İMES Makine İhtisas OSB Yönetim Kurulu Başkanı İrfan Küçükay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bölgenin hikayesinin Cumhuriyet'in ilk yıllarına kadar uzandığını söyledi.

Anadolu'dan İstanbul'a gelen birçok kişinin eski han odalarından bozma küçük atölyelerde kendi iş yerlerini kurduğunu dile getiren Küçükay, 1960'lı yıllarda planlı kalkınma dönemine geçilmesiyle sanayi sitelerinin teşvik edilmeye başlamasının ardından İstanbul'un Perşembe pazarı, Kasımpaşa, Hasköy, Balat, Topçular gibi semtlerinde faaliyet gösteren atölye sahiplerinin İstanbul Madeni Eşya Sanatkarları (İMES) Sanayi Sitesi'ni kurduğunu anlattı.

Küçükay, İMES Sanayi'ye taşınan küçük işletmelerin gelişen ülke ekonomisine paralel olarak hızla büyüdüğünü ve mevcut yerlerinin küçük gelmeye başladığını vurgulayarak, burada faaliyet gösteren müteşebbislerin 1997'de daha büyük ve modern iş yerlerine sahip olma amacıyla İMES Organize Sanayi Bölgesi'ni kurma çalışmalarını başlattığını kaydetti.

- "Türkiye'nin en prestijli OSB'lerinden biriyiz"

Yapılan araştırmalar neticesinde Dilovası'nda bulunan tarıma elverişli olmayan 10 bin dönümlük arazinin Sanayi Bakanlığı tarafından OSB alanı olarak önerildiğini ve bunun 3 bin dönümlük kısmının kendilerine tahsis edildiğini belirten Küçükay, 2005'te kamulaştırma çalışmalarını bitirdiklerini ve 2006'da da hızlı bir şekilde altyapı çalışmalarına başladıklarını ifade etti.

Küçükay, Türkiye'nin en prestijli ve en iyi altyapısına sahip OSB'lerden biri olduklarını vurgulayarak, "Bütün altyapımız galerilerden geçiyor. 17 kilometrelik galerimiz var. Elektrik, su, doğalgaz, yağmur suyu, haberleşme hatları ve diğer hepsi bu galerilerin içerisinde. Elektrik arızası olduğunda veya yeni bir fiber optik kablo geçirilmesi gerektiğinde yolu kazmak gibi bir durum burada kesinlikle söz konusu değil." diye konuştu. 

İMES OSB'nin altyapı inşaatını etap etap tamamladıklarını ve ilk fabrikanın 2010'da inşa ediliğini aktaran Küçükay, fabrikaların çoğunun 4 dönüm üzerinde kurulu olduğunu, toplam 302 parsel bulunduğunu ve şu anda bunların yüzde 60'ının faaliyete geçtiğini bildirdi.

İrfan Küçükay, 150 parselde şu anda faaliyet olduğunu, inşaat halindeki 50 firmanın gelecek aylarda üretime geçeceğini vurgulayarak, inşaat çalışmalarına başlanmamış 40 parsel kaldığını, 2018'de yüzde 80, 2020'de de yüzde 100 doluluğa ulaşacaklarını belirtti.  

- "Hedef 2020'de 15 bin istihdam"

İstihdam konusunun Türkiye'nin en önemli gündem maddelerinden biri olduğuna dikkati çeken Küçükay, şunları kaydetti:

"İstihdamın artırılması lazım. 2017'nin başında İMES OSB'de 4 bin 500 istihdam vardı, sene sonunda 7 bin 500 istihdama ulaştık. 1 yılda 3 bin yeni istihdam sağladık, bu gerçekten önemli bir rakam. Bunu çok daha artıracağız. 2018 sonunda buradaki istihdamı 10 bine çıkarmayı hedefliyoruz. Yaptığımız hesaplamalara göre, yüzde 100 doluluğa ulaştığımız 2020'de de 15 bin kişinin istihdam edilmesini planlıyoruz. 

Türkiye'nin en büyük sorunu cari açık. Belki petrolümüz, doğalgazımız olsa belki bu cari açığımız olmayacak ama bizim de çalışıp bu açığı kapamamız lazım."

İhracatın bir başka şeklinin de ithal edilen ürünleri yerlileştirmek olduğuna vurgu yapan Küçükay, "Amacımız, ihracat rakamlarını artırıp, mümkün olduğu kadar yerlileştirmeye dönmek ve ithalatı kesmek. Bizim şu anda ihracat kilogram birim fiyat ortalamamız 15 dolar. Yaptığımız araştırmalara göre, bölgeden yapılan ihracat yıllık 40 milyon dolar civarında. Yüzde 100 doluluğa ulaştığımızda yıllık ortalama 300 milyon dolarlık ihracat yapacağız. Bu direkt yurt dışı yapılan ihracat rakamlarını kapsıyor ancak iç piyasaya dönük üretimle 1 milyar dolarlık ithalatın önünü kestiğimizi rahatlıkla söyleyebilirim." şeklinde konuştu. 

- "En çok aradığımız ara eleman CNC operatörü"

Küçükay, nitelikli ara eleman aradıklarına ancak bulamadıklarına değinerek, bu sorunu aşmak için arama eleman yetiştirme merkezi kurma konusunda çalışmaları olduğunu, bölgede en çok aranan nitelikli elemanın CNC operatörü olduğunu belirtti.

Firma bazlı destek verilmesi konusunda çalışmaları olduğuna dikkati çeken Küçükay, "Buradaki firmaların çoğu teknolojik üretim yapıyor. Anadolu tabiriyle yükte hafif, değerde ağır ürünler yapıyor çünkü makine ihtisas bölgesiyiz, her sektör yok burada. O yüzden Türkiye sanayisinde önem bir yere sahibiz." dedi.