Herkesin kutsalı var!

27 Nisan 2013, 08:48

İnanmak ihtiyaç. İnançsızlığı savlayanlar olabilir, ama inançsız davranan biriyle en azından ben hiç tanışmadım.

İspatlanan alanı bilim, sorular alanını felsefe ve kabulleniş alanını inanç diye özetlersek, her insanın inancı var. Kafa karışıklığı, birbirine komşu bu üç dünya arasında gidiş gelişlerdir.

Mısır’da Şii Fatımilerle tahminen 950 yılında başlayan mevlid (doğum) anması, Selahaddin Eyyubi döneminde yani 1200'lü yılların başında Sünnilerce yeni bir biçim alır. Vesiletü'n Necat yani bugün en bilinen Mevlid Mesnevisi’ni Süleyman Çelebi 1409 yılında tamamlamış. Osmanlı Padişahı 3. Murat 1588'de Mevlid Kandili’ni bayram olarak resmileştirmiş.

Son yıllarda İslam’ı Hıristiyanlaştıran çıkar çevrelerinin siyasal iktidarı ele geçirmesiyle, Papa Gregori’nin emriyle son şeklini alan Miladi Takvim’e göre Kutlu Doğum Haftası düzenleme modası çıktı. 23 Nisan’ı gölgeler biçimde...

İnsan mevlid yapabilir, yılın her günü doğum kutlayabilir ama her insan ancak kendi inancına, adını kendi koyabilir. İnancım dediğim İslam’a, cemaatlar kostüm biçecekse, ben onların tasarımı inançla uyuşamıyorum.

Hz. Muhammed’in, doğum gününü kendisi veya yakınlarının kutlamadığı bilinir. Bugün izlediğimiz, bid’at yani sonradan üretilmişidir. Buna kimi yenilik der, kimi deforme etme ve hatta kimi de şirk yani Allah’a eş koşma...

İnsan kalıplara sokulamaz bir yaratık; bilim, felsefe, inanç dünyalarında birlikte yaşar.

İnancını kendi bid’atları veya aidiyet duyduğu cemaatin eklemeleriyle yaşayanlar, ötekilere baskı yaptıkları sürece; bilim dünyasında yanlış, felsefe dünyasında iflas, inanç dünyasında da günah ile yüzleşirler, yüzleşeceklerdir. Hem mevlid ve hem de kutlu doğum kutlayanlar ise kıblesini karıştırmışlar.

Kendi ibadet şeklini başkalarına şu veya bu biçimde baskı aracı yapanlarla işim olmaz.

29 Ekim’imi, 23 Nisan’ımı, 19 Mayıs’ımı, 9 Eylül’ümü, 10 Kasım’ımı tutsak eden zamane egemenlerine boyun eğmeyeceğim açıktır. İnancımı hapseden benden işte bu nedenle inancına saygı bekleyemez?

Hele ki Atatürk’e saygısızlık edenler...