Kruvaziyer işi ötelenmemeli

02 Ağustos 2013, 18:34

Şu Çanakkale’ye Kruvaziyer İskelesi işi yine geri plana düştü. Bir ara kentin gündeminde ilk sıralarda konuşuluyor, tartışılıyordu. Ak Partili milletvekilleri ve eski Vali Güngör Azim Tuna, geçen Aralık ayında, Kruvaziyer İskelesini iki yıl içinde bitirip, Çanakkale’ye 2015’te aynı anda iki geminin yanaşabileceği bir iskele kazandıracaklarını söylemişlerdi. Tam 7 ay geçti, ciddi bir adım yok.

Oysa Kruvaziyer İskelesi Çanakkale’ye çağ atlatacak bir projedir ve tüm kurumlar, kent halkı gönülden destek veriyor. Çünkü Çanakkale’ye kazandıracağı, refahını artıracağı, kentin dünya çapında bir cazibe noktası olmasına katkı sağlayacağı kesin bir projedir.

Bakın, bu liman kent ekonomisine nasıl katkı sağlıyor?

Çanakkale’ye Kepez Limanı’na 2011 yılında 23 gemiyle 4.371 turist gelmiş. Gemilerin ortalaması 200 yolcu bile değil.

Ancak İzmir’e yanaşan her kruvaziyer gemisinden ortalama 1.900 turist kente ayak basıyor. Çünkü İzmir bu işi başardı. 2003 yılında 5 gemi ile 3.271 turist gelmişken, geçen yıl 286 gemi ile 510 bin 42 turist geldi. 2015 yılında hedefleri 900 bin turist. İstanbul ve Kuşadası’ndan sonra yüzde 20 pay ile Türkiye’nin üçüncü büyük kruvaziyer limanıdır. Bu tam bir başarı öyküsüdür.

Peki İzmir ne yaptı? Kısaca anlatalım. Önce tabii ki liman yaptı. İki geminin aynı anda yanaşabileceği bir liman. Çanakkale için söylüyorum: maliyeti çok yüksek değil. Yapılan hesaplamalara göre, mevcut iskelede yapılacak dört başı mamur bir kruvaziyer limanının maliyeti 15.5 milyon TL. 10 kilometrelik duble yolun yapım maliyetine eşit. Yol gibi de değil, bir kere yapılacak ve her yıl sürekli ve artarak para kazandıracak.

Neyse devam edelim; İzmir ne yaptı demiştik.... Limanın ardından ayakbastı ücretlerini düşürdüler. Önce 10 dolara indi. Sonra 2, daha sonra da 1 dolara çekildi. İzmir Ticaret Odası karşıladı bunu. Son olarak da İzmir’e ayak basmanın bedeli olmaz deyip kaldırdılar.

Ve tanıtım... Önce kruvaziyer şirketleri ile görüşüp kenti pazarladılar, fuarlara, toplantılara katıldılar. İzmir’i tanıtan 8 dilde çeşit çeşit rehberler, haritalar hazırladılar, ücretsiz dağıttılar. Taksileri düzene sokup, esnafı bilgilendiler. İzmir’i hatırlatan bol ve çeşitli hediyelik eşya tasarladılar. Gezi için üstü açık tur otobüsler yaptırdılar. Kentteki arkeolojik kazıları hızlandırdılar.

İzmir’de yapılan hesaplamalara göre, kruvaziyer turisti yolcu başına 113 dolar para bırakıyormuş. Gayet gerçekçi bir rakam bu... 400 dolar diyen araştırmalar da var. Geçelim onları…

Çanakkale için turist başına 100 dolar harcama yapıldığını kabul edelim. Her halde şu liman yapılsa, yılda 150 bin turist gelir değil mi? Şöyle düşünelim her gemide 2 bin yolcu gelse, yılda 75 gemi demek. Olmayacak dua değil… Kente yılda 15 milyon dolar girmesi demek. Bu para herkesin cebine girecek. Halıcı, restoran, barmen, garson vs…

Daha ne olsun…