1919 değil. 1920 değil. 1923 hiç değil...

İlle de “1915" diye diretildiğine göre, vardır umreci evliyanın bir kerameti.

Eşraftan sayılırız, yolculara hancılardan bir adem olarak katkı vermek lüzum eder.

Adettendir ya, Osmanlı arşivlerinden alıntı yaparaktan şecaatimi arzedeyim:

Devlet-i Aliyyelerinin Rusya ve İngiltere ve Fransa devletleriyle hâl-i harbe girdiği zamandan beri ordu ve Donanma-yı Hümâyûnlarının bi-avnihî te'âlâ mevâki'-i muhtelifede ihrâz etdikleri muvaffakiyât-ı müte'addide ve bilhassa 5 Mart sene [1]331 tarihinde vukû' bulmus olan Çanakkale muzafferiyyet-i azîmesi nâm-ı me'âlî-ittisâm-ı cenâb-ı Padisahîlerine "gazi" unvân-ı mefharetinin bi-hakkın izâfesini icab eden gazavât-ı celîleden bulunmus ve ol bâbda makâm-ı iftâdan sâdır olan fetvâ-yı serîfe zât-ı sevket-simât-ı hazret-i hilâfet-penâhîlerine ref' ve i'lâ kılınmıs olmakla ecdâd-ı i'zâm-ı sehriyârîlerine imtisâlen unvân-ı celîl-i mezkûrun nâm-ı hümâyûnlarına terdîfen isti'mâline müsaade-i seniyye-i Padisahîleri seref-erzân buyurulmak bâbında ve kâtıbe-i ahvâlde emr u fermân hazret-i veliyyü'l-emr efendimizindir.

Fî 10 Cumâdelâhire sene [1]333 - Fî 12 Nisan sene [1]331 / [25 Nisan 1915] (Meclis-i Mahsus-ı Vükelâ azâlarının imzaları)

Meğerse Çanakkale Savaşı’nın “Gazi” Komutanı Padişah Vahdettin imiş.

Orman ve Su İşleri Bakanlığı’ndan 2015 Hazırlıkları için 96 milyon lira ayrılmış ve 33 milyonu da bu yıl tüketilecekken, 2015 Vizyonu’na bir katkı da benden olsun.

Şimdi çanak çömleği bir yana bırakalım ve Çanakkale’nin adını Gazikale yapalım!

Nesi eksiktir Gaziantep’ten?

Hem hazret-i veliyyü'l-emr efendimizi taçlandırmış oluruz, hem de ayağının dibine 2015 vizyonunu çizen devlet büyüklerimizin gravürlerini yaparız.

Gravür deyip geçmeyin.

Gazi Vahdettin büyük çizilecek!

‘Zamane Vahdettin’ i aslına göre çok uzun, ama çare yok, gravür bu, orta boy çizilecek.

Ve dahi Gazikale devlet büyükleri de yan caniplere ufaktan ufaktan çizilecek.

Sanatta hiyerarşi olur mu demeyin!

Gravürse mesele, gerisi teferruattır!

Bir taşla bakın hangi kuşlar düşürülür:

1. Sonradan yapılma “Gazi” unutturulur.

2. Olmuyorsa “Gazilik” sıradanlaştırılır.

3. Çanakkale il merkezi medyasına “bravo devletlum!” manşetleri attırılır. Netçe itibariyle, Çanakkaleli seçmen gaza getirilir.

Netekim, kara heykeller yapmıştık. Yerine ak heykeller konulur sahiplenme sağlanır.

Bu arada İngiliz Bahçesi’nin adını, Halk Bahçesi’ne çevirenlerden de rövanş alınır.

Hemen ardından “Kentsel Dönüşüm” çerçevesinde, bahçe TOKİ’ye devredilir; Anzak Plaza, Harrington Tower falan yapılır. İngiliz dostlarımızın da gönlü alınmış olur.

Vilayet Konağı bitişiğine çakma bir Ayasofya kondurulması ehvendir.

Külliyesiyle yekvücut tabii...

2023 Vizyonu’na atıfta bulunaraktan, Gazikale’yi temaşaa için Kilidbahir tepesine Topkapı Sarayı tarzı dokuz yıldızlı bir otel çakılır. Şehitliklere de bir golf sahası...

İlla kanal denilirse, Sarıçay’dan Edremit Körfezi’ne gemicikler için bir de kanal...

Umre turlarına Çanakkale dahil edilir ve Gazikale’de turizm canlanmış olur. Yıllardır kafamızı ütüleyen turizm kenti tartışmaları da böylece nihayet bulur.

Bu çılgın procemden Hıncal abiye söz etmedim, ama Nagehan bacımıza fısladım.

Emr u fermân hazret-i veliyyü'l-emr efendimizindir. Arzederim.


banner983
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

banner376

banner375

banner377

banner981