Türkiye tasfiye ediliyor. Önce devleti zayıflattılar. Devletin ekonomideki büyüklüğü özelleştirmeler ve peşkeşlerle birlikte yüzde 10’lara doğru küçüldü. Oysa Batı’da bu oran yüzde 40-50 civarındadır. Bu arada federasyon devlet modeli için planlar çalıştı. Söylenen amaçtan başka her şeye hizmet eden referandum yapıldı. Okyanus ötesindeki Hoca, “Bastırın, çalışın” dedi. Kırmadılar; Türkiye üçe bölündü. Ertesinde plan çalıştı, MİT Başkanı ABD’den talimatları aldı. İmralı ile görüşmeler başladı. Şu anda bölünme operasyonu için narkoz veriliyor. ABD’deki Hoca’dan itiraz yok; “Ne oluyor” diye... Çünkü beraber çalışıyorlar.

********

Bir denizci subay daha intihar etti. Heybeliada Deniz Lisesi’nde görevli Deniz Yüzbaşı D.İ.’nin intiharıyla Ergenekon Davası’nda adı geçen 10 asker yaşamına son verdi. İntihar edenlerin büyük bölümü ve Ergenekon’la ilişkilendirilen askerlerin önemli bölümü Deniz Kuvvetleri’ndendir. ABD’nin Karadeniz’e hakimiyet kurmak için savaş gemilerini Boğazlar’dan geçirmek istediği bilinmektedir. Ancak Montrö Anlaşması hükümleri buna manidir. Küresel sömürgeci gücün Boğazlar’da ve Karadeniz’de güvenliği sağlayan Deniz Kuvvetlerini yıpratmaya çalışarak Montrö’de değişikliği gündeme getireceği yolundaki teoriler dikkate değerdir.

********

Ülke KPSS’de çalıntı soru skandalıyla çalkalanıyor. Yine aynı aymazlık... Bu iktidar şimdiye dek neyi doğru dürüst yaptı? Her yaptıklarının ardından skandal patlıyor. Medyaya gelince, milyonları ilgilendiren bir sınavda yolsuzluk var ve adamakıllı bir eleştiri, yorum okuyamadık. Çünkü hepsi susturulmuş durumda. En son Dolmabahçe toplantısında fırçayı yediler. İşin içinde dershaneler var, dokunamazlar çünkü dershaneler ABD’deki Hoca’nın. Aslında sorun KPSS sorularının çalınması değil, sınavın bu boyuta gelmesidir. Özel sektörden umudu kesen ya da iş güvencesinden kaygısı olan yüzbinlerce kişinin devlet kapısında iş bulma umuduyla sınava girmesidir sorun...

********

Avrupalı Euro krizinden sonraki kemer sıkma paketleri nedeniyle endişeli ve işsiz... Yunanistan, Portekiz ve İspanya gibi ülkelerde sosyal patlama riskinden söz ediliyor. Düşünebiliyor musunuz? Avrupa’nın güneyinde bir Üçüncü Dünya ülkesi gibi gösteriler, yağmalar vs. Çalışanların sosyal güvenlik haklarında, maaşlarında kısıntıya gidiliyor. Emeklilik yaşı yükseltiliyor. Örneğin Fransa’da Cumhurbaşkanı Sarkozy emeklilik reformunda ısrarlı ve halk grevde... İşin en kötü yanı kimi ülkelerde işsizlik yüzde 20’lere dayandı. Diplomalı gençlerden işi olanlara dek herkes geleceğe kaygılı bakıyor.

********

Dünyada 210 milyon işsiz var. Küresel kriz nedeniyle işsiz ordusuna 30 milyon kişi daha katıldı. Gelişmiş ekonomilerdeki işsiz sayısı toparlanma sürecinde de düşmedi. Almanya’da işsiz sayısı 3 milyonu aştı. ABD’de yoksulluk oranı 1994’ten bu yana en yükseğe çıktı. 14.9 milyon kişi işsiz. Bu ülkede “gönülsüz part-time” olarak adlandırılan iş bulamayan ya da çalışma saatleri azaltılmış 8.9 milyon kişi daha var. Türkiye’de resmi rakama göre 2.75 milyon işsiz var ancak gerçek rakam bunun en az 3 katıdır.

********

Türkiye’yi Almanya gibi Avrupa ülkeleriyle kıyasladığımızda ucuz diye biliriz değil mi? Hayır, değilmiş. Hürriyet’te Yalçın Bayer’in köşesinde okudum. Almanya’da et fiyatları çok ucuz. Bifteğin kilosu 6.5 Euro (13 TL), kıymanın 3.5 Euro (7 TL). Hem de çok lezzetliymiş. Peki ekmek?.. O da daha pahalı. Almanya’da 1 kilogram sade beyaz ekmek 1 Euro (2 TL) imiş. Biga ile hemen hemen aynı. İstanbul’da ekmeğin kilosu 2.42 TL, yüzde 21 daha pahalı.
Almanya’da asgari ücret 1000 Euro (1.980 TL), Türkiye’de 600 TL.
Hani ucuzduk?

banner983
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner376

banner375

banner377

banner981