AK Parti’nin geleceği ve kongre

İsmail Kahraman

belgeselciismail@gmail.com

14 Eylül 2015, 14:45

AK Parti 5. Olağan Büyük Kurultayı’nı Ankara’da gerçekleştirdi. 14 yıl önce Türk siyasi tarihine giren ve bir çok ilklere imza atan AK Parti, önemli bir viraj ve yepyeni bir döneme hazırlanıyor. 7 Haziran seçimlerinde %41 oy ile Türkiye’nin en çok oy alan partisi olan AK Parti, yeni dönemde tek başına iktidar olmak için yeni bir ruh ile parti yönetimini de şekillendirdi. AK Parti’nin yeni yönetimi kuruluş yıllarındaki o ruhu yaşatmak gibi bir tablo çizse de, bir çok etkili isim MKYK’da yer almadı.

Bugün AK Parti’nin geleceği ile ilgili birçok yorum yapılıyor. AK Parti’nin mevcut durumuyla ilgili birçok şeyler söyleniyor ve tahminlerde bulunuluyor. Kendisini 15 yıl önce bir panelde tanıdığım Sayın Ahmet Davutoğlu Konyalı olmanın, Mevlana kültürüyle yetişmenin ama en önemlisi Akademisyen, üniversite Hocası olmanın avantajıyla AK Parti’de yepyeni bir çığır açabilecek mi? Çünkü siyaset gerçekten zor. Siyaseti iyi bilmek, oyunu kurallarına göre oynamak gerekiyor. Bakalım Sayın Davutoğlu siyasi oylunu kurallarına göre yeni dönemde oynayabilecek mi?

SİYASET ATEŞTEN GÖMLEK

Siyaset gerçekten zor bir sanat. Hangi partiden olursa olsun siyasete talip olanlar ateşten gömlek giyiyorlar. Siyasette makam sahibi olduğunuzda etraf kuşatılıyor, sözde dostlar ve siyaset arkadaşları ateşten gömlek giyen siyasetçiyi kendi emelleri doğrultusunda kullanmaya çalışıyorlar. Makam ve mevkiler elden gittikten sonra öncelikle o sahte dostlar siyasetten alaşağı edilenlere düşman oluyor “ öldü Kral yaşasın yeni kral” tamtamları ile kendilerine yer edinmeye çalışıyorlar.

AK PARTİ’NİN KURULUŞ YILLARI

Yaşanan bu süreci Singapur ve Malezya’daki belgesel çekimlerim sırasında takip ederken AK Parti’nin kuruluş yıllarını hatırladım. Ak Parti’nin Genel merkez, il ve ilçe kurucularının birçoğu o yıllarda büyük bir heyecanla parti kurucusu olmuşlardı. Kurucuların birçoğu da partinin kazansa da hâkim güçlerin partiye hükümet kurma imkânı vermeyeceklerine inanıyorlardı. Buna rağmen hizmet aşk ve şevkiyle Ak Parti’nin kuruluşunu gerçekleştirmişlerdi.

Kocaeli il Teşkilatı ve Gebze İlçe teşkilatının kuruluş sürecini çok iyi hatırlıyorum. O yıllarda partiye kurucu olur musun diye kapıları çalınanlar ve kendilerine teklif götürülenler ne olur ne olmaz diye teklifleri reddediyorlar, hatta kamuoyu önünde “Bana Ak Parti Kurucu üyelik teklif etti kabul etmedim” diye bir yerlere mesaj bile gönderiyorlardı. Parti iktidar olduktan sonra bu isimleri Ak Parti’nin en ön saflarında göründüklerine şahit olduk.

ERDOĞANLI YILLAR

AK Parti Türk siyasi, tarihine adeta bir fırtına gibi girdi. Türk siyasi tarihinde birçok ilke imza attı. AK Parti’nin Kocaeli’de kuruluş sürecine Gebze’den Kurucular Kurulu Üyesi de katılıp aktif siyaset yaptığım yıllar bugün çok geride kaldı. O günleri hatırladığımda birçok olay sinema şeridi gibi gözümün önünden geçiyor. Birçok ismin Ak Parti’de siyaset yapma isteği adeta kılı kırk yararak kurucular tarafından geri çevriliyordu. Sadece Gebze’de 30 tane İlçe başkanı adayı birbiri ile yarışıyor, İlçe başkanı olmak için mücadele ediyorlardı. Gebze ilçe teşkilatını kurma görevi Gebze’den AK Parti’nin Kocaeli Kurucular Kurulu Üyesi olan Eyüp Ayar, Halit Yaşar ve bu satırları yazan benimle birlikte Kocaeli’den bugün Büyükşehir Belediye Başkanı olan İbrahim Karaosmanoğlu ve yine bugün İzmit Belediye Başkanı olan Nevzat Doğan tarafından yürütülüyordu. Günler süren çalışmalardan sonra İlçe teşkilatı kurulmuş, yer tutularak Gebze’de siyasi çalışmalar başlatılmıştı. Kocaeli İl teşkilatı toplantıları, Ankara’daki toplantıları gazeteci olmakla beraber bir siyasetçi olarak da takip ediyor olup bitenlerin siyasi oyunların siyasetteki yaşanan iniş ve çıkışların adeta canlı şahitliğini yapıyor, Türkiye’nin AK Partili ve Erdoğanlı yılların nasıl yaşandığını görüyordum. AK Parti genel seçimlere girdi tek başına iktidar olup yerel seçimleri de kazanarak gücünü pekiştirip Türk siyasetinde fırtına ve kasırga estirecek deyim yerindeyse Türk siyasi tarihini yeniden yazan günlerin habercisi oluyordu.

Sayın Davutoğlu’nun geleceğin başbakanı olacağı fikrini 2013 yılı 3 Mayıs’ında hünkâr Çayırı’nda ki anma toplantısında yaptığı konuşma ile ilk dile getiren gazetecilerden birisiydim.

Yapılan kongreyle birlikte AK Parti’de tabana ciddi bir mesaj verildi. Bu mesajın iyi okunması ve anlaşılması gerekir. Bakalım önümüzdeki süreçte yapılan bu değişiklik özellikle 1 Kasım’da yapılacak seçimlerde sandığa nasıl yansıyacak? Bekleyip göreceğiz.