banner1001
Hep kendi kendimize planlamalar yaparız. Emekli olunca şunu yapacağım, ev alacağım, araba alacağım, çocuklar okusun meslek sahibi olsunlar ve onları evlendireyim..vs . Hayat hep böyle ilerisi için hayal kurmakla geçip gider. Ama bir de bakmışız ki Azrail kapımızı çalmış. İşte o an yaptığın bütün planlar aslında çöpe gidecek demektir. Zira yapılan tüm planlar dünya eksenlidir, sadece dünya ile sınırlıdır ki o da mezar başına kadardır.
   Planlamalar ahiret eksenli yapılsaydı aslında hiç sorun olmayacaktı. Ölüm sonrasına dair bir derdimiz var ise planlarımızın kapsamı da ahrete kadar uzamalıdır. Mesela “100 sene sonra ben nerdeyim” diye sor kendi kendine. Alacağın cevap belli. Kesin mezardasın. Yani başka âleme açılmışsın. Zaten yolcuydun bu dünyada. Yolculuğunun bir başka menziline doğru gidiyorsun artık.    Önünde MAHŞER var artık. Burada DÜNYANIN hesabı var. Hazırlıklı olmalıydın. Değilsen, artık yapacak da bir şey yoktur. Sonucuna katlanacaksın. Bu sebeple FÂNİ dünyaya dair yaptığın planları çok daha fazlasını işte bu BÂKİ âlem için yapmalıydın.
Âhiret merkezli bir hayat yaşamak bu noktada çok mühim. Müslüman asla Allah yokmuş gibi yaşayamaz. Ancak günümüzde Müslümanlar için en büyük tehlike DÜNYEVÎLEŞME hastalığıdır. Bu  hastalığa yakalananların din algıları da, dinle ilişkileri de sakat oluyor.
       Bu noktada ,Türkiye’de yapılan bir istatistiki çalışma bizi hayli düşündürüyor. Malumunuz birkaç sene evvel ortaokul ve liselere “Kur’an-ı Kerim, Hz. Peygamber’in Hayatı ve Temel Dini Bilgiler” dersleri seçmeli olarak konuldu. Artık İHL’ler dışında da İslâm dinine dair dersler okutulacaktı. Ne güzeldi değil mi? Hepimiz sevinmiştik. Ama -kendi adıma söyleyeyim- kafamda  az da olsa soru işaretleri vardı? Ya bu derslere gerekli teveccüh olmazsa?!
      Gelinen noktada korkulan da oldu. Ne mi oldu? Bu derslerin okullarda seçilme oranı diplerde.
2016-2017 döneminde mesela K.Kerim’i seçme oranı 5. Sınıflarda %16.2 iken 8. Sınıflarda %4.5   olmuş. 9. Sınıflarda ise %20 iken, bu oran  12. Sınıflarda % 1.2 ye düşmüş. Diğer derslerde de durum iç açıcı değil. İlk sınıflarda seçilme oranı düşük ama son sınıflara doğru oranlar dibe doğru iniyor. Bence utanç verici bir tablo. 28 Şubatın o karanlık günlerini düşünürsek Allah bize böyle bir nimeti vermişti fakat kıymetini bilemedik maalesef.  
    Peki bu tablo karşısında suç kimde? Okul idarecilerinde mi, öğretmenlerde mi, velilerde mi? Kim kusurlu? Bu noktada onu bunu suçlamanın bir âlemi yok. Hayrettin KARAMAN hocamın ifadesiyle  “en büyük kusur Müslümanların hayatlarında din-dünya, dünya-ahiret, geçici-ebedî arasındaki dengeyi kaybetmiş olmalarıdır. İnsanımız, ebediyyete göre bir zerre miktarı olmayan ömürlerini, ebediyyeti kazanmak için değil, zerreyi kurtarmak için harcıyorlar.”
banner983
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner376

banner375

banner377

banner981

banner934