Ayva
Mutfağa gidip dolaba baktım. Dolapta üç tane ayva vardı. Ayvaları tabağa koydum. Bir elimle tabağı diğer elimle bıçağı tuttum. ‘‘Bu arada adınız neydi? Ben Engin’’ dedim. ‘‘Ben de Elizabeth, siz sormadan söyleyeyim babam İngiliz, annem de Kıbrıs Türk’ü’’ dedi. ‘‘Çok iyiymiş, yurt dışına çıkışlarda vize problemi yaşamıyorsundur’’ dedim. ‘‘Bu arada beni hiç tanımamanıza rağmen evime girmeniz, beni çok şaşırttı’ dedim.
Kucağımdaki tabağı yere bırakıp, içinden bir ayva aldı ve kucağıma yatarak cenin pozisyonunda ayvayı kemirerek ağlamaya başladı. ‘‘Neden ağlıyorsun ki, ayvayı mı sevmedin?’’ dedim. ‘‘Sana her şeyi anlatacağım ama bana kızma lütfen, buna mecburdum’’ dedi. ‘‘Dandik dizilerdeki, saçma sapan cümleleri kurmayı bırakıp, anlatsan artık’’ dedim. Saatine bakıp, ‘‘sevgilim olduğu halde sürekli feysbukta; ayrılığa, kavuşamamaya dair kendimce duygusal sözler paylaşan bir insandım ben. Tam 43 gün 7 saat 12 dakika önce sevgilimden ayrıldım ama birbirimizi hala feysbuktan silmedik. Bundan bir hafta öncesine kadar her gördüğüm erkeğe genç – yaşlı demeden asıldım, onları etkilemek için elimden geleni yaptım fakat beni dolandırıcı sandılar. Geçen hafta bugün balkonda otururken seni gördüm. Mutsuz, sakallı, dağınık ve yalnızdın. Bir hafta boyunca hep seni takip ettim. Baktım hep teksin, en iyisi bu akşam gidip kapısını çalayım dedim. Ayva isteyip, erotik mesaj vererek beni evine davet etmeni sağlayabilirim diye düşündüm. Sen de biraz saf çıktın ve davet ettin’’ dedi. ‘‘İyi de, sen şimdi benden ne istiyorsun ki?’’ dedim.
‘‘Ben umutsuzum Engin, umutsuz anlıyor musun? Lütfen yardımcı ol bana. Feysbukta ilişki durumu yapalım seninle, bu sayede de eski sevgilimi kıskandırmış olurum. Hem söz bak, bundan sonra feysbukta ne paylaşırsan sürekli olarak beğeneceğim, her gönderinin altına yorum yapacağım, seni gittiğim yerlerde benimleymişsin gibi etiketleyip arkadaşlarına hava atmanı sağlayacağım, lütfen bana yardımcı ol, hem kaçak elektrik olayı da aramızda kalmış olur’’ dedi.
İşin feysbuk kısmından çok, kaçak elektrik kısmı etkiledi beni. ‘‘Tabi canım ne olacak, insanlık öldü mü, ver bakalım bir alt dudiş’ dedim. Verdi,
aynı ayvayı sırayla kemirerek öpüşmüş gibi olan liseliler gibi, sessizce ayvayı kemirdik.