Kültürümüz ve vakıf medeniyeti tarihinde su çok önemlidir. İnsanların inançlarında, ibadetlerinde, geleneklerinde, göreneklerinde, şiirlerinde, destanlarında, atasözlerinde kısacası maddi manevi hemen her alanlarında kendini göstermiş ve sular etrafında çok farklı inanç ve uygulamalar oluşmuştur. Dahada önemlisi en hayırlı hizmet olarak su vakıfları kurulmuştur.
Altay Dağları’ndan dünya coğrafyasına dağılan kadim Türk boyları suya büyük önem vermiştir.Altay Dağları’ndan doğan Kadın ve Bey nehirleri birleşip oba adını alması Türk kültüründe kutsaldır. Kadim Türk yurtları bu nehirlerin havzasına kurulmuştur. Ergenekon geçidi ve 2500 yıllık Türk halısının bulunduğu Pazırık kurganları, bu nehirlerin doğduğu Altay Dağları’nın zirvelerinde yer alan kültür tarihimizin manevi tapu senetleridir.
İslâm Dini ve Türklerde Su Kültürü
Su, bütün dinlerde kutsal kabul edilmiştir. Kur’an-ı Kerim’de suyun insanlara bahşedilen en büyük nimetlerden olduğu, canlıların su vesilesiyle oluştuğu, insanların sudaki hikmetleri görerek Allah’a şükretmeleri gerektiğini belirten çok sayıda ayet bulunmaktadır. “Her şeyi sudan yarattık” ayeti Suyun canlılar İçin ne kadar önemli olduğunu göstermekte.

Su Vakıfları Medeniyeti

İslâm’da suya verilen önemin yanında su hizmetlerinin de Allah’ın rızasını kazanmaya vesile olabilecek önemli davranışlardan olduğu ifade edilmiştir. Nitekim bir Hadis-i Şerifte “kim bir kimsenin susuzluğunu giderirse Allah da ona cennette en güzel içecekler ikram eder” buyrulmuştur. Böylece su hizmetleriyle ilgili uygulamalar Müslümanlar arasında adeta bir yarış haline gelmiş kültür ve medeniyet tarihimizde su; aziz bilinmiş, “su gibi aziz olun” sözü kullanılmış ve su vakıfları kurulmuştur.

Vakıf Medeniyeti, İpek Yolu üzerindeki şehirlerde kurulan su medeniyeti ve kervansaraylar için kurulan vakıfları ile değer kazanmıştır. Anadolu’da ilk vakıf 1071 Malazgirt Zaferi öncesinde 1048 yılında Selçuklular tarafından Erzurum Pasinler’de kurulmuştur. Türkiye Cumhuriyeti devletimiz vakıfları koruyup yaşatmıştır
Türk Dünyası Kültür Başkenti Bursa’da Su Vakıfları Medeniyeti
Türk Devletleri teşkilatı tarafından Bursa 2022 yılı Türk dünyası su kültür başkenti ilan edilmiştir. Altay Dağları ile Bursa Uludağ su Medeniyeti bakımından birbirine benzemekte.

Osmanlı’nın uzun yıllar başkentliğini yapan Bursa’da kurulan Su Vakıfları çok önemli hizmet etmiş hayır kurumlarımızdır. Bursa’da kurulan vakıflar adeta Osmanlı Devleti’nin büyük bir vakıflar medeniyet olduğunu göstermektedir.
Vakıflar Osmanlı’nın Cihan devleti olmasında çok önemli görev yapmıştır. İnsanlar, vakıf bilincine sahip olmayı ve vakıfları koruyup yaşatmayı kutsal bir görev kabul etmiştir.
Kuraklık ve iklim değişikliğinin dünya gündeminde olduğu bir dönemde, Bursa’nın Türk Dünyası Kültür Başkenti olma anısına kuraklık ve iklim değişikliğine dikkat çekerek suyun önemini vurgulamak için Bursa’daki su vakıfları ile ilgili arşiv ve saha araştırmaları yaptık.

Evliya Çelebi’nin Gözünden Bursa

Ünlü gezgin Evliya Çelebi’nin Bursa su vakıfları ile ilgili söyledikleri önemli. Bursa’daki vakıf çeşmelerden söz eden Evliya Çelebi, “gerçi bu şehir çeşmeye muhtaç değildir ama gelip geçenler için hayır sahipleri iki bin altmış çeşme yaptırmışlardır” demektedir.
Bursa’da altı yüz selsebil olduğunu ifade eden Evliya Çelebi, aslında şehrin selsebilhaneye de ihtiyacı olmadığını ancak Osmanlı Devleti’nin büyüklüğünün eseri olarak eski sultanlar ve şehrin âyânlarının selsebilhaneler yaptırdıklarını, bunlar aracılığıyla yazın susayanlara Uludağ'ın billura benzeyen buz gibi âb-ı hayâtını sunduklarını belirtmektedir. Evliya Çelebi’nin “velhasıl Bursa sudan ibarettir” cümlesi suyun bolluğunun veciz bir ifadesi olarak tarihe geçmiştir.

Altaylar’dan Uludağ’a Su Vakfı Medeniyeti

Su hizmetleri, belediye ve bayındırlık hizmetleri içerisinde değerlendirilebilir. Ancak önemine binâen Bursa’da su hizmetleri vakfı ayrı bir başlık altında ele alınmıştır. Zira Abdülaziz Efendi’nin Bursa da kurduğu su vakıfları denildiğinde akla ilk gelen onun su hizmetleriyle ilgili hayratıdır. Kaynaklarda onun kurduğu vakıf ile Uludağ’dan getirttiği ve Bursa’nın değişik mahallelerine dağıttığı su hizmeti halen Bursa’da örnek bir vakıf hizmeti olarak yaşamaktadır.
Hayatın kaynağı olan su, tarih boyunca her toplumda hürmet gören, en büyük nimet olarak kabul edilen, uğrunda savaşlar yapılan, halka hizmet etmenin en büyük araçlarından olan eşsiz bir nimettir. Yıllardan beri Altaylar’dan Tanrı Dağları’na, Tataristan’dan Doğu Türkistan’a Türk Devletleri ve akraba toplulukları ile ilgili araştırmalar yaparak belgeseller çekmekteyiz. Bugün İpek Yolu yeniden dünya gündemine gelse de tarih boyunca İpek Yolu’na hareket kazandıran Türk- İslam tarihinin de vakıf medeniyeti olmuştur.

Türk Dünyası coğrafyasından geçmekte olan tarihi İpek Yolu’nda sadece ipek ve baharat taşınmamış, aynı zamanda kültür ve sanat da taşınmıştır. Bunda en büyük etken de tabii ki farklı kültürden insanların etkileşimi olmuştur. İnsanları bir araya getirerek etkileşimini kolaylaştıran ve bir vakıf eseri olan hanlar bu anlamda İpek Yolu’ndaki en önemli eserler arasında sayılabilir. Vakıf Medeniyeti, İpek Yolu üzerindeki kervansaraylar ve hanlar ile değer kazanmıştır.
Osmanlı’nın ilk başkenti olan Bursa, vakıf eserleri bakımından oldukça önemli bir şehir olarak öne çıkmaktadır. Türk tarihindeki en önemli vakıf eserlerinden olan hanların, Bursa’daki örneklerini, tarihleri, öyküleri ve bugünleriyle ele alıp Kadim türk boylarının dünya göç ettiği Altay Dağların dan Osmanlı imparatorluğuna başkentlik yapmış 2022 Türk Dünyası kültür başkenti Bursa nın su kaynaklarına ev sahipliği yapan Uludağ’a su Medeniyeti ile ilgili belgesel tadında bir araştırma yazısı hazırlayıp İlim kültür tarih araştırmaları vakfı kültür hizmeti olarak belgesel çekimlerine başladık.


banner983
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner376

banner375

banner377

banner981