yiyoruz. Çadırın etrafında koyun keçi büyükbaş hayvan sürüleri, atlar cins kangal köpekleri, asırlık ağaçlar altında oynayan çocuklar. Çok sayıda Yörük çadırı Sığırlık Merası’nın değişik bölgelerine serpilmiş çok sayıda Yörük burada hayatlarını sürdürüyor.
Zaman için de Sığırlık Merası boşaldı. Yörükler gitti. Çadırların bir çoğu sökülmüş, yerinde yeller esiyordu. Hayvan sürüleri azalmış, çocuk sesleri neredeyse yok denilecek kadar az. Sığırlık merası ve Yörük obası boşalmış. Ancak sayıları az da olsa bugün Türkiye’de yaz kış dağda yaşayan Yörükler Gebze bölgesinde Sığırlık merasında yaşıyor.(kaynak belgesel yayıncılık Arşivi )