Eski Cumhurbaşkanlarından merhum Süleyman Demirel’in Başbakanlığı döneminde planlanıp yapımına başlanan ve Karadeniz sahillerini bitiren, doğal ve ekolojik çevre katliamına neden olan Karadeniz Sahil Yolu ile ilgili emekli öğretmen, eğitimci yazar Halit İşsever Giresun Espiye ilçesi tarihi Zefre limanında www.devrialem.tv nin canlı yayınına katılarak önemli açıklamalar yaptı. Eğitimci Yazar Halit İşsever şunları söyledi:
ASRIN ÇEVRE KATLİAMI NASIL YAPILDI?
Biz Espiye Gülburnu Zefre halkı olarak tarihi laz ve zefre limanını korumak için mücadele ederken, Karadeniz Oto Yolu ile ilgili tüm gazete ve TV yayınlarını takip ediyorduk. Okuduğum bir haberde Karadeniz oto Yolu planlanınca Ege ve Akdeniz sahilindeki turizm yatırımcıları telaşlanır. Karadeniz sahilleri turizme açılırsa bizim turizm işimiz azalır diyerek, dönemin Başbakanı Demirel’e giderler. Demirel “Siz telaş etmeyin, biz Yolu sahilden geçiririz, sahil ve plaj diye bir şey kalmaz ve Karadeniz bölgesi size rakip olamaz.” Der.
Karadeniz Sahil Yolu daha önce sahilin iç kesimlerinden geçen tarihi İpek yolu güzergahından planlanmasına rağmen, sahile kaydırılıp bir oya gibi güzel olan Ordu, Giresun, Trabzon, Rize ve Artvin sahilleri yıkılıp yok edilmiş, doğal liman plaj ve koylar taşlarla doldurulup Asrın en büyük çevre felaketi yapılmış. Yapılan bu çevre felaketinden Ordu halkının bilinci ile oto yol iç kesime kaydırılıp tüneller yapılarak Ordu ve Ünye sahilleri korunmuş.
Halit beyin okuyup bize aktardığı haberler ne kadar doğru bilmiyorum. Espiye Arımelit dağının altından tünel yapılıp yol ağzına çıkılsaydı, Karadeniz’de Sinop’tan sonra en önemli doğal liman, tarihi Zefre Limanı korunacak. Buradan geçen yolun maliyeti yarıya inecekti. Gerçekten Karadeniz sahillerine yazık oldu.
Karadeniz sahillerini boydan boya gezen gazeteci ve Belgeselci olarak, Bulgaristan’ın Karadeniz sahilindeki Varna da Karadeniz’in en büyük plajı Varna sahillerinde. Belgesel çekimi yaparken gördüğüm muhteşem manzara Altım kum sahillerini düşünüp çocukluk yıllarımın geçtiği Espiye ve Zefre sahilleri aklıma geldi.
Keşke Karadeniz Oto Yolu, İpek Yolu güzergahından geçseydi. Asrın en büyük çevre katliamı yapılmasaydı, iç kesimden geçen yol daha ucuza mal olacak, sahiller betonlaşmayacak, plajlar ve koylar taşlarla dolmayacaktı. Belgesel çekimleri yaptığım Doğu Karadeniz’den bir çağrıda bulunuyorum. Tıpkı Kars turizm treni gibi Karadeniz’ de Deniz ulaşımı teşvik edilip, feribotlar konarak çok ucuz olan Deniz ulaşımları da kolaylaştırılsın.