Ülke gündeminden ve yerel siyasetteki aşırı gergin ortamdan fazlasıyla bunaldığımı itiraf etmeliyim.

Kirlilik ve yozlaşmışlık dört nala giderken; ruhumuza en iyi gelecek şey şiirdir.

Bu hafta Usta şair Nazım Hikmet’in İstanbul Tevkifhanesi’nden şiirini paylaşmak istiyorum:

Fevkalade memnunum dünyaya geldiğime,
toprağını, aydınlığını, kavgasını ve ekmeğini seviyorum.
Kutrunun ölçüsünü santimine kadar bilmeme rağmen,
ve meçhulüm değilken güneşin yanında oyuncaklığı,
dünya inanılmayacak kadar büyüktür benim için.
Dünyayı dolaşmak, görmediğim balıkları, yemişleri, yıldızları görmek isterdim.
Halbuki ben yalnız yazılarda ve resimlerde yaptım Avrupa yolculuğumu
mavi pulu asyada damgalanmış birtek mektup bile almadım.

Ben ve bizim mahalle bakkalı,
ikimiz de kuvvetle meçhulüz Amerika`da.
Fakat ne zarar; Çin’den İspanya`ya, Ümit Burnu`ndan Alaska`ya kadar
her milli bahride her kilometrede dostum ve düşmanım var.

Dostlar ki;
bir kere bile selamlaşmadık,
aynı ekmek, aynı hürriyet, aynı hasret için ölebiliriz,
ve düşmanlar ki; kanıma susamışlar, kanlarına susamışım.

Benim kuvvetim,
bu büyük dünyada yalnız olmamaklığımdır,
dünya ve insanları yüreğimde sır,
ilmimde muamma değildirler,
ben kurtarıp kellemi nida ve sual işaretlerinden
bu büyük kavgada açık ve endişesiz girdim safıma
ve dışında bu safın toprak ve sen bana kafi gelmiyorsunuz.
Halbuki sen harukulade güzelsin,
toprak sıcak ve güzeldir.
banner983
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner376

banner375

banner377

banner981