(Devri Alem Belgesel Programı’ndan sosyal sorumluluk projesi olarak ‘Tarihimi Öğreniyorum, tabiatı seviyorum’ yazı dizisi 1. Kısım)
DKMP Genel Müdürü Nurettin Taş’dan önemli açıklamalar
Devri Alem Belgesel TV programı olarak, sosyal sorumluluk projesi çerçevesinde “ Tarihimi öğreniyorum, tabiatı seviyorum “ kampanyası başlatarak, tarihi Milli Parklar ve tabiat parklarıyla ilgili Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürü Nurettin Taş’ı makamında ziyaret ederek belgesel program çekimi yaptık. Genel Müdür Taş, önemli açıklamalar yaptı. Kendisiyle yaptığımız söyleşiyi bugünden itibaren sizlerle paylaşıyoruz.
Soru: Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Nurettin Taş: 1966 Gümüşhane doğumluyum. İlk, orta lise yıllarım Gümüşhane merkezde geçti. Üniversiteyi Trabzon’da Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Mühendisliği bölümünde okudum. 1990’da mezun oldum 1992’de Adapazarı Orman Bölge Müdürlüğü Akyazı Orman İşletme Müdürlüğü Karapürçek Orman İşletme Şefliği’nde göreve başladım. Sonrasında Akyazı Orman İşletme Müdürlüğü Merkez Orman İşletme Şefliği’nde çalıştıktan sonra 1998-2004 yılları arasında Adapazarı Orman Bölge Müdürlüğü Geyve Orman İşletme Müdürlüğü Pamukova Orman İşletme Şefliği’nde görev yaptım. Çalışmış olduğu bu görevler esnasında Orman İşletme Müdür Yardımcılığı görevlerinde de bulundum. 2004 yılında Gümüşhane Çevre ve Orman İl Müdürü olarak görev yaptıktan sonra 2005’de ise Sakarya Çevre ve Orman İl Müdürlüğü görevine getirildim. 2011 yılında Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nde Doğa Koruma Daire Başkanlığı görevini yürüttükten sonra yine aynı yıl içerisinde Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nde Yaban Hayatı Koruma ve Geliştirme Daire Başkanlığı görevinde bulundum. 2013 yılında Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nde Genel Müdür Yardımcısı olarak çalıştım. 09.02.2015 tarihinden bu yana ise Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürü olarak görev yapmaktayım.
Soru: Orman Mühendisliği okumanızı aileniz mi istedi?
Nurettin Taş: Benim babam nakliyeci annem ise ev hanımı. Allah razı olsun onlardan bana hiçbir zaman yanlış yol göstermediler. Babam kamyoncuydu ama bizi kamyona bindirmedi bile... “Binersen şoför olursun” dedi. “Seversin çalışmayı, okumazsın” dedi. Ben çalışayım siz yeter ki okuyun dedi. Ailem okuyacağım bölüme ya da yapacağım işe müdahale etmedi. Tercihlerimi benim yapmama izin verdiler. Onlar sadece oku, iyi bir insan ol, hak yeme dediler. Bende okudum ve bu alanı tercih ettim. Böyle bir ailenin evladı olduğum için çok şanslıyım.
Soru: Ankara’ya gelmek planlarınız arasında var mıydı?
Nurettin Taş: Her insanın bir hedefi olmalı. Hedefsiz yol yürünmez. Benim hedefim yaptığım işin hakkını vermek oldu. Hiçbir zaman Ankara’ya gideyim ya da şu makamda olayım demedim. Sadece huzurlu olmak istedim. İşimi iyi yaptığımı bilmek tek hedefimdi. Bu da beni bu bugünlere getirdi.
Soru: Peki gelişiniz nasıl oldu?
Nurettin Taş: Ailemle beraber eve dönüyordum. Onlar indi ben arabayı park ediyordum. Genel müdürüm aradı. Seni Ankara’ya düşünüyoruz düşün, taşın, kararını ver dedi. Hiç aklımda olan bir şey değildi. Bir amirim beni aradı, beni bir göreve layık gördü. O noktada söylenecek hiçbir şey yoktu zaten. Böylelikle Ankara’ya geldim.
-Siz ekibine oldukça güvenen ve onların her anlamda önünü açan bir genel müdürsünüz. Sizce başarılı bir yönetici böyle mi olmalı?
İdari amirin görevi ekibini yönetmektir. İstişare edersiniz. Yol gösterirsiniz. Amaç halka hizmet etmektir. Hizmet olsun da kim yaparsa yapsın önemli değil. Bunu başarı ya da başarısızlık olarak değerlendirmemek gerekir. İdari amir ekibinin çalışmasını teşvik etmeli. Onların alternatif üretmesini sağlamalı. Sorun çıktığında problemleri çözmeli. İyi bir ekip uyumu olduğunda başarı kaçınılmazdır.
Çalışmak isteyen insanlar hiçbir zaman heyecanını kaybetmezler. Bu heyecanı yakalayabiliyorsak o zaman işler yolunda gidecektir. Başarının bir sınırı yok. Ancak benim başarı olarak adlandırdığım şey vatandaşın memnuniyeti… Ve bu hiçbir zaman bir sınırda kalmayacak. Hata ararsanız hepimiz insanız pek çok hata bulursunuz. Önemli olan yetenekleri keşfedebilmek. İnsanlara doğru bakabilmek… iş için tartışabiliyorsanız fikirleriniz var demektir. Bu nedenle bu tartışmaların insanları olgunlaştırdığına, yeni bakış açıları kazandırdığına inanıyorum. Bu yüzden de konuşmayı, tartışmayı, fikirleri ve yeni projeleri enine boyuna tartışmayı tercih ediyorum. Önemli olan çözüme odaklanabilmek. Biz de bunu yapıyoruz.
Soru: Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü faaliyetleri hakkında bilgi verir misiniz?
NURETTİN TAŞ: Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü olarak temel vazifemiz tabiatın korunarak gelecek nesillerimize aktarılmasıdır. Bu çerçevede tür ve alanların korunması için milli park tabiat parkı, yaban hayatı geliştirme sahası gibi korunan alanlar ilan ediyor, ayrıca avcılık, sokak hayvanları gibi konularda da düzenlemeler yapıyoruz. Görevimiz, oldukça özveri ve gayret istiyor. Bütün birimlerimiz bu konuda üzerine düşeni büyük bir hassasiyetle yapıyor. Biz Doğa Koruma ve Milli Parklar ailesi olarak, ülkemizin biyolojik çeşitlilik kaynaklarını ve korunması gereken hassas alanlarını yöneterek geleceğe intikalini sağlıyoruz. “İşimiz Tabiat Gücümüz Kainat” diyerek, çok sayıda başarılı çalışmaya imza atıyoruz. Bu güne dek ülkemizde; 42 milli park, 209 tabiat parkı,
30 tabiat koruma alanı, 112 tabiat anıtı, 81 adet yaban hayatı geliştirme sahası ilan ettik. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü olarak Ülkemizin her köşesinde korunan alanlarımızı, türlerimizi ve tabii yaşamı muhafaza etmek ve yerinde desteklemek için tüm birimlerimizle özveriyle çalışıyoruz.