Yok olan kültürümüz adetlerimiz yemeklerimizdir.
Peki ya simdi!
Evet şimdilerde hastalık gibi her uzuvumuzu yok etti. Oysaki neredeyse bir asıra yakın aynı adetler, aynı gelenek göreneklerle, aynı lezzetlerle yaşayan bir toplum vardı.
Teknoloji bir çağ kapatıp bir çağ açılırcasına bunları değiştiriverdi. Teknolojinin hızıyla önce şehirler ülkeler tanıştı ve karıştı adeta
birbiriyle yarıştı. İnsanlar taşındı sonra gelenek görenek lezzetler birbirine karıştı.
Önceleri uçakla uçtu lezzetler gökyüzünde. Almanya Amarika’ya dönerler dürümler taşındı hamburgerle yarıştı.
Şimdilerde çantaya valize ihtiyaç yok. Elde bir küçük alet, alet değil dalalet.
Adı telefon
Tablet
Kimi zaman büyük nimet
Kimi zaman kopartan kıyamet
Kimi zaman izzeti zillet
Hastalık illet.
Hanelere zulmet
Ïyiden yana olursa niğmet
Aman ne büyük devlet.
İşte o teknolojidir bizim kültürümüze geleneklerimize balta vuran.
Bizi şehirden şehire savuran
Bütün adetleri bir teknede yoğuran.
Geçmişine özüne
bakmadan damga vuran.
Gözümüze perde indirip özümüzü unutturan
Ah ah teknoloji; Uyanalım bir film gibi bir resim gibi seyretmeyelim õzümüzü kültürümüzü adetlerimizi.
Bir film bir resim bir iki anlamlı söz değiller onlar.
Dokunmak onları yaşatmak gerekir pişirip tatmak. adetleri giyinip kuşanmak yerine getirmek gerekir.
Ancak o zaman var oluruz. Dünyaya üstünlüğümüz. özümüzle sözümüzle kültürümüzledir. Teknoloji de bunları taşıyan bir alettir.
Sözün özü;
Teknoloji kopmayalım
Kendimizden geçip tapmayalım
Örf ve adeterimizi de unutmayalım.
21.11.2018 Ümran Yavaş Tepecik