GÜNDEM Haberleri Tümü

Sakarya Zaferi'nden Hüseyin Avni Alparslana

Eğitimci yazar Fahri Şirin Sakarya Meydan Muharebesi ve Kop savunmasını anlatıyor.

Eğitimci yazar Fahri Şirin Sakarya Meydan Muharebesi ve Kop savunmasını anlatıyor. Şirin, Sakarya Zaferi'nde büyük mücadele vermiş 42. Gönüllü Piyade Alayı Binbaşı Hüseyin Avni Alparslan’ın hayatına değiniyor.

 HÜSEYİN AVNİ ALPARSLAN

Giresun’un Tirebolu ilçesinde doğan (1876) Alparslan Bey memleketimizin onur kaynaklarından biridir. İlk öğrenimini Giresun, lise öğrenimini ise Trabzon’da tamamlayıp ardından 1898’de Pangaltı Harbiye Mektebini kazanıp, Şubat 1901’de Teğmen rütbesiyle mezun olmuştur. Mezuniyetinin ardından Balkanlarda ve ülkenin çeşitli yörelerinde askerlik görevini icra etmiştir. Giresun askerlik şubesi başkanlığı yaptığı yıllarda (1 Ocak 1920) aynı zaman da vekaleten Giresun Kaymakamlığı görevini de icra etmiştir.

 Binbaşı Alparslan’ın Giresun tarihindeki önemli yeri ise Topal Osman Ağa tarafından Giresunlularca gönüllü olarak kurulan 42. Gönüllü Piyade Alayı’nın komutanlığı görevine gelmesiyle başlar. 42. alay Binbaşı Alparslan komutasında ülke için en kritik savaşlardan biri olan Sakarya Meydan Muharebesine katılmıştır. Sakarya Meydan Muharebesinin önemi ise şu satırlarda daha iyi anlaşılacaktır. ”Sakarya Meydan Muhaberesi, Anadolu’da Milli Mücadeleyi ayakta tutan savaştır. Çünkü Sakarya Meydan Muhaberesi’nin kaybedilmesi halinde düşman orduları Ankara’ya girecek, Ankara Hükümetinin kalbini ele geçirecekti. Nitekim bu durum öylesine ihtimal dahilinde görülmüştü ki, Kütahya-Eskişehir Muharebesinin kaybedilmesinin ardından Sakarya Muharebesi başladığında Ankara boşaltılmaya başlanmıştır.”

 Alparslan Bey ve askerleri Yunan askerleri ile göğüs göğüse çarpışmış, bu şiddetli çarpışmaların sonucunda Mangaltepe/Gökgöztepe mevkiide 42. alayın çok sayıda neferi ve Hüseyin Avni Bey şehadet şerbetini içmiştir. Hüseyin Avni Bey’in karakterini anlatan şu satırlar ise ne kadar büyük bir vatan sevgisine sahip olduğunu gösteriyor, bir akşam yemeğinden sonra topladığı subaylarına hitap eden komutan;

 “Beyler! Bu savaş öyle bir savaş olacak. Çünkü bu savaş fetih, yağma savaşı değil, vatan savaşı. Hiçbir hatayı affetmeye hakkımızın olmadığı bir savaş. Komutanlarımız izin vermedikçe öleceğiz, geri çekilmeyeceğiz. Askere örnek olacağız. Çocuklarımıza para pul, mal mülk değil, milleti için şehit ya da gazi olmuş namuslu bir askerin çocukları olmanın şerefini bırakacağız.”

 Alparslan Bey asker olmasının yanında entelektüel bir kişiliğe de sahiptir. ”Türk Milliyetçiliği, Türk Dili ve Türk Kültürüne sahip çıkılması gerektiğini belirtirken, bu bayrağı devrinin önemli yazarlarıyla birlikte taşımıştır. Hüseyin Avni Bey, bir aydın olarak döneminin aydınları gibi Türkçü eğilimler taşımıştır. Tirebolulu Alparslan’ın Mehmet Emin Yurdakul, Yusuf Akçura, Ahmed Ağaoğlu ve Müftüoğlu Ahmed Hikmet ile yakın ilişkileri bulunmuş, Türkçülük ve Türk Dili hakkında yazıları “Türk Yurdu” dergisinde yayınlanmıştır. Bu onun sadece savaşan bir makine olmadığını kalemini de aynı ustalıkla kullandığını gösteren önemli bir veri olmuştur.”

 45 yıl gibi kısa bir süre yaşamasına rağmen böyle şanlı ve şerefli bir ömür sürüp hayata gözlerini kapamıştır

Yorum Gönder
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir. Teşekkür Ederiz.
Yorumunuz onaylanmıştır, teşekkür ederiz.
Ad Soyad
Yorumunuz