Ne göründüğün gibisin ne de olduğun gibi her lahza zararda hayat her lahza ziyan .
Şarkılar türküler dillerde hep aynı terennüm ; ahir zaman
Kolaycılığın da böylesi olur muymuş olurmuş olur . Cehaletin koca koca okullarda bile kol gezdiği alınan eğitim ve öğretimin boşa kürek çektiği , fani bedenler sahilinde kümelenmiş yığınlar ordusu .
Yapılan her yanlışın iki kelimenin ardına hapsedildiği bir çağda sessizliği bozup da haykıran doğru nefesler hanidir kayıp . Hep diğerleri suçlu hep diğerleri eğri peki ya biz ? İki çift kelamın da iki çift selamın da suyunu çıkartırken düşünüp yaptıklarımızla yapıp düşündüklerimizin arasında koskoca uçurumlar var .
Binalar da çoğaldı zinalar da , hakka tecavüzlerin sayısını sormayın bile . Şahitler de yalancı hakimler de . Ha bak orada dur ! koltuğu sağlam cebi katmerli olana dokunma , dayısı ayısı aşireti kabilesi velhasıl hısımı akrabası çoksa uzak dur bulaşma . Ne kaldı o zaman insanlığa , her sıkıştığında Yaradan ‘ a açılan avuçlara .
Gide gide yolun sonuna geldik küçücük ışıktan mahrum tünellere kendi tercihimizle kendimizi hapsettik .
Betonlaştık vesselam , evlerimiz sokaklarımız şehirlerimizden evvel kâlplerimizle yüreğimizle betonlaştık .
Çağın gerçekleri diye diye insanlık ormanına ilk baltayı biz vurduk tüm gücümüzle .
Aileler , dostlar , arkadaşlar , birbirine düşman nesiller ürettik ve geçip karşısına film izler gibi seyrettik icraatımızı hâlâ da seyrediyoruz .
Teknoloji harikası robotlarla ruhsuzlukta yarışırken birinciliği kimseye kaptırmadan bugünlere merhaba dedik . Sonuç ; hepimiz her şeyden yakınır vaziyette ve ne hallerdeyiz .
Değersiz söz ve amellere itibar ede ede yaradılış kıymetimizi ayaklar altına serdik . Bilgi var görgü yok , nefes var hayat yok , insan var şeref yok nasıl bir matematik bu . Eldeki dildeki hamallıktan kurtulmanın reçetesini bilirken kıyıya köşeye sinip sessizce kıyameti beklemek .
Tıka basa dolan midelerin ağırlığında hantallığımızdan mı bunca uyuşukluk ve atalet .
Bize dokunmayan yılan bin yıl yaşasın mı derdimiz eğer öyleyse ağır ağır yaklaşan kıyametle ne yılan kalacak ortada ne de biz .
Ahir zaman mı dediniz ahir zaman , haydi hep beraber sorumluluktan kaçalım aman aman . Düşünüp de yormak kafayı yorup da doğrularla yeniden inşa etmek düzeni neyimize bizim . Aman bozmayalım rahatımızı susalım sükuta sığınalım lakin şikayetlere devam hep başkalarından ve kötüye giden halimizden , kıpırdamadan çözümü bekleyelim .
Muhafaza ‘’kâr’’ madalyonunu çıkartmayalım boynumuzdan gün gelir lazım olur en havalısından .
Deneyelim basamakların ömre uzanan seyrini bam teline dokunmadan asalım kapımıza ‘’ ahir zaman ‘’ etiketini , pes doğrusu .
Çanlar bizim için çalıyor efendiler ! hâlâ uykuya meyilliyseniz iyi seyirler .
Sibel Çakcak