Anlamadınız mı anlatamadım mı?

24 Kasım 2012, 09:34

“Üçleme” nin geldik son yazısına.

İl Merkezi Valisi ile başlamış, algı sorunu ile sürdürmüştüm. Şimdi de zurnanın “zırt” dediği yere geleyim.

Bigalının “Biga Üniversitesi” düşü var ya, anlatmaya çalıştığım da işte bu!

Düş kurmak güzeldir ama koşullar üretilmeden düşünüzü saf saf ortaya atarsanız, işe ecinniler karışıverir.

Bir süre önce sözü ciddiye alınırlardan biri veya birileri Biga Üniversitesi kurulmuş gibi mönüyü masaya sürdü.

Biga’nın zayıf düşse de bir Biga MYO’su vardı ve Ağaköy’deki 900 dekarlık Ramazan Aydın Yerleşkesi’ne taşınması kaçınılmazdı.

(ÇOMÜ Dardanos Yerleşkesi ise 350 dekardır ve çoğu tarım arazisidir.)

Biga’nın Biga İİBF’si vardı. ÇOMÜ’nün en fazla öğrencisi olan fakültesi.

Biga Uygulamalı Bilimler Y.O. gereksizliğini bir yana bırakırsak, Biga Teknoloji Fakültesi gibi önemli bir fakülte yapımı kesin gibiydi.

Gerek besi hayvan varlığı, gerekse süt ve süt ürünleri hacmi ile Biga Veterinerlik Fakültesi, aklı olanın yıllar önce yapacağı bir fakülteydi.(Meraklısı hayvancılığın mikroskopla aranacağı yerlerde veterinerlik fakülteleri kurulduğunu kolayca öğrenebilir.)

ÇOMÜ bir İlahiyat Fakültesi kurmak durumundaydı. Üniversitenin kuruluşunu sağlayan Hüseyin Akif Terzioğlu’nun vasiyeti vardı. İnançlı bir adam olan Terzioğlu, kendi meşrebince Kuran Kursu olmasını istemişti. Bunun karşılığı üniversitede bir İlahiyat Fakültesi kurmaktı.

Türkiye’nin en köklü imam hatip liselerinin başında gelen Biga İHL ile Terzioğlu’nun vasiyetini yanyana koyduğumuzda, neresİnden bakarsanız bakın İlahiyat Fakültesi’nin adresi Biga’ydı.

Özetle dört fakültesi, bir MYO’su, yurt ve sosyal donatıları olabilen/olabilecek 900 dekarlık yerleşkeye de dünyanın her yerinde üniversite denir.

Bigalı vizyonu olsa gerek, bu arada Ramazan Aydın Yerleşkesi’ni bu denli geniş arazide, üstelik genişlemeye de uygun adreste konuşlandıranları da unutmamak gerekiyor.

Peki...

Birileri işler henüz olgunlaşmadan Biga Üniversitesi kavramını neden ecinnilerin gündemine soktu?

Belki bilerek, belki bilmeyerek....

Önce ÇOMÜ Rektörü ortaya atıldı. “Çan ile ve hatta Yenice ile birlikte bir Biga Üniversitesi olur!”

Rektör, Boğaz’a ırak angaryalardan kurtulup, Çanakkale il merkezinde, kafasına göre bir ÇOMÜ derdinde.

Merkez Valisi ve Terzioğlu Vakfı Başkanı için ise koşullar olgunlaşmıştı.

“Vakıf Üniversitesi kuralım” dedi. Sağlı sollu destekler... İl Merkezi Valisi ile işler tıkırında il merkezinde.

Vakıf üniversitesi, onbinlerce lira verip girilen fakülteler demek. Gençler ve velileri ahmak ya! İstanbul dururken Çanakkale’yi tercih edecekler.

Bu arada TOBB’un Ankara’da kurduğu Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi’nin bir bölümünü açmak amacıyla ÇTSO girişimlere başladı.

Keşke başarılsa, üstelik yararlı da olur. En büyük “sosyal sorumlu” Biga’ya sırtını dönmüş, il merkezine odaklanmıştı zaten...

Özetlediğim bu ortamda, bir Biga Üniversitesi’nin nasıl önü kesiliyor, anlatabildim mi?

Kurulsa bile nasıl güdükleştirildiğini...

Çeyreğim kadar Çanakkaleli olmayıp, benim gibilere Biganslı diyenler, sakın palikarya olmasın?