Bigaspor kongresi belirlenen tarihte çoğunluk sağlanamadığı için ikinci toplantıya kaldı ve ikinci toplantı için de saatler kaldı.

Mevcut yönetim kurulu Başkanı Mehmet İrfan Zeren basın toplantısı düzenlemiş. Toplantının içeriği, görev aldığı iki yıllık süreci değerlendirmek ve yeni dönemde aday olmayacağı üzerine.

Başkan Zeren, Bigaspor Kulübü'nün iktisadi işletmesinde bulunan otoparkın, yararından çok kulübe kendi döneminde külfet getirdiğinden bahsediyor. Bölgesel Lig'de mücadele edilen sezonda transfer yapabilseydik ligi üst sıralarda bitirebilirdik, açıklamasında bulunuyor.

Bende şunu soruyorum? Kulüpler "yapabilseydik" değerlendirmeleriyle nasıl yönetilebilir? O zaman başkan ve yönetime ne gerek var? Yöneticiler kulüplerde ne iş yapar? Böyle saçma bir açıklama olabilir mi? Yöneticiler kulüplerde gerek ekonomik, gerekse sportif anlamda hizmet etmek için bulunurlar. İşlerinden, ailelerinden ve özel hayatlarından fedakarlık gösterip gönül verdikleri işe vakit ayırırlar. Doğrusu, Bigaspor Kulübü Başkanı'nın yaptığı açıklamayı şaşkınlıkla izledim. Bence bu açıklama, Bigaspor Kulübü'nün nasıl yönetildiğinin göstergesi olmuştur.

Yaşanan sıkıntılı süreçten sonra kulüp için nasıl yönetilmesi gerektiğini konuşmak ve değerlendirmek gerekiyor. Seçilecek yönetimin şeffaf olması gerekiyor. Geçmiş yönetimi eleştirme zihniyeti bir kenara bırakılmalıdır. Geçmiş ile yaşamayı kenara bırakıp, geleceğin planlaması yapılmalıdır. Çünkü kulübün boşa kaybedilecek zamanı yok. Bigaspor bayrağını layık olduğu yere çıkarmalıdır. Takımın başına getirilecek teknik ekibin, antrenörlük bilgisinin dışında, bir duruşu olmalıdır. Yaptığı açıklamalar ile her kesime örnek olmalıdır. Spor kamuoyunun saygı duyacağı, yapıcı ilişkileri ile ön plana çıkan isim olması gerekiyor. Kendi çıkarları için değil, kulübe hizmet için orada bulunması gerekiyor.

Öte yanda Karabiga Belediyesi Gençlikspor takımını yönetimi başta olmak üzere, teknik heyet ve futbolcularına kadar kutluyorum.  Bu sezon büyük bir işe imza attılar. Umarım önümüzdeki sezon iyi yapılanma ile Bölgesel ligde başarıyı yakalayıp, kalıcı olmayı başarabilirler. Önemli olan budur. Yoksa daha önceki sezondan hiç farkı kalmaz. Deplasmanlara günü birlik giderek, eyvah nerden çıktık bölgesel lig zihniyeti ile bir yere varılamaz. Sadece kendini avutmaktan başka bir şeye benzemez.

Mesaj: Kulüplerde antrenörlük yapan belgesiz antrenörler var. Yöneticiler giriş kartlarıyla sahaya girip çalıştırıcıları pozisyonunda yer alıyorlar. Antrenör adayı ise tribünde oturuyor. Gerek kulüplerin gerekse, çalıştırıcıların bu işi çözmesi gerekiyor.

Gerçi paranın ön plana çıktığı düzende seminerlerin amacını burada tartışmak gerekiyor.Türk futbolunda antrenörlerin önünü açmak adına planlamalar yapılmalıdır. Zaten günümüzde antrenörler, amatör kulüplerin ekonomik olarak yerlerde süründüğü dönemde çalışıyorlar. Yahut işsiz kalarak, kulüplerin sosyal tesisleri önünde çay içiyorlar.