Tarihe, kültüre, geleneklere, dostlara ve bizi biz yapan değerlere vefa göstermek gerekiyor. Vefayı anlatan birçok güzel söz var. Fakat özellikle son zamanlarda geçmişini unutan ve sahip çıkmayan bir nesil oluştu. Vefa İstanbul’da bir semtin adı olmamalı. 
28 Şubat muhtırasının 19. Yıl dönümünü geride bıraktık. Bugünü hatırlamak, o tarihte yaşanan olayları iyi analiz etmek gerekiyor. Fakat bunun için pek bir çalışma bugüne kadar yapılmadı. Erbakan Vakfı, 28 Şubat’ı sürekli gündemde tutan, bu konuda çalışmalar yapan bir vakıf. Gebze’de de şubesi bulunan vakıf bu yıl 28 Şubat darbesinin yıl dönümünde, o tarihlerde en çok çileyi ve sıkıntıyı yaşayan Gebze’de bir program düzenleme kararı aldı. 
28 Şubat darbesi Gebze’nin üstünden bir silindir gibi geçmiş, dönemin belediye başkanı merhum Ahmet Pembegüllü tutuklanarak işkencelere maruz kalmıştı. Bu nedenle 28 Şubat’ın yıl dönümünde Gebze’de düzenlenen programı oldukça önemsedim. Programı yakından takip ederek, programa konuşmacı olarak katılan merhum Necmettin Erbakan’ın oğlu Fatih Erbakan ve KKTC eski Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile söyleşi gerçekleştirdik. İki isim 28 Şubat darbesinin 19. Yıl dönümünde Devri Âlem kameralarına önemli açıklamalarda bulundu. Toplantıda sorularımızı yanıtlayan Erbakan Vakfı Genel Başkanı Fatih Erbakan ve KKTC eski Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun açıklamalarını sizlerle paylaşmak istiyorum. 
28 ŞUBAT DEVAM EDİYOR!
28 Şubat Darbesi’nin yıl dönümünde Gebze’ye gelen Erbakan Vakfı Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, 28 Şubat’ın ana hedeflerinin başarıya ulaştığını belirterek, 28 Şubat’ın devam ettiğini söyledi. Milli Görüş'ün efsane lideri Merhum Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın oğlu, Erbakan Vakfı Kurucu Genel Başkanı Dr.Fatih Erbakan ve KKTC Eski Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Gebze'ye geldi. 28 Şubat'ın yıl dönümünde Erbakan Vakfı Gebze Şubesi'nin davetlisi olarak Gebze'ye gelen Fatih Erbakan ve Derviş Eroğlu önemli açıklamalarda bulundu. Fesa Otel'de yapılan toplantıya Eski Devlet Bakanı Sacit Günbey ve Refah Partisi Kurucu Genel Başkanı Ahmet Tekdal da katıldı. Milli Görüş camiasının ve Erbakan Vakfı'nın önemli isimleri de toplantıda yer aldı. 
28 ŞUBAT’TA NELER YAŞADILAR?
Toplantıda sorularını yanıtlayan Fatih Erbakan, 28 Şubat ile ilgili sorumuza  verdiği cevapta, 28 Şubat’ı 18 yaşındayken yaşadığını, annesi Merhum Nermin Erbakan’ın üzüntülerine şahit olduğunu anlatarak, “Olayları anlayabilecek durumdaydım. Yakından bir çok olaya şahit oldum. Annemin üzüntüsünü fırsat buldukça anlatıyorum. Kendisi bir hanım olması dolayısıyla daha hassas. Erbakan hocamız profesyonel bir insandı, olaylara üstten bakabilen bir insandı. Kendisinin dirayetli, sabırlı ve metanetli olmasını gerektiriyordu bu süreç. Allah her ikisine de gani gani rahmet eylesin. Dış güçler tiyatrosunun versiyonunu yaşadık. 20 sene sonra bu dış güçlerin oyunuymuş demek yerine bundan sonra oyun oynanmadan görürsek daha doğru olur. Bu oyunlar yüzlerce seneden beri dünyada ve Türkiye’de değişik şekilde yapılmaya devam ediyor.” dedi.
28 ŞUBAT DEVAM EDİYOR
28 Şubat’ın hedefinin sadece muhafazakar kesim üzerinde baskı oluşturmaktan ibaret olduğunu ve Erbakan’ın açtığı yolları kapatmaya yönelik olduğunu ifade eden, Hükümetin inanç ve ibadet özgürlüğüne yönelik adımlarını ise takdir ettiklerini ifade eden Fatih Erbakan, 28 Şubat’ın devam ettiğini belirterek, “28 Şubat sona erdi demek için, neden yapıldığını bilmek lazım. Sadece başörtüsü için olsa ABD gider Suudi Arabistan’da yapardı. Dertleri Türkiye’nin İslam birliğini kuracak olması, D-8 projesinin hayata geçmesi. D-8 gerektiği gibi yapılıyor mu, 20 senede yapılmış mı? Erbakan’ın denk bütçesi devam ediyor mu? Devlet borçlandırılmaya başlandı. Millet ve devlet olarak borç, faiz ödemeye, sömürülmeye devam ediyoruz. Havuz sistemi ediyor mu? Erbakan hocamızın o dönem yaptığı İslam ülkeleriyle ilişkilerin geliştirilmesi, kardeşliğin ön plana çıkarılması var mı? Hepsinin cevabı hayır. Dolayısıyla bütün bu 28 Şubat’ın ana sebepleri devam ediyorsa, 28 Şubat’ta devam ediyor demektir. İnanç özgürlüğü adı altında yapılan adımları takdir ediyoruz. Ümmetin sesi olmuş bir ülkede inanç özgürlüğü, hürriyetlerin olması lazım. Bunlar geç olsa da yerine geldi, yapanları tebrik ediyoruz, takdir ediyoruz. Bunları görmüyor değiliz ama yeterli değildir.” diye konuştu.
ERBAKAN VE AĞIR SANAYİ HAMLELERİ
Erbakan, Devri Alem kameraları aracılığı ile sorduğumuz, Necmettin Erbakan ve Ağır Sanayi çalışmasıyla ilgili sorusuna verdiği yanıtta, Necmettin Erbakan’ın gerçekleştirdiği sanayi hamlelerini anlatarak, “Erbakan deyince aklımıza sanayi, teknoloji ve kalkınma geliyor. Kendisinin makine mühendisi olması, sanayi ve teknolojiyle yakından ilgili olmasını sağladı. Almanya’da önemli bir Üniversite’de doktora çalışmasını yapıp makine alanında profesör olması, sürekli olarak sanayi ile içli dışlı olmasına vesile oldu. Dizel motorlarda yakıtın tutuşmasını formülize ederek tarihe geçti. Aslında bu bir kimyasal olay ama her kimyasal tepkinin matematiksel formülleri oluyor. Bu formülü de Erbakan hocamız buldu. Leopar tanklarını da geliştiren bir mühendis kendisi. Almanya’da ki doktora tezi çalışması sorasında önemli çalışmalar yaptı. Doktora yaptığı dönem Almanya’nın ikinci dünya savaşı sonrası yeniden kalkınma içerisine girdiği süreç. Almanya’dan İlham alarak benzerini ve daha iyisinin yapılacağını söyleyerek Türkiye’ye döndü ve Gümüş motor fabrikasını kurdu.
KURDUĞU FABRİKALAR
O zamanlar yerli bir toplu iğne bile üretilemezken, 1956 yılında yılda 5 bin dizel motor üretecek gümüş motor fabrikasını kurdu. 30 yaşında zor şartlar altında yüzün üzerinde  sermaye sahibini ikna edip bu fabrikaya ortak olmalarını sağladı. Fabrikayı kurduktan sonra engelleme ve baskılara rağmen fabrikayı başarıya ulaştırdı. Dolayısıyla Cumhuriyet tarihinde sanayi olaylarına bakıldığı zaman bu başarıya ulaşması çok önemli. CHP-MSP Koalisyonunda iktidar ortağı olunca meşhur ağır sanayi hamlesini başlattı. Dünya çapında rekor olacak sürede 2 semede 200 sanayi tesisin temeli atıldı ve 70 tanesi hizmete sokuldu. Bugün şartlarında bir site apartman bile bitirilemezken 70 tanesini hizmete sokulması imanın, inanmışlığın göstergesidir. Kırklareli’nde 40 sene evvel kurdukları fabrika 30 bin kişinin çalışacağı şekilde planlandı. Bu fabrika otomobil parçası üreten fabrikaydı ve engellenmeseydi, hayata geçmiş olsaydı Kırklareli Almanya’nın Stuttgart kenti gibi önemli bir otomotiv kenti olurdu. Türkiye bugün ABD ve Japonya’nın ötesinde bir ülke olabilirdi. 
EROĞLU KIBRIS HAREKÂTINI ANLATTI
Toplantıda Kıbrıs Barış Harekatıyla ilgili sorumuza ise KKTC Eski Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ise şu cevabı verdi: “Harekat yapıldığı dönemler ben o zaman doktordum. Her gece harekat olacak diye bekliyorduk. Rauf Denktaş'ın radyodan yaptığı konuşmayla öğrendik. 1996 yılında Rahmetli Erbakan ile görüşebildik. Ben Başbakan iken kendisiyle uzun bir protokol imzaladık. Dostluğu o zaman ilk defa iş birliği içinde bulunduk. Ben de hatıralarını okudum. O da Kıbrıs Harekatı’nda bunları yazmıştı. Bu harekatı Can-ı gönülden Sencer Paşa’ya sorduğunu ve Paşanın da onayladığını biliyoruz. Ecevit yurt dışından geldikten sonra da harekat başladı. Erbakan Kıbrıs'ın tümünün alınmasını istiyordu. ‘Nasıl olsa bizi suçlayacaklar, biz harekatı başlatmışken tamamını alalım.’ demişti. Rahmetlinin en azından Larnaka’yı alalım diye konuşmaları vardı. Ama BM kararlarından dolayı harekat devam ettirilemedi. Hükümeti 1996 yılında kurarken yanımızda durması da ayrı bir önem taşıyor. Çok samimi diyaloglarımız oldu, bize çok yardım etti.”
YERLİ OTOMOBİL ELEŞTİRİSİ
“Yerli otomobil çalışmalarında 2-3 yıl zamandan tasarruf etmek için İsveçli bir firmanın artık üretmediği, kenara bıraktığı prototip üzerinden gidiliyor. Tamamen yerli otomobil üretilmesi gerekirdi diye her zaman söylüyoruz. Bu otomobilin ne kadar yerli olduğuna sor işareti açan bir durumdur. Şu anda geliştirildiği söylenen yerli piyade tüfeğinde yer alan bir akademisyen ve komisyon üyesi bu tüfeğin de eski bir alman tüfeğinin kabzasının değişik hali demiştir. Yüzde yüz yerli ve milli sanayi yatırımları yapılmadan yerli ve milli ürünlerin üretilebilmesi mümkün gözükmüyor.”
Evet, gerek 28 Şubat darbesi gerekse Kıbrıs Barış Harekatı ile ilgili Gebze’de düzenlenen toplantıda tarihe not düşüp, zamana noterlik yaptık. 28 Şubat darbesi Gebze’ye ciddi zararlar vermiş birçok yatırım durmuştu. Bu nedenle bu anlamlı toplantıyı Gebze’de düzenleme kararı alan Erbakan Vakfı’nı kutluyor, başarılarının devamını diliyorum. 28 Şubat darbesini iyi irdelemek ve tarihten ders çıkartmak için yetkili ve etkili isimlerin ciddi şekilde çalışma yapması gerekiyor. Bu konuda ciddi çalışmaların yapılacağını umut ediyorum.
BUGÜNE KADAR NE YAZDIK?
Bugüne kadar 28 Şubat darbesi ile ilgili birçok araştırma yaparak bunları makaleler halinde kamuoyu ile paylaştık. Bu yazıları www.belgeselyayincilik.com adresinden okuyabilirsiniz. 28 Şubat darbesi ile ilgili Saadet Partisi’nin merhum lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan ile yaptığımız söyleşiyi http://www.belgeselyayincilik.com/erbakan-ile-28-subat-roportaji adresindeki linkten okuyabilir ve izleyebilirsiniz.
banner983
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner376

banner375

banner377

banner981