Muhteşem Yüzyıl dizi filmi konusunda yazacaktım. 

Diyecektim ki; gerçekten Başbakan'ın kızdığını mı düşünüyorsunuz? Kanuni'yi 30 yıl at sırtında göstermediği, onun yerine sürekli sarayda öpüşürken resmettiği gerekçesiyle Başbakan'ı kızdırdığını mı sanıyorsunuz? Gerçekten ecdadımıza laf söyletmeme duyarlılığı mı bu?

Türkiye'nin ve de dünyanın en büyük inşaat şirketi ve bankalarından birinin sahibi olan, en çok rating yapan TV kanalının patronu işadamını, Muhteşem Yüzyıl dizisi yüzünden mi karşısına aldı? Fırçayı bir dizi yüzünden mi attı? Yargıyı yine bu dizi yüzünden mi göreve çağırdı? 

Valla ben bunlara inanmıyorum. Aslında ne oldu bilmiyoruz. Ancak, muhakkak başka bir nedeni vardır. Bir ihalede ya da bankacılık sektöründe yandaşlarla ilgili bir sıkıntı ya da TV sektöründe bir satışa ayak direme vs… Tamamen atıyorum ama muhakkak bir perde arkası vardır.

Aslında bu konuyu bu kadar yazmanın manası da yok. Burası Türkiye… En sıcak gündem bile iki, bilemedin üç gün sürer…

Soruyorum… Açlık grevleri ve kimin durdurduğu konusu ne oldu?

Gizli sanık Şemdin Sakık olayının perde arkasını araştıran var mı?

ABD seçimlerini ve sonrasında Ortadoğu ve Türkiye'ye nasıl yansıyacağını dört başı mahmur analiz edene rastladınız mı?

Bahtsız Bedevi muhabbetini bile unuttuk. Aman aman iyi ki…

Nur topu gibi bir gündemimiz daha var mesela…

Okullarda kıyafet artık serbest. 31 yıllık kılık-kıyafet yönetmeliği kaldırıldı.  Gelecek yıldan itibaren kılık kıyafet serbest. Ancak, kız öğrencilerin seçmeli Kuran dersinde başlarını örtmesi hemen uygulanıyor. 

Acaba bu 4+4+4'te de türban serbestisinin ilk adımı mı? Bence öyle… Aşama aşama gidiyorlar... İran'da da işte böyle “demokrasi” ve “özgürlük” söylemleriyle olmuştu her şey.

Kimileri de diyor ki; “Efendim çocukların psikoloji bozulacak. Zengin çocuğu marka giyinecek, fakir ise pazardan alınmış kot pantolon falan…”

Valla bence hiçbir mahsuru yok. Zengin-fakir ayrımını erkenden öğrensinler…  Sınıf bilincine ne kadar erken erişirlerse o kadar iyi… Ayrıca, onlar daha okula bile başlamadan, zenginin ve fakirin ne demek olduğunu gayet iyi biliyorlar. Geçiniz… 

Okullarda ve eğitimde önemli olan eğitimin kalitesinin artması. Matematikte ve fende eğitim seviyesinin en azından komşularımız düzeyine ulaşması… Sonunculuktan kurtulmak…

Unutturulmaya, görmezden gelinmeye bizzat çalışılan bir gündem daha var: Sınıra yerleştirilen Patriot füzeleri…

Türkiye'nin özel desteğiyle NATO Sekreteri olan Rasmussen, Türkiye-Suriye sınırına yerleştirilmek amacıyla Türkiye'den Patriot talebi aldıklarını açıkladı ve “talebin geciktirilmeksizin değerlendirileceğini” de ekledi. 

Daha bu açıklamanın mürekkebi kurumadan, Patriot komutasının, NATO'da olacağı açıklandı, Amerikalı generalin kocaman resimleri basıldı…

Ama kimse… Gerçekten hiç kimse…

“Daha birkaç ay önce oldu bittiye getirilip Kürecik'e apar topar kondurulan füze sistemi ne güne duruyor?” diye sormadı…

Herhalde anlaşılıyor: Ortadoğu hallice bir füze savaşına hazırlanıyor. Gazze'ye atılanlar da ısınma turu…

İşte böyle görmezden gelinen, en tepedekilerin işine gelmeyen gündem maddeleri vardır Türkiye'de. Onları pek kimse yazmaz, söylemez...

Ben de... Mali Suçları Araştırma Kurumu tarafından hazırlanan rapor ile, 12 Eylül darbeci generallerin emlak zengini olduğu ortaya çıktı, daha söylemedim.

Hrant Dink'i 301. maddeden cezalandıran karara imza atan 18 hakimden biri olan Mehmet Nihat Ömeroğlu'nun Türkiye'nin ilk Ombudsman'ı (kamu başdenetçisi) seçildiğini de...

Parlamentoda bir sayfa dolusu hırsızlık, yolsuzluk yüz kızartıcı suç listesini de...

Yoksullara suyu bedava yapan, ilçe sakinleri için sağlık hizmeti, eğitim gibi temel ihtiyaçları karşılayarak, halkçı belediyecilik yapan ve bedava su dağıttığı için yargılanıp, beraat eden Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven'in "İhaleye fesat karıştırma" suçlamasıyla istenen 8 yıl 4 aylık hapis cezasının onandığını da yazmadım.






banner983
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner376

banner375

banner377

banner981