Türk Dünyası Gazeteciler Federasyonu (TDGF) ev sahipliğinde, 23 ve 24 Eylül 2025 tarihlerinde İstanbul’da düzenlenen Türk Dünyası Sinemacılar Forumu büyük ilgi gördü. Gazetemizin kurucusu ve TGRT Belgesel TV Devri Alem belgesel yönetmeni İsmail Kahraman, TDGF Genel Başkan Yardımcısı sıfatıyla forumda bir konuşma yaptı.


Türk Sinemasının Başlangıcı ve Belgeselciliğin Rolü

İsmail Kahraman, konuşmasında Türk sinema tarihinin belgesel film çekimiyle başladığını vurguladı. Osmanlı'da ilk film gösterimlerinin Abdülhamit döneminde, 1895 yılında başladığını belirten Kahraman, çekilen ilk filmin ise 1914’te Rusların İstanbul Yeşilköy’de yaptığı zafer anıtının yıkılmasının belgeseli olduğunu açıkladı. Bu filmin, ne yazık ki, Avusturya film ekibinin eğitimiyle bir Türk tarafından çekilmiş olmasına rağmen bugün kayıp olmasının acı bir durum olduğunu dile getirdi.

Konuşmasında, Sinema Genel Müdürlüğümüzün kuruluş tarihinin de Enver Paşa’nın emriyle 1915’te kurulan Ordu Sinema Dairesi’ne dayandığını belirten Kahraman, bu tarihsel gerçeklere dikkat çekerek Türk Sinema Tarihi Araştırma Merkezi kurulması gerektiğini savundu. Ayrıca, Belgeselcilik Fakültesi veya Belgeselcilik Meslek Yüksek Okulu’nun vakit geçirilmeden kurulması gerekliliğini de ifade etti.


Canlı Yayınlanan Konuşmalar ve Forumun Kapsamı

İsmail Kahraman’ın İstanbul Üniversitesi Türkiyat Enstitüsü’nde düzenlenen forumun 1. oturumunda yaptığı "Türk Sinema Tarihinde Belgeselciliğin Rolü ve Türk Dünyası Belgesel Film Festivali’nin Önemi"başlıklı sunum, Devri Alem TV ve Gebze Gazetesi’nde canlı yayınlandı. TDGF Genel Başkanı Menderes Demir’in açılış konuşması da aynı platformlarda canlı olarak yayımlandı.

Forum, Yakutya’dan Afganistan’a, Türkistan’dan Avrupa’ya uzanan geniş bir coğrafyadan sinemacıları, akademisyenleri ve kültür temsilcilerini bir araya getirdi. Katılımcılar, sinemanın ortak değerleri gelecek kuşaklara taşıma ve kültürel bağları güçlendirme misyonunu üstlenmesi gerektiğini vurguladı. TDGF Genel Başkanı Menderes Demir ve ekibinin on yılı aşkın süredir bu etkinlikleri kesintisiz sürdürmesi, kültürel projelerdeki istikrarın sembolü olarak öne çıktı.



Osmanlı'dan Günümüze Türk Sinema Tarihi

Türk sinemasının başlangıcı 1896-1897 yıllarında İstanbul'da gösterilen yabancı filmlere dayanır. Yerli sinema ise 1914 yılında Fuat Uzkınay tarafından çekilen Ayastefanos'taki Rus Abidesinin Yıkılışıfilmiyle başladı.

  • Kurumsal Kimlik: 1915'te Merkez Ordu Sinema Dairesi’nin kurulmasıyla Türk sineması kurumsal bir kimliğe kavuştu.
  • Özel Yapımevleri Dönemi (1922-1950): Bu dönemde sinema, daha çok tiyatronun etkisinde kaldı ve 1931'den sonra sesli filmler çekilmeye başlandı. Kemal Film 1922'de kurulan ilk özel film şirketidir.
  • Altın Çağ ve Artan Üretim (1950-1970): 1950’li yıllardan itibaren film üretimi artarak 1960-75 yıllarını Türk Sineması’nın Altın Çağı haline getirdi. 1963’ten itibaren renkli filmler çekilmeye başlandı ve 1966 yılında Türk sineması 241 filmle dünya üretiminde 4. sırayı aldı.
  • Kriz ve Daralma (1970-1990): 1970’lerde televizyona artan ilgi ve siyasi-ekonomik değişimler sektörü olumsuz etkiledi, sinema salonları kapandı ve kalite düştü. 1980’lerde video piyasasının oluşması, seyirci profilini değiştirdi.
  • Yeniden Yapılanma ve Yükseliş (1990 Sonrası): 90’lı yıllar krizle başlasa da, genç yönetmen kuşağının ortaya çıkması sektöre yeni bir soluk getirdi. 2000 sonrası dönemde ise filmlerin teknik düzeyi dünya standartlarını yakaladı. 2004 ve 2019’da çıkarılan yasalar ile sinema sektörüne verilen destekler, yerli film sayısını (2002’de 9, 2024’te 223) ve seyirci sayısını (2002’de 2 milyon, 2024’te 18 milyon yerli film) rekor seviyelere taşıdı.


Türk Dünyası Sinema Forumu'nun Detayları

24 Ekim 2025 tarihinde İstanbul Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü’nde gerçekleştirilen forum, İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü’nün desteğiyle düzenlendi. Etkinliğe Gagauzya, Azerbaycan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, İran, Bulgaristan, Kazakistan ve Kırgızistan gibi 10 farklı ülkeden sinemacılar katıldı.

TDGF Başkanı Menderes Demir, forumun temel amacının Türk topluluklarının sinema aracılığıyla kültürel bağlarını güçlendirmek olduğunu ifade etti.

Forum kapsamında iki panel düzenlendi:

  1. Birinci Oturum: Moderatörlüğünü Doç. Dr. Lokman Zor'un yaptığı oturumda, Renan Bilek, Feza Sınar ve İsmail Kahraman konuşmalar yaptı.
  2. İkinci Oturum: Moderatörlüğünü Doç. Dr. Nazan Kahraman’ın yaptığı oturumda ise Prof. Dr. Fevzi Kasap, Doç. Dr. Burak Türten ve Azerbaycanlı senarist Ameliya Ömerova sunumlarını gerçekleştirdi.

Etkinlik, 10. Türk Dünyası Belgesel Film Festivali ve Yarışması'ndan görüntülerin yer aldığı bir tanıtım filmi ve "Vira" ile "Nowruz" adlı belgesel filmlerin gösterimiyle sona erdi.


Kişisel Anılar ve Değerlendirme

Türk Dünyası Sinemacılar Forumu Değerlendirme Toplantısı’nın yapıldığı Beyoğlu Öğretmen Evi’nin terasından çekilen fotoğraflar, Haliç Körfezi’nin manzarası eşliğinde Kasımpaşa Deniz Hastanesi’nde 1982 tarihinde yaşanan askerlik anılarını canlandırdı. Denizci askeri olarak Beykoz Çubuklu Seyir Hidrografi Dairesi’nde görev yaparken geçici görevle Kasımpaşa Deniz Hastanesi’nde bulunan İsmail Kahraman, askerlik anılarının hayatındaki önemini dile getirdi.

Bu buluşma, sanatı ortak bir dil olarak kullanarak Türk dünyasının kültürel birliğini ve dayanışmasını pekiştiren güçlü bir mesaj verdi.


banner983
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner376

banner375

banner377

banner981