Camiden halka açık bölücülük

26 Temmuz 2013, 18:41

Camilerde, üstelik milyonların kulakları dibinde bölücülük yapılır mı?

Nereden baktığınıza bağlı.

Diyelim Başbakan Erdoğan öldü. Cami hoperlöründen selası okunuyor. Sela ardından okunan davet şöyle:

“Akraba, dost ve din kardeşlerimize duyurulur!”

Başbakan Erdoğan’ın akrabaları davetli. Türkiye’nin üç dönem başbakanı; dostları çoktur, onlar da davetli. Müslüman olduğunu söylediğine göre, biz de davetliyiz.

Peki... Berlusconi gelmek istese?...

O davetli değil!

Geçtik Berlusconi’yi, İshak Alaton, Erdoğan’ın cenazesine gelmek istese?...

Ya komşusu varsa başka dine inanan?...

Davetsiz yere davulcu ile dilenci gider. Demek ki akraba, dost ve din kardeşi dışında cenaze törenine katılmanın tek yolu, davulcu veya dilenci olmak.

Ben kendi payıma cenaze töreni istemem. Fazla yer kaplamayacak biçimde, bir meyve ağacının dibine, dik biçimde gömülmek vasiyetim; ama camiden okunacak sela sonrası yapılan duyuruda, “Adem-Havva neslinden canlılara duyurulur” denmesini isterim.

Camilerde halen okunan duyuru, cenazelere bile biz-öteki bölücülüğünü sokmaktır.

Ne dersiniz camileri yöneten sayın Diyanet İşleri yetkilileri?...

Sıkılmazın biri aday adayı olmuş...

Biga İİBF eski Dekanı, ÇOMÜ eski rektörü Prof. Dr. Ali Akdemir, CHP’den Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı olmuş.

“Yakışır” desem, Kocaeli’de tanıdığım onurlu seçmenlere saygısızlık olur.

Yakışmaz, sonsuz kere yakışmaz!

Biga Atatürkçü Düşünce Derneği üyesiydi ilk gördüğümde. Son gördüğümde de hizmetle, cemaatle falan ilgileniyordu.

“Ya bilimle?” diye soracak olursanız...

Ayrıntıları ÇOMÜ’de süründürdüğü bilim insanları anlatıyor zaten. Üstelik onlardan ikisi de şu anda Kocaeli’de seçmen.

İkisi de siyasal süreci yakından izleyen insanlar. Sinsi siyasetçi Ali’nin maceralarını onlar nasılsa benden iyi biliyor, saydamlaştırma işini onlara havale edeyim iyisi mi...

Biga İİBF Dekanı farkında mı?

ÇOMÜ Biga İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hamit Palabıyık çocukları ile birlikte, ABD’nin Teksas eyaletinde yaz okulu’nda. Ağustos’ta dönecekmiş. Bigazete okumadığı için arkasından yazmış sayılmam.

Biga’da bayi raflarına bir kaç adet konan Star’da rektör hocasının yazılarını okur. Çanakkale Merkez İlçe siyaseti yazdığı korsan haber sitesine de herhalde bakıyordur.

Fakültesi, korsan medya işlerine adreslik ediyor şu sıralar. Sözde Biga’ya ilk kez gelecek öğrencilere Biga tanıtılacak kitapçık için harıl harıl Biga’da reklam toplanıyor. Üstelik piyasaya “arkamızda ÇOMÜ, Bİga TSO, İçdaş, Doğtaş var” diye sunuluyor.

Biga TSO’yu üyesi olarak biz uyardık, onlar da mağdur olmamaları için diğer üyeleri...

Sözde referans diğerleri de şimdi öğrensin.

Yıllardır Biga’daki medya sektöründe kimin yasal, kimin olmadığı ile ilgilenen bir yetkili yok. Devletin okullarından, fakültenin, kamu birimlerinin, odaların, belediyenin hangi medya işini kime ve nasıl, kaç liraya verdiğini, biz bilmiyor ve öğrenemiyoruz.

Helali hoş olsun da, bu işleri yapan firmalar vergi mükellefi mi, oda üyesi mi, yılda on milyonlarca liralık iş yaptıklarına göre Sosyal Güvenlik Kurumu bunları bilir mi...?

Bakınız, bu sözde firmalar Biga’da mıdırlar diye bile sormuyorum. Bu işlerin avantacıları var mı diye de sormuyorum.

Hoş sorsam ne olur ki? Buralarda kervan çok. Biga da kervanların tarihi durağı.

“İt ürür kervan yürür” dendiğine göre, hiç bir güce köpeklik etmeyenler de var Biga’da.

Yanlış anlatmadım, yanlış anlamadınız.

Biz yıllardır itiyoruz da...

Karayolları ve müteahhidi

Biga-Çan duble yol çalışmalarında yaşanan hoyratlık, eğer tüm Türkiye’deki yollarda yaşanmış ve yaşanıyorsa...

İddia ediyorum, bu ülkede çevrecilerle karşı göründükleri Hükümet, koalisyon ortağı. Sponsor da doğa katlimacısı müteahhitler.

Zaten yıllardır kuşkuluydum, gördüklerimle yargım iyice netleşti.