Mübarek Ramazan’ı şerif ayını doya doya yaşıyoruz. Oruç tutmak, teravih namazları kılmak, sahura kalkıp, iftar sofralarında oruç açmak, fakir fukaraya yardım, dinimizin en güzel değerlerinden birisidir. Bir aylık oruç süresi ise vücudumuzun sağlığı açısından ne kadar değerli olduğu doktorlar tarafından açıklanmakta. Ramazan Kültürü her bakımdan muhteşem bir ibadet. Keşke bu güzel ibadeti bütün insanlık doya doya yaşayabilse. 
Ramazan ayı boyunca siyasi konulardan uzak, milli manevi ve insanlığı ilgilendiren konulara özel bir yer vermek istiyorum. Dinimizin en değerli temel taşı yüce kitabımız Kuran-ı Kerim’dir. Kuran-ı Kerim ile ilgili maalesef ciddi araştırmalar yok. Hatta Kuran-ı Kerim’in lafzını okur geçer manasına önem vermez ve öğrenmekte istemeyiz. 
Kuran-ı Kerim ile ilgili en güzel tespiti milli şairimiz M. Akif Ersoy şu şiirinde dile getirmiştir; İbret olmaz bize her gün okuruz ezber de, Yoksa hiç mana aranmaz mı bu ayetler de , Lafzı muhkem yalnız anlaşılan kuranın, Çünkü kaydında değil hiç birimiz mananın, Ya açar nazmı celilin bakarız yaprağına Yahut üfler geçeriz bir ölünün toprağına İnmemiştir hele Kuran şunu hakkıyla bilin ,Ne mezarlıkta okunmak ne fal bakmak için.
Evet, Kuran-ı Kerim’i okumak anlamak ve anladıklarımızla da amel etmemiz gerekmekte. Kuran-ı Kerim hakkında bir çok araştırma yapılmış, geçtiğimiz hafta Almanya’nın Hannover ve Hamburg kentine yaptığım kültür gezisinde Kuran-ı Kerim’in ilk kez Arapça harflerle matbaa da Avrupa’da basıldığını ve toplu olarak kitap halinde Kuran-ı Kerim’in 1694 yılında Hamburg’da basıldığını öğrendim. 
Kuran-ı Kerim ile ilgili, “Kuran-ı Kerim Mekke-i münevverde nazir oldu, Medine-i münevver de toplandı. Kahire’de hafızlar tarafından okundu, İstanbul’da en güzel hat sanatıyla yazılıp, basıldı, Tataristan’ın başkenti Kazan’da tercümesi ile birlikte çoğaltılıp dağıtıldı” şeklinde biliyoruz. Ancak Kuran’ı kerimin ilk kez Arapça harflerle hangi matbaada basıldığını yeni öğrendim. 
Bu bilgileri bize Hamburg’da rehberlik yapan, Hamburg’u gezdirip, belgesel çekimlerimize katkıda bulunan Gölcük’ten Hamburg doğumlu değerli arkadaşımız Murat Pırıldar özel olarak araştırıp bizlere, Orijinal baskıyı bulmanın mümkün olduğunu ve Bavyera Devlet Kütüphanesi tarafından taranıp dijitalleştirildiğini öğrendiğini söyledi. Sayın Pırıldar’ın bizlere ulaştırdığı bilgilerden bazılarını sizinle paylaşmak istiyorum.
İLK KUR'AN-I KERÎM BASMALARI - Mahmut GÜNDÜZ
Matbaa, ilk olarak, 1446 tarihinde, Main’le Johann es Gutenberg (1399—1468) tarafından, Almanya'da kuruluşundan, iki yüz seksen yıl sonra, Türkiye'de faaliyete geçebilmiştir. Oysa, Osmanlı İmparatorluğu bünyesinde yaşıysan Musevî Hristiyan gibi, Müslüman olmayan uyrukların, matbaaları, uzun yıllardır, kendi dilleriyle kitap basıyorlardı. Museviler, ilk matbaayı 1493 yılında İstanbul'da, bundan birkaç yıl sonra da Selanik'te açmışlardır. Ermeniler, 1567, Rumlar ise 1627 de ilk matbaayı kurdular. Osmanlı ülkesinde Müslümanların, kitap basmaları günah ve Tanrı Buyruğuna bir nevi hakaret sayıldığından, bu konuda geç kalınmıştır. Denilebilir ki, Osmanlı Türklerinin, ilim ve diğer alanlarda, Batılılardan geri kalmasının başlıca sebeplerinden biri de, din taassubu ve kişisel çıkarlar yüzünden, matbaanın, yüzyıllar boyu kabul edilmemiş olmasıdır.
2 — Matbaa, Türkiye'de ilk olarak, Padişah III. Ahmet (1673 - 1736) zamanında, Lâle Devri'nin uyanık ve ileri görüşlü Sadrazamı, Nevşehirli Damat İbrahim Paşa'nın (1660 - 1730) gayretiyle, Yirmi sekiz Çelebi-Zade Said Mehmet Efendi (. —öl. 1761) ve İbrahim Müteferrika (1674 - 1745) tarafından İstanbul'da kurulmuştur. Hazırlıklarına, 1726 da başlanmış, 1727 de bitirilmiştir. Matbaanın faydaları ve gerekliliği hakkında, Padişah III. Ahmet'- in fermanı ile, zamanın Şeyhülislamı, Yenişehirli Abdullah efendiden (. — öl. 1743), 1727 yılı Temmuzunda Fetva alınmıştır. Fetvaya göre; Kur'an-ı Kerim ve diğer dinî eserlerin basılmaları yasaktı. Bu şekilde, kurulan matbaada, 31 Ocak 1729 (H. 1141) tarihinde basılan ilk kitap Van kulu Lügatidir. Bu basım faaliyeti, ağır bir gidişle, yeni harflerin kabul tarihi olan 1928 yılına kadar sürmüştür.
3 — Matbaanın, Doğudaki, İslâm memleketlerinde kuruluşundan çok önce, Avrupa’da, Arap harfleriyle birçok eserler basılmış ve İslâm ülkelerine yayılmıştır. Nitekim Padişah III. Murat (1546-1595), bu durum karşısında, 1587 de yayınladığı bir fermanla, yabancı memleketlerde basılmış Arapça kitapların Osmanlı ülkesinde satılmasını serbest bırakmıştır. Diğer yönden, XVII. yüzyılın başlarında, Hristiyan misyoner ve papazları tarafından, Suriye ve Lübnan'da matbaalar açtırılarak, halkın, (özellikle Müslüman olmayanların) uyandırılmasına çalışıldığı bilinmektedir. Oysa bu memleketler, Osmanlı İmparatorluğu'nun birer parçasıdır. 
MISIR'DA KUR'AN-I KERİM BASIMI;
Mısır'da, ilk matbaa, Napoleon Bonaparte'ın (1769-1821) istilâsı sırasında, 1798 yılında açılmıştır. Daha sonraları, Mısır'a vali olan Kavaklı Mehmet Ali Paşa (1769 - 1849) Bulak matbaasını kurdurarak, Türkçe değerli eserler bastırmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nun bir eyaleti olan Mısır'da, Türkçeye önem verildiğinden, ilk Resmî Gazete olan «Vekayi-i Mısriye» Türkçe olarak, 1828 de yayınlanmağa başlanmıştır. Osmanlı Devleti'nin Resmî Gazetesi olan «Takvim-i Vekayi» ise, ilk olarak 1831 de çıkmıştır.
1 — Arap harfleriyle, Türkçe Kur'an-ı Kerim tercüme ve tefsiri (Tibyan Tefsiri) ilk olarak 1841 de (H. 1257) Bulak matbaasında bastırılmıştır. (Kur'an, Tercüme, Tefsir bir arada).
2 — Mısır'da ilk Arapça Kur'an-ı Kerim basımı, 1864 de (H. 1281) Bulak matbaasında yapılmıştır. Bu basımda, Hazreti Osman Mushaf'ı esas tutulmuştur.
3 — Daha sonraki yıllarda, sayfa kenarlarında tefsirler bulunan, Kur'an-ı Kerim'lerin basımları yapılmıştır. Bunların arasında, çeşitli boyutlarda, örneğin; posta pulu büyüklüğünde olanları da vardır.
İSTANBUL'DA KUR'AN-I KERİM BASIMI;
Geç kalınmasına rağmen, İslâm ülkelerinde, en çok basımların İstanul'da yapıldığı anlaşılmaktadır. Evvelce de belirtildiği üzere, el yazması Kur'an-ı Kerimler uzun zaman aldığından çok pahalı ve gittikçe artan büyük ihtiyacı karşı- layamaz olduklarından, matbaada basılmaları zarureti doğmuş ve izin verilmiştir.
1 )1871 de (H. 1288) İstanbul'da, Hafız Osman hattı ile ilk olarak,
2)1874 de (H. 1291) Ahmet Cevdet Paşa'nın gözetiminde basımları yaptırılmıştır.
3) Sonraları, birçok matbaalar tarafından çeşitli Taş ve Harf basımları yapılmıştır.
4) Sayfa kenarlarında tefsirleri de bulunan güzel ve nefis basımlarda bu sıralarda yapılmıştır.
AVRUPA'DA KUR'AN-I KERİM BASIMI :
1) Avrupa'da, Arap harfleriyle ilk Kur'an-ı Kerim basımının 1530 yılında, Venedik'te Paganini (Paganinus de Brescia öl. 1530) adlı bir İtalyan matbaacı tarafından yapıldığı bilinmektedir. Ancak, bu basımın nüshaları, Papa Clement VII (Giulio de Medicis — 1478, Papalığı 1523 - 1534; tarafından toplattırılarak yaktırılmıştır. Avrupa memleketlerinde, Kur'an-ı Kerim'in Arapça basımları, her şeyden önce, ekonomik, siyasî çıkarlar e özellikle, gözlerine kestirdikleri İslâm ülkelerinde sömürgecilik çabalarını başarıya ulaştırmak için yapılmaktadır.
2) 1694 (H, 1106) tarihinde, Abraham Hinckelmann (XVII. yy.) adında bir Alman matbaacı, Hamburg'ta Arapça Kur'an-ı Kerim basımını yaptırmış, bu basım sonraları, 1834 - 1853 tarihleri arasında beş kere tekrar edilmiştir.
3)1698 yılında, İtalya'da, Arap dili ve kültürü uzmanı Ludovico Marracci (1612 - 1700) tarafından Padova şehrinde Arapça ve La-tince tercümesiyle birlikte iki cilt halinde basımı tamamlanan Kur'- an-ı Kerim'in, ilk cildi 1691 de Roma'da çıkmıştır. Mutaassıp bir Hristiyan ilâhiyatçı olan Ludovico-Marracci, amansız Türk düşmanı ve Avrupa'da Türkler aleyhinde ittifaklar kurduran Papa Innoeent Xl'in (1611, Papalığı: 1676-1689) yakın dostu idi. Kitabının birinci cildinde, İslâm dini ve peygamberi hakkında şiddetli suçlamalar yer almakta ve Kur'an-ı Kerim'e hücumlar yapılmaktadır. Bu eser, Papa tarafından teşvik görmüştür.
a) İlk Arapça Kur'an-ı Kerim basımı, 1543 tarihinde, Paris'te,
Fransa'nın İstanbul Elçisi Muavini Oriyantalist ve gezgin Guillaume Postel (1510 - 1581) tarafından Lâtince tercümesiyle birlikte yaptırılmıştır.
Bu tarihte Osmanlı İmparatorluğu tahtında Kanunî Sultan Süleyman (1494 - 1566) padişah bulunmaktadır.
Alman İmparatoru Charles Ouint'e (Karl V, 1500 - 1558) yenilere Pavia'da esir düşen Fransa Kralı Francois (1494 - 1547) annesi vasıtasiyle, Kanunî'den himaye talep etmiş, bu sayede hapisten ve esaretten kurtulmuştur. Türklerle dostluk kurmak çabasındadır. Bu dostluk, zamanla, Türklerin aleyhine gelişmiştir.
b) 1798 yılında Napoleon Bonaparte'm Mısır istilâsı üzerine, Paris'te Kur'an-ı Kerim iki cilt halinde bastırılarak, İslâmlara dağıtılmıştır.
c) Fransızlar, daha sonraları, özellikle, Tunus, Fas, Cezayir ve diğer Müslüman ülkelerde, sömürgeler kurmak ye yerleşmek siyasetiyle, birçok defalar (daha ziyade 1830 dan sonra) Kur'an-ı Kerim basımları yapıp İslâmlara dağıtmışlardır. Yirminci yüzyılda, özellikle, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra (1939-1945), günümüze gelinceye kadar, Asya, Afrika, Avrupa ve Amerika kıtalarında, yüzü aşkın ülkenin dillerine tercüme edilmiş olan Kur'an-ı Kerim'in sanat değeri olan Arapça nüshalarının da, bu ülkelerde, artık serbestçe ve bol bol basımlarının yapıldığı bilinmektedir.
KAYNAKLAR :
A — TÜRKÇE KAYNAKLAR :
Adıvar, Abdülhak Adnan, Osmanlı Türklerinde İlim, İstanbul, 1970
Altunsu, Abdülkadir, Osmanlı Şeyhülislâmları, Ankara, 1972
Abdurraman, Münir, Papa'ların Tarih Boyunca Türk - İslâm Düş-
manlığı, İstanbul, 1967
Doğnul, Ömer Rıza, Kur'an Nedir, 2. Baskı, Ankara, 1967
Keskioğlu, Osman, Kur'an Tarihi, İstanbul, 1953
Hamidullah, Muhammed, Kur'an-ı Kerim Tarihi, çev. M'ihmet Sait
Mutlu ve Macit Yaşaroğlu, İstanbul, 1965
Sevük, İsmail Habip, Avrupa Edebiyatı ve Biz, 1 - 2 C, İstanbul, 1940
İslâm Ansiklopedisi, 1 - 12 C. İstanbul, 1950
Meydan - Larousse 1 - 12, İstanbul, 1969 - 73
Şar Selâhaddin, İslâmî Bilgiler Ansiklopedisi, İstanbul, 1964
B — YABANCI KAYNAKLAR:
Brockhaus Enzyclopâdie, Wiesbaden, 1966
Dictionnaire Generale de Biographie et d'histoire, 1-2 , Paris ,1955
Distionnaire des Biographies, 1- 2 Paris, 1958
La Grande Encyclopedic, 23. C, Paris, 1960
Larousse du XXe
 Sieele, 1 - 6, Paris, 1966
Encyclopaedia Britannica, 1 - 24, U.S.A., 1969
Encyclopaedia of Religions and Ethics, c. 10, London, 1950
The British Museum Cataloque of printed books, London, 1946
Webster's Biographical Dictionary, U.S.A., 1972
Enciclopedia Italiana, 25. C, Roma, 1949

Evet, bizlere ulaşan bilgilerin bir kısmını sizlerle paylaştık. Konuyla ilgili daha detaylı kaynakları Dinayet’in sitesinde ki;http://www2.diyanet.gov.tr/MushafIncelemeVeKiraat/Kuran%20Basklar/%C4%B0lk%20Kur'an-%C4%B1%20Ker%C3%AEm%20Basmalar%C4%B1.pdf linke tıklayabilirsiniz. Ayrıca dijital baskıya ulaşmak için ise http://reader.digitale-sammlungen.de/de/fs1/object/display/bsb10872426_00001.html adresine tıklayarak inceleyebilirsiniz. Dijital baskıyı indirmek için ise https://download.digitale-sammlungen.de/pdf/1434653681bsb10872426.pdf adresini tıklayabilirsiniz. 



banner983
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Misafir Avatar
Mehmet Bozkurt 2 yıl önce

Çok güzel araştırma.Eksik kalmış.cumhuriyet döneminde ,9 cilt bedava dağıtılan İLK TURKCE KURAN hangi TARİH de,BASİLMİS,CEVABİ YOK,yoksa dikkatiim den mi KACMİS?

Misafir Avatar
Cemil Bikmenl 8 yıl önce

Çok faydalı bir yazı.
Bende bulunan çok güzel ciltli arapça tefsir kuranın ne zaman basıldığı merakı ile araştırma yaparken size ulaştım.Benim nüshada tefsiri yapan ve başım yeri ve tarih yok

Misafir Avatar
orhan 9 yıl önce

pardon nemil suresi 48 ci ayete

Misafir Avatar
saygilar 9 yıl önce

hani kurani kerimin nemil suresinin 43 ayetinde zikr edilen dokuz musriklerin pesinden kostugumuz surece muslumanlik hep yalan dolandan ibaret kalacak cunku muslumalik hadislerdele yurutuluyor kurani kerim le deyil ondan dolayi muslumanlikta ahirete kadar kan ihanet zulum bitmez?

banner376

banner375

banner377

banner981