Para var mı yok mu?

24 Ağustos 2013, 11:32

“Piyasada para sıkıntısı var mı, yok mu” tartışmaları 2013 Yılı sonbaharı yaklaştıkça, daha yüksek sesli yapılmaya başladı. Kimileri “piyasada para çok” derken, kimileri de “piyasada para sıkıntısı had safhada” diye ısrarla diretiyor.

Merkez Bankası’nın ‘Beklentiler Anketi’ ne göre Ağustos aylık enflasyon beklentisi binde 13’ten, binde 32’ye yükselmiş. Eylül için beklenti artıyor ve binde 66’ye çıkıyor. Hele Ekim için beklenti yüzde 1,06’ya çıkıyor.

Yıllık bazda baktığımızda, bu yılın enflasyonu için umutsuz olan yurtdaş, 2014 ve 2015’te düşüşe geçeceği görüşünde.

Halen 1,93-1,97 lira olan Dolar hakkında beklentilere baktığımızda, bir yıl sonra bile 2 lirayı bulmayacağı görüşü var.

Muhalefetin hani şu çok bağırdığı ‘Cari İşlemler Açığı’ denilen “dükkana ortak almadan üretip sattığınla, tükettiğin arasındaki fark” ta bile, yurtdaş artış beklemiyor.

Bu yıl yüzde 3,5 büyüme bekliyor yurtdaş, gelecek yılda yüzde 4,2. Gençlerin görmediği tarihlerdeki büyüme oranlarının yanından bile geçmese de, yaşayıp bildikleri büyümenin artacağı beklentisi var yani...

Beklentilerde benim aklımın almadığı, fonlama maliyeti. Nasıl oluyor da geleceğe umutla bakan yurtdaş borç para maliyetinin artacağını ve yüzde 6,24’e hatta 7,50’ye çıkacağını düşünür? Biz iyiye giderken; ABD, AB, Çin gibi devlerin kötüye gideceğini düşünüyor olabilir mi acaba?...

Merkez Bankası’nın yalancısıyım tabi...

Piyasada “para var mı, yok mu” diye soruyorduk ya, bakın ona Merkez Bankası şu rakamlarla yanıt veriyor:

“Dolaşımdaki para miktarı artıyor ve 70 milyar liraya yaklaştı. M3 denilen, içinde mevduatların da yer aldığı en geniş anlamdaki para arzı ise 860 milyar lirayı buldu.”

Demek ki neymiş? Merkez Bankası’na göre piyasada para var ve artıyor, yurtdaş da dolaşımdaki paradan payını alıyor.

Peki kim bu “piyasada para sıkıntısı var” diyen velveleciler?
1.Seçim atmosferine girilmesiyle “de’eee!” diyerek ortaya çıkan muhalefet siyasetçileri.

2.Ultra Modern Darbecileri.

3.Yabancı gazete, dergileri okuyanlar.

4.Çarşı Grubu.

5.Koalisyondaki ortaklık payını artırmak isteyen Hizmet Cemaati.

6.Piyasa fırsatçısı spekülatörler.

7.İşten atılan ünlü gazeteciler.

8.Yetkisiz mühendis ve mimar odaları.

9.Barolar Birliği

10.Mehmet Ali Alabora.

Listeyi uzatmak mümkün tabii de, nasılsa her iki yüzde 50’de biliyor bunları...

Bense hala araştırıyorum ve kendimi bu listenin içine koymadım. Ne olmaz ne olmaz!

Hem Biga ne ki? Dünya yansa, eski hasır yanmaz örneği, ne olacaksa en son Biga’ya olur; dolayısıyla benim gibi Bigalılar’ın risklere karşı zamanı hep vardır.

Biga’da para bitmez anlayacağınız.

Tarlaya ekim yapmazsan paran cebinde durur. Paran yoksa bile, tarlanın tapusu elinde kalır. Gelir bir yatırımcı, dekarı 300-500 lira yerine, 9 bin-50 bin lira verebilir.

Besiciliğin de alemi yok. Damları öğrenci pansiyonu yaparsın. Öğrenci başına aylık harcama 700 lirayı aşmış. Eh nüfusun onda biri de dışarıdan gelen üniversiteli zaten.

Köy yerinde camiden eve, evden camiye huzurla öte yana hazırlanmak için; kızı da verdin mi şehirde dairesi olan bir delikanlıya, emekli maaşın yeter de artar bile...

Sanayi ile birlikte asgari ücret alanların sayısı onbinleri aştı. Koca koca yatırımcılar şimdiden birbirinin ümüğünü sıkıyor, rekabet kallavi.

Devlet küçüldükçe memur sayısı artıyor. Çoluk, çocuk, kız, kızan hepsi memur oldu.

Çoğunluk artık yıllık değil, aylık gelir sahibi. Kredi kartları da harcamaları planladı. Hesabını bu tabloya göre yapıp bir de ünlü markalı bir hizmet-satış dükkanı açtın mı?..

Küçük çaplı üretim, zenaat işleri artık hobi. E.., akşama kadar otur otur da olmaz ki...

Alacan, satacan, oturacan, eğlenecen, takılacan... Münafıkları haklı çıkarmak yok!

Piyasada para da var, fırsatlar da...

Akıllı olacan, söz dinleyecen!

Sıran gelir ve büyüklerin gözüne girersen, siyasetçi bilem edilecen.

Bu kıyağımı da unutmazsın herhalde...