Sonunda olacağı buydu. Duble yolu iş makinası bile olmayan yandaş müteahhite verirsen, adam yaz-kış bütün milletin anasını ağlatır ve sonunda kaçar. Gazetede okumuşsunuzdur, Çanakkale-Biga yolunu köstebek yuvasını çeviren ve aylardır işi bitiremeyen müteahhitler battı ve sözleşmeleri geçen hafta iptal edildi.

Bakalım şimdi ne olacak? Neredeyse 5 yıldır devam eden bu duble yol yapımı daha ne kadar sürecek? İhale açılacak, yeni müteahhitler bulunacak, o nasıl çıkacak? Yandaş deneyimsiz bir şirket mi yoksa işinin ehli mi, devlet hak edişleri zamanında ödeyecek mi? Daha çok işimiz var.

Tabii tepkisizlik şampiyonu bizim milletimiz oldukça, daha bir beş yıl alır bu yolların tamamlanması… Çeşitli sıralamalar yapılıyor ya… İşte rekabet edebilirlik konusunda bilmem kaçıncıyız. İnsani yaşam endeksinde şu sıradayız falan diye… Acaba, diyorum bir tepkisizlik endeksi yapılsa kesinlikle birinci oluruz, ya da tepki gösterme, hak arama konusunda sonuncu…

Kimse sesini çıkarmıyor… Aslında bu duble yol inşaatı o kadar tehlikeli ki… Her 10 kilometrede bir yol duble yoldan tek yola ya da tek şeritten çifte değişiyor. Sürücünün dikkati dağılıyor. Ben her seferinde panikliyorum.

Acaba doğru yolda mıyım, yanlış şeride mi girdim? Ayrıca Çanakkale’ye giderken, yolun büyük bölümü son derece bozuk, işaret levhaları yetersiz. Bazı bölümlerde koca iş makinaları çalışıyor, koca kamyonlar gidip geliyor. Elinde kırmızı bir bayrakla sıcağın altında pişmiş bir işaretçi geç-dur yapıyor. Canımız ona emanet. Yani kaza yapmamak için aşırı dikkat gerekiyor.

Hürriyet gazetesinin yazarı Erdal Sağlam geçen hafta üst üste duble yol yazıları yazdı. “Eskiden halk otobüsüne binen oysa şimdi jeeplerle dolaşan partililer arasında duble yol yapımcısı yeni müteahhitler de vardır” diyor. Erdal Sağlam, ilk yazının ardından duble yollarla ilgili çok yoğun şikayet mailleri almış. Allahtan bizim Çanakkale yolunu yazan bir okur da var. Yoksa tepkisizlikte tavan yaptı bizim bölge diyecektim.

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım yaşanan sıkıntıların nedenini şöyle açıklıyor: “Çok hızlı duble yol yaptık. Dünya standardı yılda 200-250 kilometre ama biz yılda 1.500 kilometre duble yol yaptık.” Bakan Yıldırım, kendi iktidarlarına kadar toplam 6.100 kilometre duble yol varken, 2012 sonunda 21 bin kilometre duble yola ulaşılacağını söylüyor.

Ne diyelim? Politikacılar konuşur böyle… Ben yola çıktığımda asfaltlanmış kaymak gibi yola bakarım. Ancak Bursa girişinde böyle bir yol var. Yağ gibi, otomobil adeta kayıyor. Tabii Bursa’ya yapılır, Çanakkale üvey evlat… Anladınız siz onu…

Daha da kötü bir haberim var. Bizim Çanakkale yolunun biteceği yok gibi geldi bana. Çünkü Ulaştırma Bakanı Yıldırım diyor ki; “Yol yapmak hem daha ucuz hem daha kolay ancak bu yolu asfaltlamak yapımından iki kat daha pahalı ve daha yavaş sürüyor. Mali kısıtlar nedeniyle asfaltlama duble yol yapımı kadar hızlı olmayacak.” Bakanlık, özel şirketin kredi alıp yolu asfaltlayacağı, Karayolları’nın da bunun bedelini 5 yıl vade ile özel sektöre ödeyeceği bir mekanizma üzerinde çalışıyormuş.

Oh oh oh… Bakanlık bu projeyi son sürat bitirecek, yasal düzenlemesi hızla olacak. Şirket ihaleyi kazanacak, kredi arayışına çıkacak, banka şirketin mali durumunu beğenecek, krediyi hemen verecek. Rakam da büyük çünkü bir kilometre asfaltlama 1-1.3 milyon TL’ye mal oluyor. Şirket krediyi alır almaz görev bilinciyle çalışmaya başlayacak.

Asfaltlamayı inanılmaz hızda bitirecek. Ha ha ha!..

Anlayacağınız Çanakkale yolu tamamen duble olsa bile, asfaltlanması epey zaman alacak. Tek kelimeyle; Yandık…

banner983
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner376

banner375

banner377

banner981