İnsafsız yazı!

Çıkın sokağa, bilim ve teknoloji denilince, verilecek örneklerin büyük bölümü iletişim teknolojisi ile ilgili olacaktır.

Olağanüstü hızla gelişen bilim değil, aslında teknoloji.

Yanılan da sokaktaki insan değil; siyasetçi, sivil toplumcu.

İletişim teknolojisindeki hızlı gelişme karşısında insan üretkenliğini yitiriyor; çünkü çalışmıyor, çalıştırılmıyor, buna gerek de duyulmuyor.

Bigazete ve bigazete.com.tr; özgün haberciliği ile 10 yıl boyunca yalnızca Biga haberleri verdi. Dünyanın neresinde olursa olsun Bigalıların ve Biga ile ilgilenenlerin nitelikli yerel haber ihtiyaçlarını karşılamaya çalıştı.

Hükümetler eliyle devlet olanakları ile beslenen medya organlarına, reklam veren firmaların ambargolarına karşın; yalnızca Biga’nın değil, Çanakkale ilinin en etkin yayını, en çok okunan yayın organı olarak varlığını bugüne taşıdı.

İletişim alanındaki sanılanın çok üzerinde olan yerel kamuoyu etki gücü nedeniyle; bağımsızlığının, gazetecilik meslek ve etik ilkelerine inatçı bağlılığının bedelini çok ağır ödedi.

Bigazete’nin, bir medya kuruluşu olarak hiç de ihtiyacı yoktu, bu dar alanda yayıncılığa. Haber ajansları Bigazete’den on yıllar öncesinden beri vardı ve onlarla anlaşarak haber havuzunu zenginleştirebilirdi. Üstelik yalnızca Biga ile sınırlı kalmaz, Bigazete Markası etki gücünü kullanarak; bırakınız bölgesel, bırakınız ulusal, yabancı dilde yayınlanıp küresel yayın özelliği de kazanabilirdi.

Kendimizce kültürel, ahlaki değerlerimiz, ideallerimiz vardı; “Biga hızlı gelişen önemli bir adres, gerçek bir medya organını yaşatır” umudumuz vardı.

Belki bugün geldiğimiz nokta bizim hatalarımızdan kaynaklanıyordur.

Belki el etek öpmediğimiz, iktidar yalakalığı yapmadığımız, “fotoğrafım görünsün” ego tatminlerini gazetecilik saymadığımız için...

Bigazete’den bu tür şeyleri beklemek, gazetecilikten uzaklaşması anlamına geleceği için; Biga gibi bir misyonda ısrarı kendi hatamız; vizyonsuzluğu ise sivil ve siyasi güç odakları başta olmak üzere Bigalı’nın hatası gördüğümüzü de açık yüreklilikle paylaşalım.

bigazete.com.tr artık haber ajansları ile bağlantılarını kurdu. Yerel, bölgesel, ulusal, küresel... Bu yolculuk bigazete.com.tr’yi nereye kadar götürürse, oraya kadar gidecek.

bigazete.com.tr günlük haber sayısı ve haber çeşitliliği fazla, bu nedenle de yerel araştırma haberciliği azalmış bir görüntü verecek. Bir muhabirin istihdam maliyeti Biga’da aylık 2 bin 500 lirayı geçtiğine göre, “Adil salaklığı bıraktı, başka Adil çıkarsa, onu uyandırır!” cümlesi, sanırız olayı anlatıyordur.

Dolayısıyle bugüne dek alıştığınız Bigazete’yi bulamayacağınızı da dürüstçe paylaşmalıyız. Biga’da nitelikli muhabir yaşama şansı bulamadığı gibi, gerçek gazeteciliği yaşatacak ekonomik koşullar da yok!

Bigazete kurucusunun 10 yıl boyunca idealleri için ödediği maddi ve manevi bedeller, dışarıdan izleyenler için salaklık olsa da, o zaten Biga için bu salaklığı peşinen kabul etmişti, “süre doldu” dedi ve noktayı koydu.

bigazete.com.tr yayına hazırlayıcıları; artık evden, kahvehaneden, cami avlusundan, plajdan... Nereden isterlerse, dizüstü bilgisayarları aracılığı ile “iki şık şık bir tık” haber paylaşabilecek teknolojiyi kullanıyorlar.

Gece, gündüz, hangi saat, hangi dakika hiç önemi yok. Yeter ki ajanstan önüne ham haber düşsün...

Diyeceksiniz ki “nasıl olacak bu haberler?...

Ajanslar artık ne haber gönderiyorlarsa...

İtiraf edelim, şu sıralar ya ajanslar uykuda, ya da onlar da tasarruf tedbirleri çerçevesinde muhabir azaltmış olmalılar, ıvır zıvır haberleri gönderiyorlar.

Hele Çanakkale’den, Biga’dan haberin ‘H’ sini görmek için mikroskopla bülten incelemeye başladık.

Umarız ajans yöneticileri de yaşadıkları bu gerçeği daha ilişki kurar kurmaz paylaştığımız için bizi değil, bu koşulları yaratanları sorumlu tutarlar.

Hani şu gazeteciliği cebine bahşiş atılıp “Len Basın! Fotoğrafımı çek, yarın gazetede görmem lazım!” havası atmanın aracı sananlar var ya, onlara “Başınıza Bigazete niteliksel ağırlığında taş düşsün!” demezseniz, ahımız kalır.

bigazete.com.tr son yıllarda tüm haberlerini facebook ve twitter gibi sosyal paylaşım sitelerindeki sayfalarında paylaşıyordu, artık buna da bir çeki düzen verme zamanı geldi.

Gün içinde birkaç haberi paylaşacağız.

Artık haberleri bigazete.com.tr’den okumak isterseniz, doğrudan bigazete.com.tr adresimizi açıp orada bol bol gezinebilirsiniz.

Bizim de zamanımız değerli; iftara gidecez, plaja gidecez, eş dostla hasbihal edecez, düğünler ve cenazelerde görünecez, bacaklarımızı şöyle uzatıp bir “oh!” çekecek ve uyuyacaz elbette...

Önüne gelenin yaptığı dünyanın en kolay işi gazetecilik değil miydi?...