Gün içinde kendi ürettiğimiz, kaynağından gelen ve abonesi bulunduğumuz haber ajanslarının ürettiği yüzlerce haber, önümüze gelecek. Biz bunların günlük 30 ile 50 arasındaki haberi yayına hazırlayacak ve paylaşacağız.

Gazetecilik bizim mesleğimiz. Haber temel gıdamız, kitaplar ve benzeri yayınlar da arasıcak, salata, tatlı, çay, kahve... Okumak işimizin bir gereği özetle. Gezmek, görmek, incelemek, konuşmak, dinlemek, sorgulamak...

Okur ve yazar olmak böyle bir şey.

Haberlerde özne gazeteci olmadığı halde, günümüz yozlaşmış siyasal kültürün hedefinde gazetecilik ve gazeteciler var. Oysa hepimizle ilgili karar verici, uygulamacı olan siyasetçileri, bizim hedef almamız gerekmiyor mu? Biz bu çizgimizi insaflı ve kesinlikle düzeyli oluşturduk, yıllardır sürdürüyoruz  ve böyle de sürdüreceğiz.

Mevcut koşullar elbette güvenilirliğimizi aşağılara çekme, yok etme tuzaklarıyla dolu. Algılar biçimlendirildiği için; bu tuzaklardan tümüyle arınma gücümüz de yok.

Kimin var ki?...

 Birilerinin yaptığı gibi "Ben yalnızca Allah'a hesap veririm" kaçamağına başvurmayı bilecek ölçüde birikimliyiz; ama biz öncelikle kendimizle hesaplaşmayı tercih ediyoruz. Geç gelen adaletin, adalet olmadığını düşünüyoruz.

On yıl önce, kendi özgün haberlerimizle yola çıktık. Büyük ölçüde yanlış yapmadık, okurları yanıltmadık. Zamanla haber kaynaklarımız çeşitlendi, gelişti. Yanlış yapma riskimiz arttı, ama buna karşın temiz kalmayı başardık ve bunu da gururla paylaşıyoruz.

Yeni dönemde haber ajansları da katıldı haber kaynaklarımıza. Artık kontrol edemeyeceğimiz, doğrulatamayacağımız  adreslerden de haberler önümüze geliyor.  Ahlaklı haberciliği sürdürebilme riskimiz çok yükseldi. Bu riski haber seçerken ve yayına hazırlarken; bilgi, deneyim ve öngörülerimizle aşacağımızı düşünüyoruz.

Önemseyerek belirtelim ki; demokrasinin artık yalnızca adının kaldığı Türkiye'de, üstelik gazetecilik yapıyorsanız, içinde yönlendirme bulunmayan ham haberle karşılaşmanız çok güç. En büyük baskı, en büyük güç olan siyasal iktidardan geliyor. Ciddi ekonomik riskleri bulunan ajansların bu yönlendirmelerden kendilerini kurtarmalarını beklemek, haksızlık olur. Büyük paralarla ayakta kalmaya çalışan medya organlarını da bu anlamda değerlendirebilirsiniz. Toplumun demokrasiyi özüne işletemediği ülkelerde, iktidar sizi yok etmek istiyorsa, eder!

Açık açık yazalım:

Böylesi karanlık dönemlerde, küçük yatırıma sahip yayın organı olmanın avantajları var. Bugün bigazete gibi yayın organlarının haber verme özgürlüğü neredeyse son sınır. Bu nedenle, yayın politikamıza yapılan saldırılara aynı şiddetle karşılık veriyor ve "daha özgür medya bulursanız, gidin onu okuyun" diyoruz.

Bugün gazetecilere ve yayın organlarına baskı yapanların gözden kaçırdıkları şey, yarın keser dönüp sap döndüğünde, onların da çalacakları ilk kapının bigazete gibi bağımsız yayın organları olduğudur.

Yıllardır yaşadığımız, bildiğimiz için bu iddiamızı paylaşıyoruz.

bigazete.com.tr adresine giren her okurun, son 6 ayda ortalama site içinde kalma süresi 20 dakikayı aştı. Bu, Türk insanının günlük haber okumaya ayırdığı ortalama sürenin tam 5 katı. Kapsama alanımızdaki okurların eğitim düzeyi dikkate alınırsa, bigazete okur niteliği bölgemizin tam bir karakteristiği.

Günde 10 sayfa, yani yaklaşık 20 dakika kitap okuyana, gelişmiş ülkelerde bile "iyi okur" deniyor. Bu tablo yılda 10-12 kitap okumak anlamına geliyor. Şaşırtıcı gelebilir ama günde en az 5 saat okumak durumunda olan bir mesleği yapıyoruz.

Türkiye'deki siyasetçi ile gazeteci arasındaki farkı da, belki burada aramak gerekiyor.

Amacımız siyasetçiyi aşağılamak değil, yaşadığımız haksızlıklara en azından entelektüel zeminde yanıt vermek.

Yeni dönemde, kendi iradeleri ile bigazete okumak isteyenlere haberler vermek istiyoruz ve bu nedenle, facebook ve twitter gibi sosyal paylaşım ortamlarında bir kaç tane de olsa haberlerimizi paylaşmayacağız. Kapsama alanı içinde "çok okunan" olduk, ancak ağır ekonomik bedeller ödedik. Artık hedefimiz "çok güvenilir" olmak! Bunu başarmak da rakipsiz olmaktan değil, güç odaklarını bugüne dek bigazete'ye yaptıkları haksızlıklardan caydırmaktan geçiyor.  

İyisi mi, her gün en az iki kez bigazete.com.tr adresine girin, yaşadığınız çevreden habersiz kalmayın.

bigazete