Belediye Başkanı, Kaymakam ve onlara bağlı kamu yetkilileri ve iktidar partisi yetkilileri de özel görüşmelerde ne yapmak istediğini dinlemiş olabilirler.
Ya yerel halk?...
Laçiner üniversiteyi kutsuyor, yerel ekonomik sorunların bile en önemli çözüm adresi olduğunu anlatıyor? Bunu yaparken, çevreci kesiliyor, sanayi yatırımlarına bile dil uzatıyor.
Fakülte aç, dört yıl öğrenci başına aylık 600 liralık mal ve hizmet sat. Rektör’ün müthiş Biga formülü bu!
Eğer Biga İİBF öğrencilerine de bunu öğretiyorlarsa, emin olun perşembenin gelişi çarşambadan belli.
Ekonomi üretimle başlar. Ürettikçe bilgi sahibi olur, üretince satış, satınca hizmet öğrenilir.
İş piyasası nitelikli işgücü ister. Nitelik denilen şey, fakülte bilgisinden ibaret olursa, sahanda yumurta bile pişirecek insan yetiştirememiş olursunuz. Nitelik, teorik bilginin, işin yapısına göre süreler gerektiren uygulama becerisi ile özleşmesi demektir.
Rektör Laçiner, mezunların neredeyse tümünün KPSS sınavlarında devlete kapılanmaya çalıştığını görmüyor mu?
Benim için “hep eleştiriyor” ucuzluğuna kaçıyorlar. Önyargılarından kurtulabilseler -ki maksatlıdırlar da diyebilirdim- neleri önerdiğimi görebilirlerdi.
Biga’da bir Biga Üniversitesi olması isteniyorsa, yerel ve en azından bölgesel bir iş piyasasının oluşumuna destek vermek kaçınılmazdır.
İş piyasası için üretim gerekli. Üretim; yeraltı ve yerüstü kaynaklarının ekonomiye kazandırılması, onların işlenerek yarımamul ve mamul ürünler haline getirilmesi, bu sürece bağlı ticaret ve hizmet sektörünün geliştirilmesidir. Hedefleri, kaynakları, iş programı tasarlanmış çok yönlü bir stratejik plana işaret ediyorum.
Madenciliği, sanayiyi, tarımın önünde engel görmek, ahmaklık değilse bile en masumu bilgisizliktir. Katmadeğer üretilmeden ekonomik büyüme, büyüme olmadan zenginleşme ve zenginleşme olmadan yaşam kalitesini artırma nasıl olacak?
Üniversite ile mi? Güldürmeyin!
Biga’da kuru tarım arazilerinin terkedilmesini gübre, mazot, tohum ve ürün fiyatlarına bağlamak yeterli değil. Sulu tarıma bakın, işgücü ihtiyacını yüzlerce kilometre uzaklardan getirilen göçerlerle sağlıyor. Çalışacak insan bulunamıyor ve bu hepsinden önemli bir sorun.
Küçük ölçekli üretim, ticaret ve hizmet üretecek firmalar, 12 yıllık zorunlu öğrenim ile birlikte çırak bulma şansını tümüyle yitirdi. Askerliği de sayarsak, işe başlama yaşı kadınlarda 18 ve erkeklerde 20'ye çıktı.
Rektör Laçiner, bundan sonra fakülte mezunlarını firmalara çırak verecek biçimde hazırlamalıdır. Fakülteler öğrencileri, iş piyasasında “temiz iş” yapacakları şeklinde yönlendirmeyi artık terketmelidirler.
Tehlike derecesi yüksek üretim dalları, ağırlıklı erkek işgücüne ihtiyaç duyar. Biga ve çevresindeki yatırımlara bakıldığında da tablo budur. Bu tablo, kadın işsizliği riski doğurur ama her risk aynı zamanda bir fırsat demektir. Madencilik ve sanayinin kadın işgücü için yarattığı fırsat ise tarımdadır.
Her maden ve sanayi işçisinin eşi, doğru yönlendirildiğinde verimli bir tarım işçisidir. Tarımın mevsimselliği de, ağır işte çalışan ve evde beklentisi artan erkeği fazla rahatsız etmez.
Konuya daha sonra yeniden döneceğim, çünkü yerim dar.
ÇOMÜ Rektörü’nün Cennet vaadine kananlar, üretimsiz bir üniversite kenti Biga’nın, gelecekte Biga Cehennemi olacağını görmeli.