“Henüz 3 ay önce büyük bir acı yaşamış, enkaz altında kalmış, ekonomik buhranla boğuşan, her yardım, destek talebi iktidar mensupları tarafından hakaretle karşılık bulan vatandaşlarımıza yönelik yine kürsü başından yine kendi ayrıştırıcı dillerini kullanmaktan vazgeçmemiş. Bir de milletvekili sayıları düşünce tabi yine yalan ve iftiraya başvurmaktan geri kalmamışlar. Depremzedelerin acılarını bile acılarını oy peşine düşüp kullanmaktan geri durmamışlar. Milliyetçilikten dem vuruyorlar ama dilimizi bile konuşamayan kaç kişiye deprem bölgesinde vatandaşlık verip oy kullandırdıklarını açıklamıyorlar. İthal oy için Türkiye Cumhuriyeti’nin kaderini mültecilere nasıl teslim ettiklerini anlatmıyorlar. Gebze’de kaçak mültecileri doldurduğunuz mahallede okuldan evine dönen Ayşegül öldürüldü. Buna ses etmeyen, gündeme getirmeyen Sayın Binali Yıldırım henüz hizmete girmeyen devlet parasıyla Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının vergileri ile yapım işi süren Gebze-Darıca Marmara metro hattını bitmiş de işliyor gibi anlatmış. Oğlunun ortağı olduğu İzmit Körfezi kıyısındaki tersane her gün denizi kirletirken, pislikten denize açılamayan balıkçılara oradan geçme orası tersane diye yağan cezaları anlatmamış Binali Yıldırım. Bakan evlatları değil, vatan evlatları için bizler yola çıktık. Bu çirkin diliniz, iftira ve yalanlarınıza karşı 28 Mayıs’ta hak galip gelecektir.”