AK Parti’nin yenilenme süreci ve Belediye başkanlarının istifa konusu!

İsmail Kahraman

belgeselciismail@gmail.com

06 Ekim 2017, 11:21

Türk siyasi tarihinde AK Parti’nin çok önemli yeri olduğu siyaset bilimciler tarafından kabul edilen bir gerçek. AK Parti’nin nasıl kurulduğunu, hangi aşamalardan geçtiğini ve bugünkü yaşananları hem Kocaeli teşkilatı kurucular Kurulu üyesi hem Araştırmacı gazeteci hem de bir tarih belgeselcisi olarak yakından takip etmekteyim. Daha öncede bir çok kez burada AK Parti’nin nasıl kurulduğunu dile getirmiştim.

Özellikle sayın Cumhurbaşkanı’nın Olağanüstü Kongre ile yeniden Genel başkan seçilmesi ile gündeme getirdiği AK Parti’de ki metal yorgunluğu sürekli tartışılmakta. İstifa eden İl Başkanları, hiç. kimsenin beklemediği bir anda “Kadir Abi” olarak bilinen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı kadir Topbaş’ın istifası, İlçe ve belde kongrelerindeki değişiklikler önümüzde ki günlerde AK Parti’de yaşanacak gelişmelerin de işaret fişeğiydi.

GEBZE İLÇE KONGRESİ SÜRECİ

Kocaeli AK Parti Teşkilatları içerisinde kongre sürecinde en sancılı İlçe Gebze’de ki kongre süreci oldu. Aday adaylarının tespiti Aday ilan edilip geri çekilmeler, İlçe kongresinde İl ve İlçe yönetimlerindeki bazı isimlerin tavırları sürekli gündemde. Bir çok sorunlara neden oluyor, Parti’de büyük bir kabul görmesine rağmen İrfan Ayar’ın adaylığına bile tepki koyup ikinci liste çıkarma çabaları bile kulaktan kulağa dolaşılıyor.

KONGERELER NEDEN ERTELENDİ?

Hemen belirtelim, Gebze’nin Kongre tarihi ikinci kez ertelendi. Sadece Gebze değil tüm Büyükşehirlerdeki İlçe kongreleri tümüyle genel merkez kararıyla ertelenmesi bir çok yoruma neden olurken en önemli neden olarak Belediye başkanlarıyla ilgili istifa tartışmaları ön görülüyor.

Gerçekten Belediye Başkanlarının istifa konusu Türkiye’nin bir numaralı gündem maddesi. İstifası istenen bazı Başkanların istifa etmemekte direnmeleri önümüzde ki günlerde çok daha fazla konuşulup tartışılacak. Özellikle Ankara Büyükşehir Belediye başkanı Melih Gökçek’in istifası konusu ise Türkiye’nin bir numaralı gündem maddesi oldu. Herkes bu konuda bir şeyler yazıp çiziyor. Bizde bir Gazeteci ve belgeselci, olarak tarihe not düşüp zaman noterlik yapma adına birkaç satır yazmamız gerektiğine inanıyorum.

MELİH GÖKÇEK KİMDİR?

Melih Gökçek’in adını ilk kez ben Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürü olduğu dönemde duymuştum. Daha sonra 1994 yılında ki Refah Partisi‘nde Belediye seçimlerinde estiği rüzgârda siyasi tahminleri alt üst ederek Ankara’da SHP’li Murat Karayalçın’ı devirerek Ankara Belediye başkanlığını kazanmış bir isim. Melih Bey Ankara belediye başkanı seçildikten sonra Ankara’ya gerçekten önemli hizmetler yaptı. Özellikle alt yapı, yol, kavşak düzenlemeleri, alt geçitler, modern üst geçitler, yeşil alkan ve parklar özelikle Esenboğa Havalimanı ile Ankara şehir merkezi arasında ki yol güzergah, gecekondularda ki kentsel dönüşümleri, modern yeni kentler Melih Gökçek döneminin hizmetleri.

Melih bey yaptığı hizmetlerden daha çok tavırları, hareketleri, sosyal medya kavgaları, oğlunun Ankara Ticaret Odası’na adaylığı ve deyim yerindeyse Ankara’da kendi lobisini oluşturmasıyla gündeme geldi. Bugün unutulsa bile AK Parti’nin kuruluş konuları gündemdeyken Melih Gökçek de yeni bir parti kurma çalışmaları yaparak Parti kurmaya teşebbüs etmişti. Bu konu da Türkiye çağında örgütlenme gayretleri içinde ekipler oluşturuyordu. Son anda ne olduysa oldu parti kurmaktan vazgeçti, Tayyip Erdoğan’ın ekibi içerisinde yer alarak AK Parti ile siyasi yoluna devam etti ve 3 dönem daha seçim kazandı.

BUNDAN SONRA NE OLACAK?

Artık Türkiye’nin siyaset bir numaralı gündem konusu oldu Melih bey ve Başkanların istifası. Bakalım Melih bey, istifa edecek mi? Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son açıklamaları, Melih Beyin Milat gazetesinde ki haberleri ve kulislerden konuşulanlar deyim yerindeyse bir çok senaryosunun kurgulandığı bir dönemden geçiyoruz. Bakalım süreç nasıl tamamlanacak? Melih bey metal yorgunluğunu kabul edip istifa edecek mi? Yoksa AK Parti ile mi yollarını ayıracak? Bunu hep birlikte göreceğiz. Yazımı Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan’ın son değerlendirmeleriyle noktalamak istiyorum.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN İSTİFALAR İÇİN NE DEDİ?

İran dönüşü gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, son günlerde sıkça tartışılan konusu olan 'istifa' tartışmalarına son noktayı koydu.Erdoğan 'istifa' tartışmalarına son noktayı koydu

"Biz, rutin, alışılmış, sıradan bir siyasi parti değiliz." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan "Bizim siyasi partimiz, aynı zamanda bir davadır. Bu davaya inanmış olanlar, bu davaya gönül vermiş olanlar, gerektiğinde genel merkeze gelir istifasını teklif eder, ondan sonra da bir başka arkadaşla yola devam edilebilir. Zaten istifa eden de, partiden istifa amacıyla değil, bulunduğu makamı boşaltmak için o tür bir adım atar. Tabii bunları farklı yere çekme gayretine girenler de oluyor. Tabii partideki görevleri, partinin üst yönetimi, gerektiğinde istifasını istemeden de alabilir. Belediyelerdeki durum tabii ki farklı. Onun iki yöntemi vardır: Partiden ihraç veya görevi ihmal veya kötüye kullanmaktan dolayı yapılabilir. Tabii ki biz bu yolları denemek istemiyoruz. Eğer hakikaten illerde ilçelerde bu tür sıkıntılar varsa, teşkilattan sorumlu genel başkan yardımcımız çağırır görüşür kendileriyle; iyi niyet içerisinde mesele çözülür. Ama olay belediye olduğu zaman farklı. Ama orada da görüşmek suretiyle gelinen nokta budur denilebilir; ilgili başkana, istifa suretiyle o makamı boşaltmanın kendisini de bizi de sıkıntıya düşürmeyeceği anlatılabilir." dedi.

GETİRİRKEN GÜZEL AMA...

"Bir makama getirilirken her şey iyi güzel, ama benim metal yorgunluğu olarak dediğim durumlarda makamı boşaltılmasının istenilmesi niye yadırganıyor? Kaldı ki istifa ya da görevden ayrılma, bu davada bir sorun olarak görülmemelidir. Nitekim, bir çok arkadaşımız daha önce bir çok görevlerini bırakmışlar, sonra başka görevler almışlardır. Ama dava olarak görmez de, hasbi değil hesabi davranırsan; ‘Benim şanım var şerefim var’ dersen, kusura bakma ama, partinin şerefi herkesin şerefinin şanının çok daha önündedir."