Sevgili Hadise,

Başbakan, ‘tutuklanmak kulüp başkanlarının kaderinde var’ ya da ‘sizin başkanınızda tutuklu kalsın ‘ dese, hiç şaşırmam. Sonuçta koskoca başbakan, bana mı danışacak konuşmadan önce. Ama aynı şeyi senin için söyleyemem. Hadiseciğim, ‘hadi deli oğlan/ hadi belime dolan/ hele bir öp bakalım/ kızı dudağından’ diyerek kastetmeye çalıştığın nedir? Adam senin beline dolanıp, başka bir kızı dudağından öpecek. Bu nasıl bir fantezidir. Zaten sana bazı kelimeleri yanlış telaffuz etmenden dolayı derin duygular besleyemiyorum, bir de bu şarkı sözündeki saçmalığı fark edince iyice sinir olmaya başladım. Şimdi ‘aman Enginim bu sinir de nedir böyle, ben gurbetçi olduğumdan dolayı Türkçem biraz bozuk, ondandır bu telaffuz hatalarım, hem sen söyleyince fark ettim gerçektende saçmaymış şarkının sözleri, Türkçem iyi olmadığından Sezen Aksu keklemiş beni, çıstak çıstak müziğin altına saçma sözler dayayarak kandırdılar bu garip gurbetçiyi’ diyebilirsin belki ama bu konu beni aşar Hadise. Bu şarkıda açık açık gençleri grup seks yapmaya teşvik ediyorsun. Bence bu şarkıyı G.S.K.K. yani ‘gençleri sevişmekten koruma kurulu’ acilen yasaklamalı. Kusura bakma Hadiseciğim, devlet meseleleri şakaya gelmez. Bir Kamu Yönetimi öğrencisi olduğumdan dolayı, benim için önemli olan kamu yararı. Bu şarkıda kamu yararını hiçe saymışsın, olmamış bebeğim.

Bu arada sana, umurunda olmadığını bildiğim halde bir şey söylemek istiyorum: Güzelsin, hoşsun ama pek ilgimi çekmiyorsun. Belki de sana ulaşamayacağımı bildiğimden dolayıdır bu kalp kaldıramayışım. Ama şuan otobüste, karşı koltukta öyle bir kız oturuyor ki, nasıl desem sanki bir çocuk öyküsü ya da muzlu puding gibi. ‘O kadar mı güzel?’ diyeceksin sevgili Hadise biliyorum ama o kadar güzel bir kız değil, yalnızca fazla tatlı. Hem belki bu kızı sende görsen, Adnan Aybaba gibi bir tepki vererek, ‘vay anam vay! Serhat ne kızlar varmış ya’ diyebilirsin. Hatta durumu abartıp, ‘bu dünyada erkek olmak varmış’ bile diyebilirsin. Ya da Güntekin Onay’a ‘öyle değil mi Güntekin’ diyerek sürekli kendini onaylatan Rıdvan Dilmen gibi davranıp, ‘öyle değil mi Enginim’ diyerek bu güzelliği bana onaylatmaya çalışabilirsin. Ama yapma sakın! Bozuk Türkçenle, bu güzelce kızı övmeye çalışırken yanlışlıkla yerip, üzme beni.

Arada kıza bakıp, çabucak gözlerimi kaçırarak bunları düşündüğüm sırada bir abi, önlerden başlayıp otobüsteki herkese ‘akbiliniz var mı?’ diye sorarak ve her ‘hayır kullanmıyorum ya da benimki aylık’ cevabını aldıktan sonra sinir kat sayısını artırarak yanıma geldi ve beni dürterek ‘akbil var mı gardaş?’ dedi. Bir an tırsıp, verdim akbilimi. Sonrasında kaçamak bakışlarımı sürdürüp, düş kurmaya devam ettim.

‘E bu kadar beğendiysen, düş kurmak yerine, git konuş kızla’ deme sakın sevgili Hadise, konuşamam. O dünyalar tatlısı, güzelce kızın yanında kara kuru bir oğlan oturuyor. Keşke yalnızca oturuyor olsa. Oturmakla kalmayıp, o kara kavruk oğlan, kızı öpüyor, kokluyor, kız o kara kavruğun elini tutup, o kara kavruk eli öpüyor ve bunları yaparken hiç sağına soluna bakmıyor. İşin kötü tarafı ise, bu öpüşüp koklaşmalar sıklaşmaya başladı. Acaba şoförü de alıp yanıma, kara kavrukla güzelce kızın yanına gitsem ve ‘burası seks otobüsü değil’ diye bağırsam mı? Ya da ben hiç bulaşmayayım, biraz önce akbil istediği sırada etrafa korku saçan abiye anlatayım durumu. Onun gibi bir delikanlı otobüsteki bu ön sevişmeye kayıtsız kalamaz. Çocuğu otobüsten indirip, bir güzel döver. Bende kızı omzumda teselli ederim. Ne dersin Hadise, yapsam mı bu yerli dizi tadındaki hamleyi?

Ama olmaz ki öyle. Hem, otobüste görülen ve büyük ihtimalle de bir daha görülmeyecek kızla ilgili fanteziler kurmak, yalnızın kaderinde var. Öyle değil mi Güntekin?