Türkiye’nin en yaygın Basın meslek örgütü olan, Türkiye ve Yurtdışından gazeteci cemiyetleri, Basın ve Medya derneklerini üye olduğu, Türkiye Gazeteciler Federasyonu’nun Dini bayram günlerinde yayınladığı, Anadolu Bayram Gazetesi’nin Ramazan bayramında çıkan sayısında İpek Yolu Turu ve İpek Yolu’nun Türkiye ekonomisine katkısını kaleme aldım. On binlerce tirajı olan ve Türkiye genelinde ki bütün bayilere dağıtılan Anadolu Bayram Gazetesi’nde yer alan İpek Yolu Yazım okurlardan büyük ilgi gördü.
BAYRAM GAZETESİ’NİN GEÇMİŞİ
Bir zamanlar dini bayramlarda Ulusal gazeteler yayınlanmaz, basın Çalışanları tatil yapar, Basın meslek kuruluşları bayram gazeteleri basıp dağıtırdı. Dinç Bilgin, Sabah gazetesini kurunca Genel Yayın yönetmeni Zafer Mutlu bu geleneği yıkmış ve bayram günlerinde sabah gazetesini yayınlamaya başlamış ve diğer gazetelerde basılıp yayınlanmıştı. Basın çalışanlarına bayram tatili çok görülmüş, basın meslek örgütleri imkansız hale düşmüştü. Bugün Dinç Bilgin ve Zafer Mutlu çoktan unutuldu, keşke bu gelenek yıkılmasaydı. Türkiye Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgızistan devlet başkanlarının büyük önem verdiği Modern İpek Yolu Turu ile ilgili gezi notu yazıma geniş yer veren TGF Genel başkanı Yılmaz Karaca’nın şahsında TGF yönetimine teşekkür ediyorum.
İPEK YOLU İLE İLGİLİ AKADEMİK ÇALIŞMALAR
İpek Yolu Çin’den başlayarak Türkistan ve orta Asya ülkelerini geçtikten sonra, Anadolu’ya geliyor ve Giresun’un Tirebolu limanından denizle buluşuyor, oradan da deniz yolu ile İstanbul ve Avrupa’ya gidiyordu. Tirebolu Limanı bu anlamda yeniden canlandırılmalı, hatta Tirebolu’ya bir İpek Yolu müzesi kurulmalı. İpek yolu ile ilgili bazı akademik yazıları sizinle paylaşmak istiyorum:
“….Bu coğrafyada tarih yeni baştan yazılıyor. Trans-Asya Demiryolu Hattı ile karada ve denizde yeni ve modern bir İpekyolu kuruluyor. Çin’den başlayıp Londra’da bitecek yeni demiryolu hattının en kritik ülkesi hiç şüphesiz Türkiye. Türkiye, Rusya ve Çin’in yanında yer alan ülkeler zenginleşirken Batılılar fakirleşecek.
Çin, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan, Rusya, İran, Azerbaycan, Gürcistan, Türkiye ve bu güzergâh üzerinde yer alan diğer tüm ülke ve beldelerin malları, tıpkı bundan 500 yıl önce olduğu gibi Trans-Asya demiryolu vasıtasıyla Yavuz Sultan Selim Köprüsü üzerinden oluk oluk Avrupa’ya akacak. Taşıma maliyetleri ve taşıma süreleri en alt seviyeye inecek. Yük ve konteyner gemileri ile Avrupa limanlarına iki üç ayda ulaşan Uzakdoğu malları, sadece iki hafta içerisinde Avrupa’nın göbeğine taşınacak.
İnşaatı büyük oranda tamamlanan bu demiryolu koridorunun bütünüyle çalışır hale gelmesi durumunda Çin ile Türkiye arasındaki mal sevkiyat süresi 30 günden 10 güne düşecek. Pekin’den Türkiye’ye deniz yolu ile 2 ayda teslim edilen ürünler, 7-8 gün içerisinde İstanbul’da olacak. Karayolu mesafesinde de 3 bin kilometrelik azalma sağlanacak.
Marmaray, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Bakü-Tiflis-Kars ve Edirne demiryolu projeleri Modern İpek Yolu’nun orta koridorunu oluşturuyor. Batılıların temel endişe ve korkusu işte bu projeden kaynaklanıyor. 1488 yılında Bartlemeo Dias’ın keşfettiği ve Doğu ülkelerinin fakirleşmesine yol açan Ümit Burnu önemini kaybediyor.
Yeni İpekyolu’nun devreye girmesiyle birlikte Avrupa genelinde gemi ve konteyner taşımacılığı yapan şirketler, sigorta şirketleri, gümrük ve liman işletmeleri batacak, fabrikalar kapanacak, Kıta Avrupa’sında işsizler ordusu oluşacak.
Yeni İpekyolu’nun deniz ayağında ise Basra Körfezi ve Kızıldeniz son derece önem taşıyor. Türkiye son üç beş yıl içerisinde her iki denizin lojistik güvenliğini temin açısından önemli adımlar attı ve Basra Körfezi’nde Katar’da, Kızıldeniz’de ise Somali’de askeri üsler kurdu.” (Dr.mehmet Hakan Sağlam)
YENİ İPEK YOLU PROJESİ VE TÜRKİYE
(Dr. Özlem Zerrin KEYVAN)
2013 yılında Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, Kazakistan ve Endonezya ziyaretleri sırasında bir ayağı İpek Yolu Ekonomik Kuşağı ve bir ayağı da 21. Yüzyıl Deniz İpek Yolu olan Yeni İpek Yolu girişimini ortaya koymuştur. Yeni İpek Yolu sayesinde, tarihi İpek Yolu’ndan kaynaklanan 2000 yıl önceki ilişkilere dönülmüştür. Yeni İpek Yolu girişimi, Çin’in Marshall Planı olarak da ifade edilmektedir.
Çin, İpek Yolu girişimini finanse etmek için Asya Altyapı Yatırım Bankası’nı 2015 yılında kurmuştur. 21. yüzyılda İpek Yolu, ülkeleri demiryolu ağları vasıtasıyla bağlamaktadır. Bu nedenle Yeni İpek Yolu girişimi, Demir İpek Yolu (Iron Silk Road) olarak da adlandırılmaktadır. Bu yüzden de Çin’in son dönem izlediği stratejiyi “Demiryolu Diplomasisi” olarak ifade etmek mümkündür. Bir Kuşak Bir Yol ile Çin; karayollarını, demiryollarını, limanları ve diğer altyapı projelerini Asya’da ve dünyanın geri kalanında gerçekleştirmeyi hedeflemiştir. Bu hedef doğrultusunda Çin, ekonomik çıkarlarını ve Yeni İpek Yolu girişiminde yer alan ülkeler ile ilişkilerini geliştirmeye çalışmaktadır.
Coğrafyası nedeniyle Türkiye, İpek Yolu için jeopolitik ve jeostratejik bir öneme sahiptir. Türkiye, çok boyutlu dış politikası çerçevesinde yeni İpek Yolu girişimi fikrini benimsemiştir. Türkiye’de Ankara ve İstanbul’u birbirine bağlayan Çin’in ilk denizaşırı hızlı tren projesi 2005 yılında Çinli firmalar CRCC, , Türk firmaları Cengiz İnşaat ve IC İçtaş İnşaat ortak girişimi ile başlatılmıştır. 2014 yılında proje, Çin tarafından Türkiye’ye verilen 750 milyon dolarlık krediyle finanse edilmiş ve tamamlanmıştır. Çin’in tamamlanan tek denizaşırı hızlı tren projesi Ankara-İstanbul hattıdır. Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’nın 2023 hedefleri arasında, toplam 25.000 km demiryolu uzunluğuna ulaşmak yer almaktadır. Çinli şirketler Türkiye’nin demiryolu inşaat sektöründe yer almayı istemektedirler. Çinli şirketler için bu yeni pazarda yer almak cazip bir fırsattır. Çin, İpek Yolu’nun girişiminin merkezi konumunda olan Türkiye ile ilişkilerini geliştirirken İpek Yolu’nu da canlandırmaya çalışmaktadır.
TÜRKİYE KÖPRÜ GÖREVİNDE
Türkiye hızla büyüyen ekonomisinde yeni yatırımlara ve ticari olanaklara ihtiyaç duymaktadır. Bu ihtiyaç, Türkiye’nin ulaşım ve enerji koridoru olmasına imkân sağlayacaktır. Türkiye üzerinden taşımacılığın Avrupa’ya ulaşması Türkiye’nin “köprü” konumunu güçlendirecektir.
Evet İpek Yolu ile ilgili yazılar yazmaya devam ediyoruz. Türkiye bugün dost bildiğimiz sözde stratejik ortağımız olan ABD, İngiltere ve Avrupa Ülkeleri tarafından parçalanmaya çalışılıyor. Türkiye, bu gerçeği gördü. Değişik atraksiyonlarla yeni dostlar ve stratejik ortaklıklar buluyor ve bu alacaktır. İpek yolu da bu yeni döneme .çok büyük güç katacak. İpek Yolu’nun en önemli kavşak noktası tarihte olduğu gibi yeniden Türkiye. Türkiye bu gücünü en iyi şekilde kullanıyor ve kullanmaya devam edecektir.