Bizim mayamız köylerde yoğrulmuş.
Hayat bizi şehirlere savurmuş .
O şehirler ki küçücük kasabadan koca şehirlere dönmüş.
İşte bu küçük kasaba iken. Koca bir şehre dönüşen Gebze.
40’lar 60 larda dedemin babamın Gebze si.
Yazı yerinde gülücük önünde harman dövülür dü.
Çatal belle bağ bellenir kuyulardan su çekilir çamaşır elle yıkanırdı.
Çakaldere beylikdağı ağalar birbirine karşı durur.
Eskihisar darıca zeytin bağları sıralanır. Dilovası hereke fabrikalar yeni kurulur. Tavşancıl da üzüm kiraz küfürlerle doludur. Şekerpınar akse eşek yükü sebzeyle pazarı doldurur.
Çayırova ziraat çiftliğine gidenler hayran olur.
Şişe cam fabrikası tam dibine kurulur. Gebze hiç kimse anlamadan koca bir şehir olur.
Her şehirden bir hane şimdi oldu hepsi koca koca mahalle.
Diyarbakır Tokat’tan Karadeniz Sivas’tan Kastamonu Bolu'dan. Geliyorum Ankara’dan İstanbul’a varacağım çekilin yoldan İstanbul’a gidemezsin Gebze'ye selam durmadan
Ümran Yavaş Tepecik
Kocaeli Kadın Yazarlar Gurubu