Karadeniz Bölgesinde 800 Yıllık Türk İslam Medeniyeti Tarihi

İsmail Kahraman

belgeselciismail@gmail.com

21 Mayıs 2019, 16:06

19 MAYIS Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nın 100.yılında Tarih Bilincinin Önemi, Atatürk’ün Samsun’a çıkışı ve Çepni Türkleri’nin Milli mücadeleye katkısını değerlendireceğiz. Milli Bayramlarımız gençlerimize tarih bilinci verilmesi bakımından çok önemli. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Silah arkadaşlarının kurtuluş savaşını başlatmak üzere Samsun’a çıkması tesadüfi değildir. O tarihte Doğu Karadeniz bölgesinden Samsun, Ordu ve Giresun işgale uğramamış, Trabzon 1918 yılında İşgalden Kurtulmuş, Erzurum’da toplanacak tarihi kongre için Trabzon’da çalışma başlatmıştı. Atatürk 1919’da Samsun’a çıktıktan hemen sonra Havza’da Oğuz Türklerinin Çepni boyundan Giresunlu Gazi Topal Osman ağa ile görüşmesi çok önemli. Topal Osman ve bir gurup gönüllü Giresun uşağı Muhafız Birliği oluşturup kurtuluş savaşına büyük destek vermişti. Kurtuluş Savaşının başlangıç zaferi olan 1921 yılında Sakarya Meydan muharebesi olarak www.sakaryazaferi.com tarihe geçen Sakarya Savaşına 42. ve 47. Gönüllü Giresun Alayları olarak katılıp, destanlar yazan Çepni Türkleri Trabzon’un Fethinden 200 yıl önce Sinop’dan Trabzon’a kadar olan Samsun, Ordu ve Giresun bölgesinde küçük devletler ve beylikler kurarak Karadeniz bölgesine Türk İslam medeniyetini getirmişler, Karadenizi 800 yıl önce vatan yapmışlardı.

19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik Bayramını kutlarken Karadenizi vatan yapan Oğuz Türklerinin Çepni boyu ile ilgili derlediğim yazıyı sizlerle paylaşıyorum.

ÇEPNİ TÜRK BEYİ EMİR GAZİ TAYBOĞA KİMDİR ?

Tarihi kayıtlardan, Çepni Türkleri’nin Sinop’a ilk olarak hangi tarihlerde geldikleri bilinmiyor fakat Çepnilerin kurduğu Danışmentli Devleti 1178 yılında Anadolu Selçuklular’ı tarafından yıkıldıktan sonra

Danışmentli Çepnileri’nin önemli bir kısmının 1200’lü yıllarda Karadeniz Bölgesi’nin fethedilmesi amacıyla Anadolu Selçuklular’ı tarafından Karadeniz Bölgesine gönderilmiş olmaları kuvvetle ihtimaldir. Moğolların Anadolu’yu istilası ile ortaya çıkan bunalımdan istifade etmek isteyen Trabzon Rum Devleti hükümdarı Giorgi, Karadeniz ticareti için çok büyük önem taşıyan bir limana sahip olan Sinop’u Türklerin elinden almak istemiş ve bir donanma ile 1277’de Sinop’a saldırmış, kendisini karşılayan Emir Tayboğa komutasındaki Çepni Türkleri tarafından mağlup edilerek geri püskürtülmüştür. Bu olayı Ibn Bibi, El Evamirü’l-Ala’iye Fi’l-Umuri’I-Ala’iye (Selçuk Nâme) adlı eserinde şöyle anlatmaktadır: “O sırada Sinop tutgavulu (muhafız kuvvetleri komutanı) Tayboğa, Konya’ya gelerek, “Canik hükümdarı (Caniti) asker ve cephane (zeredhane) dolu kadırgalarla Sinop’a saldırmak için geldi. Çepni Türkleri ile o diyarı korumak için görevlendirilmiş olan komutanlar (server) onlara karşı koyarak, onları ateş ve su arasında sıkıştırıp canlarına ve evlerine darbe indirdiler. Her tarafı yerle bir ettiler. Onları kahrederek her şeyden mahrum, mahzun ve ümitsiz bıraktılar.” dedi.” Düzenli bir orduya karşı kazandıkları bu zafer, Çepnilerin o dönemde hem kalabalık hem de teşkilatlı bir topluluk olduklarının bir göstergesidir. Bu Çepnilerin Sinop bölgesine yerleştikleriyle ilgili herhangi bir delil yoktur ama, bu dönemle ilgili belgelerden Türklerin sürekli olarak doğuya doğru ilerledikleri anlaşılmaktadır. Bryer’in verdiği bilgilere göre, Trabzon Rum imparatoru II. Jean (Yuannis) zamanında (1280-1297) Türkler Ünye (Halibia) yöresini fethetmişlerdir. Bu Türkler’in Sinop Çepnileri olmaları kuvvetle muhtemeldir. Ecdadımız Emir Gazi Tayboğa’ya gelince, kendi vasiyeti üzerine Seyyid Bilal Hazretleri’nin yanına defnedilmiştir. Seyyid Bilal Hazretleri türbesi Sinop il merkezinde bulunmaktadır. Ecdadımızı rahmet ve minnetle yad ediyoruz. Ruhu şad, mekanı cennet olsun..(çepniler internet sitesi) 19 Mayıs bayramı gençlerimizin tarih ve kültür bilincine sahip olmasına vesile olmasını diliyorum Doğu Karadeniz bölgesinde bir çok oyunun oynandığı Pontosculuk faaliyetleri yapıldığı terör örgütlerinin hedef haline getirdiği bir dönemde böyle bir yazı kaleme alarak Osmanlı döneminde Vilayeti Çepni olarak adlandırılan ata dede memleketim Fındığın başkenti Kirazın Anavatanı Giresun’a vefa borcumu ödemeye çalıştım. Tarih ve kültür bilincine sahip olmak her şeye sahip olmaktır