Ne oldum değil ne olacağım demeliyiz.
Bir yıl önce 2 Haziran 2019’da Romanya Tuna Boyları Köstence Babadağ’da www.devrialem.tv olarak belgesel çekiyorduk.
Bugün 4 Haziran 2020’de ise korona vebası salgınından dolayı ‘’evde hayat var’’ diyerek evden çıkamıyoruz.
Ülke olarak normalleşme sürecine girdiğimiz bu günlerde, tedbiri elden bırakmıyoruz ve evden anılarımızı tazelemeye, tarihe not düşmeye devam ediyoruz.
En kısa zamanda koronavirüs salgınının bitmesini ve belgesel çekimlerimize devam etmeyi istiyoruz. Tedbiri elden bırakmazsak, insanlık olarak verdiğimiz bu savaşı kazanabiliriz.
Bir yıl önce Romanya Tuna Boyları’nda bulunan Babadağ Sarı Saltuk Türbesi’nde Devri Alem Belgesel TV olarak yaptığımız araştırma yazısını sizlerle paylaşıyorum.
Batı Karadeniz ülkelerinde Osmanlı kültür mirası ile ilgili belgesel çekip araştırma yapmaya devam ediyoruz.
Osmanlı Devleti’nden yüz yıllar önce Romanya Babadağ’a gelen Hoca Ahmet Yesevi’nin talebelerinden Sarı Saltuk Hazretleri talebeleri ile Dobruca bölgesinde Bulgaristan Balçık yakınlarındaki Emine Burnu’ndan karaya çıkar ve bölgeye İslam medeniyetini getirir.
Daha önce bu bölgelerde belgesel çekimleri yapmıştık. 1999 yılında, Köstence’den Babadağ’a gelip belgesel çekmiştik. O yıllarda Sarı Saltuk Türbesi ve Gazi Ali Paşa Camii perişandı. Türkiye’nin bu eserleri tamir etmesine rağmen bugün yine sahipsiz. Bizlere rehberlik yapan Kalaslı Gülten Abdullah ilgisizlikten şikayetçi.
Babadağ’da Koyun Baba Türbesi de bulunuyor.
Sarı Saltuk Hazretleri’nin, başta Romanya Babadağ olmak üzere Bosna ve Makedonya’da türbeleri bulunmakta. Değişik kaynaklardan derleyerek Sarı Saltuk Hazretleri ve Babadağ ile ilgili hazırladığımız bilgi notunu sizlerle paylaşıyorum.
Sarı Saltuk Hazretleri Kimdir?
Türkistan’dan Anadolu’ya gelip İslam’ın yayılması için çalışan Türk erenlerindendir. İsmi, Muhammed Buhari’dir. Sarı Saltuk lakabıyla meşhur olmuştur. Doğum ve vefat tarihleri kesin bilinmemekle birlikte 13.Yüzyıl’ın ikinci yarısında yaşamıştır. Değişik bölgelerde makamları vardır.
Ahmet Yesevi Tarafından Anadolu’ya gönderdi
Sarı Saltuk ve arkadaşları, Bizans ucunda derviş gazilerin öncülüğünü yaptılar. Gittikleri yerlerdeki yerli ahalinin pek çoğu Sarı Saltuk ve arkadaşlarının örnek yaşayışını görerek Müslüman oldular.
Sarı Saltuk Rumeli’ne geçti
Geldikti bir zaman Sarı Saltuk’la Asya’dan,
Bir bir Diyar-ı Rum’a dağıldık Sakarya’dan.
Sarı Saltuk, Sakarya boyundan hareketle Dobruca’ya geçerek Baba Dağı’nı merkez edindi. Oğuzname’de; Sarı Saltuk’un 1263 yılında Dobruca Baba Dağı havalisinde bulunan gazi dervişleri yönettiği bildirilmektedir.
Sarı Saltuk, güzel ahlak ve kahramanlığıyla Batı Türkleri arasında efsaneleşti. Şair Nev’izade Atai ve KemalPaşazade onun keramet sahibi bir veli olduğunu bildirir.
Sultan İkinci Beyazıt’ın rüyası
Türk hakimiyetinin ulaştığı her yerde onun adına türbeler, makamlar ve tekkeler yapılmıştır. Baba Dağı’ndaki türbesi hakkında Evliya Çelebi şöyle demektedir:
Sultan İkinci Beyazıt, Kili ve Akkerman kalelerinin fethine çıktığında, Baba Dağı’na gelince; salih kimselerden bazıları; “Padişahım! Burada Sarı Saltuk adına nurlu bir türbe vardı. Kafirler yıkıp üzerine taş, toprak, çöp dökerek kabrini kaybettiler” diye şikayette bulundular. Sultan Beyazıt-i Veli o mezbeleliğe gitti. Bir seccade üzerinde Kara Şems (Şemseddin Sivasi) ile ikişer rekat namaz kılıp hakikatı öğrenmek üzere o gece istihareye yattı. Hemen Sarı Saltuk, sarı renkli sakallı ve yeşil sarığı ile görünüp; “Ya Beyazıt! Hoş geldin. Akkerman ve Kili kalelerini ve vilayetlerini Boğdan kafirleri elinden harp yapmadan fethedeceksin. Oğulların Mekke ve Medine’ye hizmet edecek. Beni bu pislikten kurtar.” dedi.
Sultan uyanınca; Kara Şems’e; “Efendi! Gördüğün rüyayı bir kağıda yaz. Ben de yazayım. Şeyhülislama gönderelim. Bakalım ne cevap verir” dedi.
Her biri gördükleri istihareyi yazıp mühürlü olarak şeyhülislama gönderdiler. Allah-u Teâlâ’nın hikmeti ikisinin de görüp anlattıkları rüya aynıydı. Şeyhülislam hemen; “Padişahım! O yere büyük bir türbe yaptırasın” diye haber gönderdi.
Sultan Beyazıt Han, o yeri temizlettirdi. Temizlenirken üzerinde; “Haza Kabr-i Saltuk Bey Seyyid Muhammed Gazi” diye yazılmış bir mermer sanduka göründü. Mimarlar toplanıp bir türbe ve cami ile diğer hayır yerlerinin inşasına başladılar. Beyazıt Han, Kili ve Akkerman kalelerini savaş yapmadan fethetti. Zaferle Baba Dağı’na döndü. Bir sene orada kışladı. Etrafı düzene koyup, Baba Dağı’nı imar etti. Bütün hayır yerlerini Baba Sultan’a vakfetti.
Eviya Çelebi, burayı ziyaretten sonra kapısına;
“Hazret-i Sultan Saltuk’u ziyaret eyledik. Çok şükür şimdi görüp Hakk’a ibadet eyledik.” beytini yazdığını haber vermektedir.
Kanuni’de Sarı Saltuk Türbesi’ni ziyaret eder
Kanuni Sultan Süleyman Han’da 1538 senesindeki seferde onun Baba Dağı’ndaki türbesini ziyaret edip hayır ve hasenatta bulundu.
Saltukname’yi Cem Sultan yazdırdı
Sarı Saltuk’un edebiyatımızda da önemli bir yeri vardır. Hayatı, destansı şekilde Saltukname’de geniş olarak ele alınmıştır.
Kitabın ortaya çıkışında Cem Sultan’ın rolü pek büyüktür. Fatih Sultan Mehmet Han, Uzun Hasan üzerine sefere çıkarken Cem Sultan’ı Edirne’ye göndermişti. Edirne'den Baba Dağı’na geçen Cem Sultan, Sarı Saltuk’un menkıbelerini dinleyip, hayran kalmıştır. Bunun üzerine maiyyetinde bulunan Ebül Hayrı Rumi’yi görevlendirerek bu menkıbeleri derlemesini istemiştir. Müellif, Anadolu ve Rumeli’yi adım adım dolaşıp Saltukname’yi yedi senede üç cilt halinde yazmıştır.
1) Kamus ül-Alam c.4, s.2916
2) Selçuklular Zamanında Türkiye s.581
3) İbn-i Battuta s.345
4) Evliya Çelebi Seyahatnamesi c.3, s.971
5) Saltukname
Osmanlı Şehri BABADAĞ
Osmanlı imparatorluğu yönetiminde, Dobruca'da, Silistre’nin 130 kilometre Kuzeydoğusunda müstahkem bir kasaba olan Babadağ, ticaret yönünden gelişmiş bir ilçeydi. XIX. yüzyıl sonunda 10 bin nüfusu vardı. Yine bu yüzyılda 5 cami bir de medrese bulunmaktaydı. Burada çok önemli bir ziyaret yeri olan Saltuk Baba Türbesi vardır. Bir sefer sırasında Kanuni burayı ziyaret etti. Son yıllara kadar çok harap durumda olan kubbeli küçük bir yapı olan türbe, haber alındığına göre Rumen Hükümeti’nce restore edilmiştir. Burada ayrıca bir de Gazi Ali Paşa Camii vardır. Üstü çatılı ve kiremit örtülü olan bu camii de son yıllarda restore edilmiştir. 1620'ye doğru ölen Gazi Ali Paşa'nın altı köşeli türbesi de camiin solundadır.
İlçeye 1242 yılında (1826) iki bin asker kapasiteli bir kışla ile bir Rum Cemaati için kazaya bağlı Acıgöl Köyüne "Taksiarhi" adlı kilise inşa edilmiştir. Babadağ, bugün, Romanya'da Dobruca bölgesinde bir şehirdir.
(Kaynak; Pars Tuğlacı Osmanlı Şehirleri Kitabı)
***
Test sayısı 2.1 milyonu geçti!
Bakanlığın internet sitesinde yer alan "Türkiye Günlük Koronavirüs Tablosu"nun güncel verilerini Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Twitter hesabından paylaştı. 2 Haziran tarihli koronavirüs verilerini değerlendiren Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 'Toplam test sayımız 2,1 milyonu geçti. İyileşen hasta sayımız 130 bin. Yoğun bakıma ihtiyaç duyan hasta sayımız azalıyor. Gelecek günler, el hijyenine özene; maske + sosyal mesafe kuralının her ikisine uymamıza bağlı. DAHA İYİ TEDBİR, daha iyi sonuçtur. ' ifadelerini kullandı.
2 Haziran tarihli tabloya göre, toplam test sayısı 2 milyon 103 bin 044, toplam vaka sayısı 165 bin 555, toplam vefat sayısı 4.585, toplam yoğun bakım hasta sayısı 633, toplam entübe hasta sayısı 271, toplam iyileşen hasta sayısı 129.921 oldu. Bugünkü test sayısı 32 bin 325, vaka sayısı 786, iyileşen hasta sayısı 974, vefat sayısı ise 22 olarak kayıtlara geçti.