ZİL ÇALINCA

12 Eylül 2019, 14:03

İşte bir tatil dönemi daha sona erdi , yeni eğitim-öğretim yılına öğrenciler , öğretmenler ve veliler gönülden bir merhaba dedi .

Merhaba ; alfabeden gülümseyen hârfler , cetvelden fırlayan rakamlar , noktalar virgüller , kâğıtla kalem , davranışla kelam , merhaba tatlı koşuşturmalar .

Okul tercihinden öğretmen seçimine , servis ücretinden kantin muhabbetine , maddi manevi yüklerin ağır kitaplarla sıkıştırıldığı çantalara merhaba .

Kiminin korkulu rüyası sınavlar kiminin dört gözle beklediği sıralar . Tebeşirli tahtaların mazide yerini aldığı , akıllı tahtaların öğrenciye selam durduğu , yüz yılın modern yeniliklerine merhaba .

Zamane çocukları gençleri hızına yetişemediğimiz bilgi ve teknolojinin kucağında eğitimin parlak sıralarında . Bütün hazırlıklar tamam her şey yerli yerinde görünüyor , öğrenciler okula öğretmenler ders başına , ebeveyn işe veyahut eve . Buraya kadar her şey normal .

Denklemin bir de normal olmayan tarafı var . Her hükümet değişikliğinde sil baştan yenilenen müfredat ve bakanlık , alınan kararlar neticesinde yüklenilen sorumluluk . Bilgi hamallığında teoride yükselen yeni nesil pratikte sınıfta kalan bir eğitim ordusu .

Hâlâ dersliği olmayan köyler , dersliği olup da öğretmen bulamayan kasabalar . Ekonomik sıkıntılar yüzünden okula gönderilemeyen çocuklar yahut eğitimi yarıda kalan gözü yaşlı öğrenciler .

Bir tarafta bir eli yağda bir eli balda şımarıklık diğer tarafta boya sandığı sırtında küçücük yaşta hayata atılan masum ufaklık !

Okulun sınavından evvel hayatın sınavına takılan körpe yalnızlık .

Diyelim ki şanslısınız ve her türlü imkanınız var tüm eğitim-öğretim hayatınızı başarıyla tamamladınız . Mezuniyet sonrası şöyle arkanıza yaslanıp baktığınızda öğrenilen fizik kimya matematik Türkçe yanında koskoca bir maneviyat boşluğuyla sarsılan ruhunuza ne demeli . Bunca yıl sıraların ardında akıp giderken ömrünüz büyürken siz , beyninizi dolduran pozitif bilimler küçücük bir tebessümü sunabiliyor mu yüreğinize . Sizi hayata hazırlayan sıralar sağlam temelleriyle inancı , cesareti , azmi , çalışkanlılığı , sabrı , ümidi doldurabiliyor mu heybenize .Yanıtınız evetse hayat yolculuğuna korkmadan devam edebilirsiniz .

Kitaplar okunur defterler yazılır elbet ya okuyup yazarken şekillenen mevcudiyetimiz onu da arada bir gözden geçirmeye ne dersiniz !

Tarlaya bin bir ümitle ekilen tohum suyuyla gübresiyle sabır ve emekle beslenir , büyür , meyvesini verir .

Küçücük zihinler de bu taptaze fidanlar gibidir , nasıl beslenir nasıl yetişirse ürünü de hem kendi hem de gelecek nesiller adına faydalı verimli olur .

İyi bir matematikçi yahut iyi bir sosyolog olabilirsiniz lakin kafanızın içi kuru bilgiden ibaretse ve insanlık adına bomboşsanız yerinizde çürür gidersiniz .

Okumak ilkin kendimizden başlamakla olur beraberinde hayatla dallanır budaklanır küçücük dünyamızı kocaman evrene açar .

Bilmek marifettir marifet olmasına da kendini bilmezse kişi nasıl başarır hayat basamağında karşısına çıkan bunca işi .

Öğretmen öğretir aile eğitir , aile öğretir öğretmen eğitir , insan sa her yaşta daima öğrencidir .

Bu bilinçle düşünceyle çıkarsak eğer yola yollarda bizimdir şu koca dünya da .

Eğitim ve öğretim yılımız hepimize hayırlı uğurlu olsun , heybemiz güzelliklerle dolsun ey sevgili dostlar !..

Sibel Çakcak