Gebzespor’un tarihi maçı ve Holiganizm!

İsmail Kahraman

belgeselciismail@gmail.com

21 Nisan 2018, 11:49

Futbol, bütün dünyada ilgiyle izlenen, Milyarca Dolar’ın döndüğü büyük bir endüstri. Görünüşte bir eğlence kültürünün ürünü olsa da milyonlarca insanın takip ettiği, büyük paraların konuştuğu, dünyanın bir numaralı spor oyunu olan Futbol’a bu zamana kadar bir o kadar uzak kaldım. Sadece Milli Futbol Takımımızın maçlarını takip eder, hiçbir kulüp takımını desteklemeyen, yalnızca yaşadığımız şehir olan Gebzespor ve Darıca Gençlerbirliği’nin başarılarıyla gurur duyan bir kişiyim. Ancak hem Perşembe akşamı Fenerbahçe-Beşiktaş arasında oynanan Ziraat Türkiye Kupası maçında yaşanan olaylar, hem de yarın Gebzespor’un tarihi maçı nedeniyle bugünkü yazımı Spora ve dolayısıyla Futbola ayırmaya karar verdim.

“Spor dostluk ve kardeşliktir” sözü yıllardır kullanılan bir slogan. Ancak bu sloganın söz de kalmaması gerekir. Ne yazık ki ülkemizde son yıllarda Holiganizm almış başını gitmiş durumda. İstim üzerinde ki karşılaşmalarda yaşanan saha olayları, artık adli vakalara dönüşmüş durumda. Futbol teröristleri tarafından sahaların işgal edilmesi, kurşunlama olayları, sahalara atılan ve insan hayatını tehlikeye sokan yabancı Maddelerin atılması, taraftarlar arasında yaralanmaya ve hatta ölüme kadar giden olaylar ne yazık ki derinlemesine düşünmemiz gereken konular. Her ne kadar sporda şiddetin önlenmesi için devletimizi tarafından oyu birliğiyle 6222 sayılı Sporda Şiddet yasası çıkarılsa da ne kadar uygulanabildiği tartışma konusu. Yasalar yetersiz mi kalıyor, yoksa uygulayıcıların ihmali var mı hep tartışma konusu. Son Türkiye Kupasında yaşanan olaylar toplum olarak ne kadar gerildiğimizin en önemlisi göstergesi. Hiçbir kupanın insan hayatından değerli olmadığına inanıyorsak eğer sağduyuyu elden bırakmamalı ve birbirimize tahammül etmeyi öğrenmeliyiz.

GENÇLERİMİZ EĞİTİLMELİ

Sporda şiddetin önemsenmesi ve Holiganizmin önüne geçilmesi için yasa çıkarılması her ne kadar caydırıcı bir önlem alsa da tek başına yeterli değil. Bu konuda yapılması gereken en önemli çalışma genlerimize Sporla birlikte tarih şuuru ve manevi değerlerimizi öğretmeliyiz. Bu konuda Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Milli Eğitim bakanlığı ortak bir çalışmaya imza atmalı, İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri-Spor Müdürlükleriyle gençlerimizin sporla eğitimine tarih, manevi ve milli konularda şuuru açık şekilde yetiştirmeliyiz. Aksi halde eğlence kültürünün içinde gençlerimiz öfke patlaması yaşıyor ve bu durum ne yazık ki Holiganizme neden oluyor. Ancak, saygıyı ve sevgiyi, tahammül etmeyi, başarıyı olduğu kadar başarısızlığı da hazmetmeyi öğrenen, sporun bir amaç değil de araç olduğunu öğrenen gençlerimiz bu tür olayların yaşanmasına da mahal vermeyecektir. Perşembe akşamı yaşanan olayların bir milat olmasını ve Türk sporunda köklü değişimin başlangıcına vesile olmasını diliyorum.

HAYDİ GEBZELİLER

Evet bu duygu ve düşünceler içinde yarın kentimizin ortak değeri Gebzespor tarihi bir maça çıkacak. Gebze’de gazeteciliğe başladığımız 1982 yılından beri takip ettiğimiz Gebzespor, uyarın yeniden profesyonel liglere dönmek için Yalova Temsilcisi Altınova ile karşılaşacak. Gebzelilerin kalbi yarın Eskişehir stadyumunda atacak ve Gebzespor 3.Lig biletini kapmaya çalışacak. Bütün kent şu anda kenetlenmiş durumda. Kaymakam’dan Belediye Başkanına, Rektör’den Ticaret Odası Başkanı’na, esnafından Dernek Başkanlarına kadar herkesin kalbi Gebzespor için atıyor. Bizim de yüreğimiz Mor Menekşelerle. Umarız temsilcimiz başarılı bir sonuçla sahadan ayrılır ve Gebze’ye şampiyon olarak döner. 350 bin nüfusu, büyük sanayi kuruluşları, önemli kurumlara ev sahipliği yapan özellikleriyle Gebze’nin yeri alt ligler değil, daima zirvedir.

Yazımızın başında da değindiğimiz gibi seyircilerimizin olası provokasyonlara kapılmaması ve tepkilerini şiddete dönüştürmeden vermesi gerekiyor. Aksi takdirde yaşanacak olayların temsilcimize mal edilmesi durumunda önümüzdeki maçlara yansıyacağı unutulmamalı. Hiçbir şampiyonluğun insan hayatından daha değerli olduğunu unutmayalım.