KÜLTÜR VE SANAT:
3 bin yıllık kentte

03 Ekim 2016 Pazartesi 17:26

Eskihisar Mahallesi'nde bulunan Stratonikeia antik kenti, UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi'nde yer alıyor ve Helenistik, Roma, Bizans, Beylikler, Osmanlı ile Cumhuriyet dönemlerine ait eserlerin bir arada olduğu dünyadaki nadir yerlerden biri olarak dikkati çekiyor.

Pamukkale Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi ve Stratonikeia antik kenti kazı başkanı Prof. Dr. Bilal Söğüt, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Karia bölgesinin en önemli kentlerinden biri olan Stratonikeia'nın, Anadolu'nun yerli halkları Karialılar ve Leleglere ait bir yerleşim yeri olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Söğüt, Helenistik, Roma, Bizans, Anadolu beylikleri, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde de önemini sürdüren, dünyanın en büyük mermer kenti olan Stratonikeia'nın ''UNESCO Kültürel Miras Geçici Listesi''nde yer aldığını kaydetti.

Kentte yapılan kazı çalışmalarında her yıl önemli verilere ulaştıklarını anlatan Söğüt, ''Stratonikeia yaşayan bir arkeoloji kenti. Bunun bir benzeri yok. Antik dönemden günümüze yapıların bir bütün olarak korunduğu, Osmanlı dönemi taş döşeli yollarda yürünerek gezildiği, Cumhuriyet dönemi eserlerinin bulunduğu başka bir kent bulunmuyor.'' dedi.

Menderes 1954'te 54 çeşme yaptırmış
Antik kentte, Cumhuriyet dönemi eserlerini Adnan Menderes döneminde yapılan çalışmaların oluşturduğunu anlatan Söğüt, şunları söyledi:

"Kentte yapılan çalışmalarda Adnan Menderes'in 1957'de yaşanan depremde buraya geldiğini biliyoruz. Ayrıca ondan daha önce özellikle 1954 yılında bu köye yatırım yaptığını tespit ettik. 1954'te 54 çeşmenin inşa edildiğini, bunlardan en önemlisinin de merkezi çeşme olduğunu ve köy meydanına yapıldığını belirledik. Köy meydanının farklı yerlerinde bulunan diğer çeşmeler de korunmuş durumda. Buranın suları da Işık Deresi'nden geliyor. Günümüzde bu çeşmelerden sular akmaktadır. Köylüler bu bölgede en iyi çayın, bu çeşmelerin suyuyla yapıldığını söylemektedirler. Hala birçok köylü, buralardan su doldurup gitmektedir."

Söğüt, çeşmelerin beton olmasına rağmen Cumhuriyet döneminin bir evresine ait yapılar olması nedeniyle mevcut durumda konserve edip korudukları vurguladı.

Çeşmelerin halen aktif olduğunu, kentteki her döneme ait eserleri kendi üzerindeki tarihlerle birlikte koruduklarını anlatan Söğüt, "Yapıların üzerinde ait olduğu dönemlere ait tarihler ve özellikler var. Menderes döneminde yaptırılan çeşmelerin de 1954 yılında yapıldığına dair tarih var. O dönemde yazılan bir tarih. Onu da biz birebir olduğu şekliyle korumaya almış durumdayız. Çeşmelerin suyundan içen kişi, bu çeşmenin 1954 yılında yapıldığını biliyor." diye konuştu.

Prof. Dr. Söğüt, kenti dolaşan ziyaretçilerin sokak köşelerinde küçük çeşmeleri görebileceğini belirterek, çeşmelerin kendi otantik yapısıyla, önde yalağı, etrafında döşemeleriyle birlikte kullanılabilecek durumda olduğunu ifade etti.



MUĞLA - DURMUŞ GENÇ (AA) 
Muhabir: Durmuş Genç
Yayınlayan: Esra Ağaçyetiştiren

banner982
Anahtar Kelimeler
KültürGebzeDünyaSanat
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner376

banner375

banner377

banner981

TÜRKSOY’UN DESTEĞİ İLE “FARABİ FİLM...
El-Farabi Kazak Ulusal Üniversitesi’nin 90. yıl dönümü çerçevesinde 29-30 Nisan 2024 tarihleri arasında...

Haberi Oku