Öğrenciye tatilde askerlik

28 Mart 2011, 20:10

Yıl 1983. 12 Eylül dönemi. 1979 yılında üniversite bitmiş ama askerlik için kuyruk uzun, bekliyorum. İşim var, evliyim. Dört aylık kısa dönem askerlik kararı çıkıyor. Her şeyi bırakıp Erzincan 59. Topçu Tugayı Telli Bölük yolunu tutuyorum. Evraklarda “komando” yazıyor, ben topçu eğitim alanındayım ama verilen eğitim piyade.
Askerliğimin tutarlı bir tek yanı var, gazetecilik okuduğum için, askeri iletişimle ilgili Telli Bölük.

Bunları niçin mi yazdım?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı seçim bildirgesini inceliyorum.

“Üniversite öğrencileri askerlik görevlerini yaz tatillerinde yapacaklar. Üniversite bitirdiklerinde önlerinde askerlik engeli kalmayacak.”

Kendimi kıskanç saymazdım, ama itiraf edeyim bu projeyi hazırlayanları açıkçası çok kıskandım.

Paralı askerliği adil bulmuyorum. Nitelikli iş gücünün tam yaşamını kuracağı sırada askere alınmasını verimsizlik görüyorum.

Üstelik, yüzbinlerce gencin, geçici taşeron işçisi gibi askere alınması, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin savunma gücüne ciddi bir katkı değil, aksine yüktür.

Bu model müthiş bir çözüm!

Gençler adına sevinecek ve uygulama netleşmeden yazmayacaktım ama...

AKP’den gelen bir tepki üzerine Kılıçdaroğlu’nun verdiği yanıtı okuyunca...

“Askerliği önce 9, sonra 6 aya indireceğiz. Gençler bir an önce hayata atılsın. Bir AKP’li memleketi kim koruyacak diye sormuş. Ben 4 aylığına koruduysam, bir başkası da 6 aylığına pekâlâ koruyabilir.”

Amca oğlum, Orhan ağabeyim de Kılıçdaroğlu ile aynı dönemde 4 ay askerlik yapmıştı. Ben henüz ilk gençlik çağlarındaydım ve “Çok şanslısın” derdim. Gün geldi benim dönemime de 4 aylık kısa dönem askerlik fırsatı çıktı.

Erzincan’da dört ay boyunca iki, üç talim, bir bölük komutanı odası ile bir tümen komutanı odası sıva ve boyası yaptım ve geri döndüm. Hala gülümserim.

Yüzbaşı “bana inşaattan anlayan lazım” dediğinde, öne çıkan 11 kişiden beni seçmişti. Hepsi inşaat mühendisi veya mimardı. Ben ise inşaatlarda çalışarak gazetecilik okumuştum. Sıva ve boya fakültede öğrenilmiyordu ve yüzbaşı da ne istediğini bilerek, soruyu doğru sormuştu.

Üniversite gençliğine verilebilecek en güzel hediye; askerlik görevinin, yeni bir yaşam kurma aşamasında bir engel olmaktan çıkarılmasıdır! Gençlik, vatani görevinden soğumadığı gibi, askerlik yalnızca parası bulunmayanların yaptığı bir görev olmaktan da çıkacaktır.

Tartışılsın diye bir öneri de ben ekleyeyim.

Üniversiteye gitmeyen ve iş yaşamına erken atılan gençlerden, tarım ve turizm gibi mevsimlik sektörlerde çalışanlar da, yaz ayları dışındaki dönemlerde, iki devreli askerlik yapabilirler. Hatta iş piyasasına göre de yeni modeller eklenebilir.

Yeter ki Başbakan’ın oğlu gibi birileri 20 günde askerlik görevinden sıyırıp ayrıcalıklı yapılmasın.