Kriz Yunanistan ile ticareti de durdurdu
Örneğin, Yunanistan’dan İstanbul’a gelerek Bilkent Üniversitesi’nde uluslararası ilişkiler uzmanı olarak görev yapan Ionis Grigoriadis, İstanbul’da ev satın aldığını belirtirken çok sayıda Yunanlının İstanbul’a gelişinin, iki ülke arasındaki ilişkilerin düzelmesinin bir işareti olduğunu söylüyor. Şaka değil, Yaşam kalitesi endeksinde bizden tam 50 basamak yukarıda (Yeni açıklanan 2010 Birleşmiş Milletler İnsani Gelişme Raporu’na göre yaşam kalitesinde Yunanistan 22. Türkiye ise 83. sırada). Tabii İstanbul yaşam kalitesi ve iş fırsatları bakımından bambaşka...
Neyse, gelelim Yunanistan’daki krize... Durum iyi değil. Çünkü son olarak IMF ve AB’den 110 milyar Euro’luk destek alıp, krizi aşmaya çalışan komşumuza bu reçete de yeterli olmadı. Yunanistan, 410 milyar Euro’yu bulan borcu için yeniden yapılandırma talebiyle AB’nin kapısını çaldı. AB, bu talebe olumlu sinyal verdi. Atina’nın sunduğu plana göre, 3 yılda 110 milyar Euro’luk paketin ödenmesiyle başlayacak ve 300 milyar Euro’dan fazla borcun ödeme süresinin uzatılması sağlanacak.
Yaptığı isabetli tahminlerden dolayı “Bay Kahin” olarak bilinen ve en önemli 100 küresel düşünür arasında 4. sırada yer alan İstanbul doğumlu New York Üniversitesi profesörü Nouriel Roubini, Yunanistan konusunda oldukça karamsar: “Yunanistan vergileri artıramayacak ve bütçe açığını yüzde 13'ten yüzde 3'e kadar indiremeyecek. Vergileri artırdıkça ve harcamaları kıstıkça üretim daha da düşer. IMF bu ülkede 2-3 yıl daha resesyon bekliyor. Bir ülke kemer sıkma ve resesyonu ne kadar kaldırabilir?” diye konuşuyor.
Türkiye-Yunanistan ekonomik ilişkilerine bakacak olursak; o da krizden etkilendi. 3.5 milyar dolara yaklaşan ticaret hacmi geriledi. İhracatımız 2008'deki 2.5 milyar dolar seviyesinden 2010'da 1.5 milyar dolara inecek gibi. Yunanistan bizden mal almıyor ama biz ithalata devam ettiğimiz için bu yıl ilk kez dış açık vereceğiz. Olsun. Bu seviyelere, 1996'da 226, 2000'de 437 milyon dolarlık ihracattan geldik. Ama yeterli değil. Çünkü Yunanistan en çok ticaret yaptığımız ilk 10-15 ülke arasında değil.
Yunanistan’a başlıca ihraç ürünlerimiz; demir-çelik, elektrikli makine ve cihazlar, makine parçaları, motorlu kara taşıtları, kağıt-karton, giyim eşyası, pamuk ipliği, kumaş, madeni eşya, sebze-meyve, balık, deri, cam-seramik iken, Yunanistan’dan daha çok ; mineral yakıt ve yağlar, pamuk, petrol ürünleri ve plastik maddeler ithal ediyoruz.
Yunanistan ile en büyük ticari ortaklık bankacılık sektöründe oldu. Yunanistan’ın en büyük bankası National Bank of Greece, Finansbank’ın yüzde 46'sını 2.7 milyar dolara satın aldı. Türkiye’de 390 adet Yunanistan kaynaklı firma faaliyet göstermektedir. Türkiye’deki Yunan yatırımcılar, finans sektörünün dışında genellikle bilişim teknolojisi alanına ilgi duymakta olup; tarım uygulamaları, ambalaj, plastik, eczacılık, kozmetik, balıkçılık, turizm ve inşaat sektörlerinde de faaliyet göstermektedirler. Yunan firmalarının yatırımlarının tutarı 4.7 milyar Euro düzeyindedir.
Türkiye’nin Yunanistan’daki yatırımlarına gelince; Komşumuz son zamanlara kadar yatırımları teşvik edici bir politika uygulamıyordu. Ziraat Bankası 2009'da Atina ve Gümülcine’de şube açmıştır.
Toplam yatırım tutarı 487 bin dolar civarında olan turizm, nakliyat, gıda, mobilya, bilişim ve dış ticaret sektörlerinde 10 Türk firması vardır. Daha çok giyim mağazalarının, mobilya ve lokanta şubeleri ile Türk iş dünyasının varlığı hissedilmektedir. Önemli bir yatırım yoktur. Elbette yeterli değildir.
Turizm cephesine bakarsak; 2009 yılında 616.489 Yunan turist Türkiye’yi; aynı dönemde 200.348 civarında Türk turist de Yunanistan’ı ziyaret etti. Son zamanlarda turizm epey canlanmıştır. Özellikle Yunan adalarına ilgi artmış, adalardan bize de alışveriş amaçlı turizm göze çarpmaktadır. Yunanlılar İstanbul’da Fener Patrikhanesi’ne de turlar düzenlemektedir. Ancak turizm konusunda ciddi bir potansiyel olmasına karşılık yatırımlar ve gidiş-gelişler yetersizdir.