Unutmadık!

17 Ağustos 2015 Pazartesi 06:02

17 Ağustos 1999 gecesi saat 03.02’yi gösterdiğinde Merkez üssü Gölcük olan 7.4 şiddetinde ki deprem Kocaeli’yi uykuda yakalamıştı. Tüm Marmara’da hissedilen deprem 17 bin insanımızın canını aldı. Sıcak bir yaz akşamında meydana gelen Deprem Kocaeli’yi uykuda yakalamıştı. Şiddetli bir sarsıntıyla uykusundan uyanan insanlar ne olduğunu bile anlayamadı. Korkuyla paniğe kapılanlar, evlerinin balkonlarından ve camlarından kendilerini aşağıya atanlar… Türkiye daha önce Erzincan’da, Dinar’da ve daha çok b,ir yerde depremi yaşamıştı. Ancak ülke ekonomisinin kalbi Kocaeli ve Türkiye’yi ayakta tutan Marmara ilk kez böyle bir felaketle karşılamıştı.

45 SANİYE SENELER GİBİ GELDİ

Bu normal bir deprem değildi…7.4 gibi yüksek şiddetliydi ve tam 45 saniye sürmüştü. Bu 45 saniye bir deprem için çok uzun bir süreydi ve o saniyeler sanki seneler gibiydi. Yüzz bine yakın binanın kağıt gibi yıkılması, ağır ve orta hasarlı olması plansız kentleşmenin en acı göstergesi oldu. Kocaeli’nin olası bir afete, büyük bir depreme ne kadar hazırlıksız olduğu bu depremle ne yazık ki acı bir şekilde ortaya çıkmıştı.

RESMİ VERİLERE GÖRE MARMARA DEPREMİ

17 Ağustos depremi, tüm Marmara Bölgesi'nde, Ankara'dan İzmir'e kadar geniş bir alanda hissedildi. Resmi raporlara göre, 17bin 480 ölüm, 48 bin 901 yaralı oldu. 505 kişi sakat kaldı. 285.211 ev, 42.902 iş yeri hasar gördü. Yaklaşık 16 milyon insan, depremden değişik düzeylerde etkilendi.

ASRIN FELAKETİ

Bu nedenle Türkiye'nin yakın tarihini derinden etkileyen en önemli olaylardan biri olarak bu deprem kayıtlara geçti. Deprem gerek büyüklük, gerek etkilediği alanın genişliği, gerekse sebep olduğu maddi kayıplar açısından son yüzyılın en büyük depremlerinden biri. Depremin Türkiye'nin önemli bir sanayi bölgesi olan Marmara Bölgesi'nde meydana gelmiş ve çok geniş bir coğrafyayı etkilemiş olması, ülkede büyük sıkıntılara neden olmuştur.

SESİMİ DUYAN VAR MI?

Deprem enkazlarında günlerce “Sesimi duyan var mı?” sesleri yükseldi. İşte bu cümle Marmara Depremini anlatan tarihi söz olarak o günlerin sembolü oldu. Başka bir ülkede olsa böyle bir felaket yağmacılar için gün doğardı belki. Ancak Marmara Depremi Türk halkının yardımlaşma duygusunu ve birlik beraberliğini göstermesi açısından dünyaya örnek oldu. Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanından deprem bölgesine yardımlar yağdı.

ENKAZ ALTINDAN ÇIKARILAN MUCİZE HAYATLAR

Depremzedelerin kendi aralarında ki yardımlaşması ise duygu dolu anlar yaşatmıştı. Marmara depreminde enkaz altında ki hayat mücadelesi büyük mucizelerin yaşanmasına da neden oldu. Yakınlarını enkaz altında arayan bir çok kişi günler sonra enkaz altından çıkan mucizelere şahit oldular. Depremden 3 gün, 4 gün, 5 gün sonra enkaz altından sağ çıkarılan insanlar duygu ve sevinç dolu anlar yaşattılar. Günlerce enkaz altında aç ve susuz kalan depremzedeler “Sesimi duyan var mı?” sorusuna cevap verdiklerinde hayata yeniden tutundular.

KOCAELİ’YE ULAŞILAMADI

17 Ağustos felaketinden sonra Türk sanayinin kalbi Kocaeli’den Türkiye günlerce haber alamadı. Elektrikler kesildi, telefon hatları çalışmadı. Tüpraş’da günler süren yangın meydana geldi, insanlar tedirginlik içinde kaldı. Gebze bölgesinde ise 3 Bin 237 konut ve 191 iş yeri yıkıldı veya ağır hasarlı hale geldi. Gebze bölgesi depremden ciddi anlamda etkilendi. Aradan yıllar geçse de depremde yaşadıklarımız halen hafızalarımızda tüm acılığı ile duruyor.