Tarihçi Ahmet Anapalı ile tarih sohbeti!

İsmail Kahraman

belgeselciismail@gmail.com

14 Kasım 2017, 10:33

Tarih, Türkçe karşılığı ile bilgidir. Bilgi ise herşeydir. Bilgiye sahip olan dünyaya hükmeder. Bilgi ve Bilişime sahip olan Dünyayı yönetir. Bir düşünürün ifadesiyle tarih bir milletin aynasıdır. O aynaya ne kadar çok bakarsak geleceğimizi görürüz. Tarihte yürüyen adam, sayın Ahmet Anapalı ile bir canlı yayın gerçekleştirdik. A Haber, Beyaz TV, Ülke TV ve Akit TV’de yayınlanan tarih programlarını hazırlayan Ahmet Anapalı ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Gebze’de misafirimiz olan sayın Anapalı, tarih üzerine çok güzel açıklamalarda bulundu.

TARİH GELECEĞİ BİLMEK İÇİNDİR

Tarihin ne olduğunu anlatmasını istediğimiz Ahmet Anapalı bu konuda çok güzel ifadeler kullandı. Tarih coğrafya ile olan bağını ifade eden Ahmet bey, attığımız her adımda tarihin izlerini görmenin mümkün olduğunu belirterek, “Tarih hafızadır. İbni Haldun bu konuda ‘Tarihini kaybeden, coğrafyasını kaybeder’ diyor. Coğrafya hakimiyeti, tarihe olan hakimiyetle alakalıdır. Tarih bir kuru bilgi yığını değildir. Tecrübeler birikimidir. Oradan almış olduğun tecrübeleri bir süre sonraki yarına, bir sonra ki güne uygularsan, ne olduğunu, şu an ki sürecin nasıl olacağını ve sonuçları hakkında çıkarımda bulunabilirsin. Tarih, senaryosu aynı, mekanı ve oynayan aktörleri farklı bir tiyatrodur. Bilmek gerekir..Neden Bilmek gerekir? Bu sorunun cevabı geçmişi bilmek için değildir. Geleceği bilmek için, tarih bilmek gerekiyor.”

TARİHJ BİLİNCİ VE GEBZE

“Tarih bilinci için başta gençlere olmak üzere kamuoyuna ne mesaj vermek istersiniz?”diye sorduğumuz sayın Anapalı bu konuda da çok güzel mesajlar verdi. Tarih bilincinden başlayarak Gebze üzerine değerlendirmeler yapıyor Anapalı, bugün Gebze’de yaşayıpta bir çok kişinin bilmediği konulara parmak bastı. Bizim sürekli üzerinde durduğumuz ve yer yer serzenişlerde bulunduğumuz Gebze’nin tarihi üzerine değerlendirmelere yapan Anapalı, adeta duygulara tercüman oldu. Yenilmez denen Roma İmparatorluğunu yerle bir eden Kartacalı Anibal’ın ve çağ çağ kapayan Cihan padişahı Fatih Sultan Mehmet’in Gebze’de olduğuna vurgu yapan Anapalı, bakın bu konuda neler dedi: “Adımını attığın her taşın bir hikayesi var. O hikâyeyi bilmek için, o taşın tarihini bilmek gerekir. Dur ve üzerine bastığın taşı dinle. O neler anlatıyor. Burası, 300 yıllık Versay Konferansıyla kurulan, ABD’nin dünyayı idare etmeye çalıştığı bugünlerde, komiserlik yapmaya çalıştığı bu günlerde bilmiyorum farkında mıyız ama bizim hamamda kullandığımız babaannemizden kalma tas 300 yıllık. Biz 2 bin yıllık bir geçmişi çok da fazla olarak görmüyoruz. Zira, bu topraklar, içinde yaşadığımız, Gebze mesela; hangi toprak üzerinde büyük 2 İmparatorluğun hükümdarı bulunmaktadır. Yıkılmaz denilen Roma’yı dize getiren Hannibal burada, Osmanlı İmparatorluğu’na çağ açıp çağ kapatan, 2 tane Roma İmparatorluğunu ortadan kaldıran (Doğu Roma ve Trabzon Pontus İmparatorluğu), Avrupa’da Rönesans akımını başlatan 21 Yaşında ki Fatih Sultan Mehmet Gebze Hünkar Çayırı’nda vefat etti. Dünyada hangi toprak parçasında 2 Koskoca İmparatorluğun 2 Büyük İmparatoru bulunmakta? İşte orası Gebze. Gidin Orhangazi Camine… Burası, Osmanlı İmparatorluğu’nun 2.padişahıu Orhan Gazi’nin kurduğu camidir. Kapısında Roma sütunları bulunmaktadır. Bu şu demektir: burası 550-600 yıllık geçmişe sahip değildir, binlerce yıllık geçmişe sahip demektir. Gebze, tam olarak denizde ki o kıvrıma sahip olan sahadır. Tarihi bildiğin zaman önünden geçtiğin caddenin bile anlamı oluyor. ‘Vay be. Ben böyle bir yerde yaşıyorum.’diyorsun. Tarih ise insana bunlara sunuyor. Tarih, yaşamış olduğun coğrafya ile seni akraba yapıyor.”

DEVRİ ALEM PROGRAMLARINA ÖVGÜ

Tarihçi Araştırmacı Ahmet Anapalı’ya son olarak Devri Alem programlarını soruyoruz ve kendisinin sıkı bir Devri Alem izleyicisi olduğunu öğreniyoruz. Yaklaşık 4 yıldır tanıdığım Ahmet Anapalı, genç bir Üniversite öğrencisiyken Devri Alem programlarını kaçırmadığını ve tarihin arka penceresini Devri Alem’den takip ettiğini ifade ederek bu sorumuza da, “Bizler yoktuk.. Türkiye’de gezi anlamında program yapanlar yoktu. Bizler akşamları TGRT’den sizin programlarınızı izliyorduk. Ben Genç bir kişiydim, sizleri izliyorum. Bu ülkenin gezi programlarının duayeni olarak sizi gördük. Bizler o zamanlar gençtik, öğrenciydik. Dolayısıyla benim Devri Alem Programlarıyla alakalı bir şey söylemem haddim değildir.”şeklinde konuştu.

Değerli dostum Ahmet Anapalı’ya bu güzel düşüncelerine teşekkür etmeyi bir kez daha borç biliyorum. Gere hazırladığı tarih programları gerekse A Haber’de yayınlanan Toplumsal Hafıza programıyla büyük beğeniyle izlediğimiz Anapalı’ya tarihe olan katkılarından dolayı tebrik ediyorum. Tarih ve Kültür bilincine sahip olmak herşeye sahip olmaktır. Hepimiz tarihimize olan borcumuzu ödemek adına tarih bilincine sahip çıkarak önem vermeliyiz.