Kütüphaneler haftası ve en vefalı dost!

İsmail Kahraman

belgeselciismail@gmail.com

30 Mart 2017, 09:59

En güzel dost, En vefakar arkadaş, En değerli varlıklardan birisidir kitap. Medeniyettir, Kültürdür, bizi biz yapan değerdir. Kütüphaneler haftası 1964 yılından beri kutlanmaya devam ediyor. Anadolu'da ilk kütüphaneyi Asurlular kurmuştu. Allah (cc) insanlığı doğru yola sevk etmek için dört büyük kitap, 100 sayfa göndermiştir.

İslam medeniyeti kütüphaneye büyük önem verdi. Avrupa'nın gelişmesinde bir kitap medeniyeti olan Endülüs'ün önemi büyük. Osmanlı döneminde kütüphane kurmak için bir çok vakıf kuruldu. Gebze Çoban Mustafapaşa vakfı kütüphanesi maalesef yıkılıp, yok oldu. Türkiye Cumhuriyeti devleti kitap ve kütüphaneye büyük önem verdi. Her il ve ilçede kütüphaneler kuruldu. Süleymaniye yazma eserler, Beyazıt devlet ve Milli kütüphanesi Türkiye'nin gururu, mutlaka gezip görülmeli. Özel kütüphaneler ve kitaba önem verenler de kendi imkanları ile kütüphaneler kurdu. Tarihçi Orhan Koloğlu, Eski Başbakan Bülent Ecevit ve eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in kütüphanesinde yüzbinlerce kitap yer almakta.

Okumayı, okula gitmeden ablamın okul kütüphanesinden getirdiği kitaplarla öğrenmiştim. İlk kitabımı da 7 yaşında ablamın düğününde kapıyı keserek aldığım para ile satın almıştım. Her gittiğim ülkede ve ilde kütüphaneleri gezip, araştırma yaparım, kitap ve görsel eser ve müzik CD’si satın alırım.

İlk kitabımı 1989 yılında Gebze ansiklopedisi adı ile kaleme almış, İnternet sitemiz www.gebzegazetesi.com 5. kuruluş yıl dönümü anısına, okurlarımıza hediye etmiştik. Bu güne kadar bir çok kitap yazıp, derledim. Kitap yazılmasına destek oldum, onlar için kütüphanemizde ayrı bir yer tahsis ettim.

GEBZE’YE ARAŞTIRMA KÜTÜPHANESİ

Yaş 57 oldu.. Gazetecilik mesleğinde 42 yıl geride kaldı. 7 yaşından beri biriktirdiğim kitaplarım için özel bir yer tahsis edip kütüphane kurdum. Bu kütüphanemde sadece kitap yok, Dünyanın bir çok ülkesinde çektiğim belgesel görüntüler, DVD ve Kasetler, fotoğraflar da yer alıyor. Türkiye'nin tüm illerine ait kitap ve belgeseller, 50 yıl önce toplamaya başladığım kitaplardan oluşan büyük bir kütüphane oldu.

Kütüphaneler haftası dolayısı ile gazete ve belgeselcilik mesleğinde 42. Yıl anısına kaymakamlığa resmen başvurup Kocaeli kültür müdürlüğünün gözetiminde Araştırma kütüphanesi kurulması için dilekçemi Gebze Halk kütüphanesi müdiresi Tevhide hanıma verdim.

Akademik ve bilimsel araştırma yapacaklara kütüphanemizi açmanın gönül huzuru içinde kütüphaneler haftasını kutluyorum.

---------

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi için Referanduma giderken, Tarih boyu kurulan 16 Türk Devleti yazı dizisi

Kuzey Hun İmparatorluğu: MÖ 48-MS 216

Çin’in baskıları ve zamanla zayıflayan Hunların Çin himayesi altına girmesiyle Asyadaki Hun varlığı ciddi tehlike altına girmişti. Öyleki İmparatorluk neredeyse 100 yıldır Çin himayesi altında yönetiliyordu. Hakanları Çin tarafından yetiştiriliyor, İmparatorluğun kültürel ve sosyal yaşamı Çin Hanlığından etkilenerek ciddi bir yozlaşma yaşıyordu. Önceki ve yeni gelen yabgular ise bu duruma alışmış ve kabullenmiş olarak hükümdarlığa geçiyordu.

Hohanye ve Çiçi zamanında yaşanan ayrılık, M.S. 48 yılında imparator Panu ile yeğeni Pi arasında tekrar cereyan etti. Panu, alışılageldiği gibi imparatorluğu Çin boyunduruğu altında yönetiyordu. Yeğeni Pi, bu duruma karşı çıkıyordu. İmparatorluğun eskisi gibi bağımsız ve bölgesinde otorite sahibi büyük bir İmparatorluk haline gelmesi için mücadele etme düşüncesindeydi. Bu ayrılık çatışmaya dönüşerek imparatorluğun ikiye bölünmesiyle sonuçlandı.

Yaşanan mücadele sonrası Pi, askeri gücünü toplayarak imparatorluğun Kuzey bölgesine, Sibiryanın güneyi ile Moğolistanın kuzeyi arasındaki bölgeye çekilerek kendi yönetimini oluşturdu. İmparatorluğun kurulmasıyla birlikte Pi, bölgedeki Hun beyliklerininde desteğiyle bölgesine hükmetmeye başladı. Ancak bulunduğu bölgede Sienpiler, Moğol-Tunguz karışımı topluluklar ile Wuhunlar bulunuyordu.

KUZEY HUN İMPARATORLUĞUNUN BÖLGESİNDE GÜÇLENMESİ VE BÜYÜMESİ

Pi, kuzeyde bulunan Hun beyliklerininde desteğini alarak bölgesinde söz sahibi olmaya başladı. Kuzey hunları kısa bir sürede Güney Hunları ve Çin için tehdit haline geldi. Ancak M.S. 60 lı yıllara kadar batı bölgesindeki diğer toplulukların ayaklanmalarıyla ve bölgedeki güç dengeleriyle mücadele eden Kuzey Hunları, bu bölgedeki otoritesini kabul ettirerek bölgesinde söz sahibi olmayı başardı. Bölgesindeki sorunları çözen Kuzey Hunları, artık Güney Hunları ve Çinin üzerine yürüyebilecek güce sahip hale geldiler. Öyle ki, Kuzey Hun İmparatorluğu, artık Güney Hun İmparatorluğundan daha güçlü ve büyük bir imparatorluk haline gelmişti. Çin, Güney Hun İmparatorluğu bölgesinde askeri anlamda rahat hareket edebiliyorlardı. Bu nedenle Güney Hun İmparatorluğu bölgesinde yapılan savaşlarda kaybetse bile toprak kaybetmiyordu. Ancak Kuzey Hunlarının 61-65 yılları arasındaki ilerleyişi Çin sınırlarına kadar ulaştı. Kazandığı savaşlarla da güçlenerek Çine meydan okumaya başladı. Çin, sınır kasabalarıyla ticareti yasaklamış, böylece Kuzey ve Güney hunlarının ekonomik varlığını zayıflatmıştı.

KUZEY HUN İMPARATORLUĞUNUN ZAYIFLAMASI VE YIKILMASI

Kuzey Hun İmparatorluğu, tüm gücüyle güneyinde bulunan Çin’e karşı mücadele ediyordu. Bölgede bulunan Sienpiler güçlenerek kendi egemenlik alanlarını genişletiyorlardı. Kuzey Hun İmparatorluğunun güneyde Çinle mücadele etmesini fırsat bilerek imparatorluğun kuzey bölgesini baskı altına aldı. Kuzey Hunlarının mücadelesi Kuzeyde Sienpilere, güneyde Çin Hanlığına karşı devam etti.

Bu mücadele dönemi 30 yıl kadar sürdü. Yapılan savaşlar sonrasında Kuzey Hunları zayıflayarak sahip olduğu kentleri kaybetmeye başladı. 91 yılına kadar süren bu ağır savaşlar neticesinde imparatorluk zayıflayarak yıkıldı.