Merhaba, çok değerli okuyucularım. Bugün sizlere “Akıl’’dan ve “Akıllı İnsan”dan bahsetmek istiyorum.
Hepimizin, farklı şekillerde ama çok kullandığı bir kavramdır “Akıl” ve “Akıllı insan.”
Önce bakalım, “Akıl” nedir?
“Akıl”, “Düşünme, kavrama, anlama yetisi”dir. Bu anlamda akıl, Allah’ın insana insan olabilmesi için verdiği muazzam bir ihsandır. İnsanın yol gösterici rehberi ve kullanma kılavuzu olan Kur’an-ı Kerim’e göre insanı insan yapan, onun her türlü fiillerine anlam kazandıran ve ilâhî emirler karşısında insanın yükümlülük ve sorumluluk altına girmesini sağlayan işte bu akıl nimetidir.
Akıl nimeti hakkında günlük yaşamda kullandığımız birçok söz vardır:
“Akıllı ol”, “Aklını kullan”, “Allah akıl vermiş”, “Aklı bir karış havada”, “Aklı sıra”, “Senin aklın yok mu?” “Aklını peynir ekmekle yemiş”, “Akıl küpü”, “Aklını kiraya vermiş”, “Aklınla bin yaşa” “Aklını başına al”, “Aklını peynir ekmekle yemişsin” vb. daha niceleri.
Atasözlerimiz de çok fazla, birkaçını hatırlayalım:
· Akıl akıldan üstündür.
· Akıl için yol birdir.
· Akıl kişiye sermayedir.
· Akıl para ile satılmaz.
· Akıl yaşta değil, baştadır.
· Akıllar gelin olmuş, herkes kendininkini beğenmiş.
· Akılları pazara çıkarmışlar, herkes yine kendi aklını almış.
Evet, şimdi de insanı diğer canlılardan ayıran ve Allah'ın insana bahşettiği en büyük nimet olan akıl hakkında Kur'an-ı Kerim'de geçen ayet-i kerimelerden birkaçına da bakalım mı?
“Aklınızı kullanasınız diye Allah size ayetlerini işte böyle açıklıyor.” (Bakara Suresi 242.ayet)
Yine şöyle derler: “Eğer kulak vermiş veya aklımızı kullanmış olsaydık, şu alevli ateştekilerden olmazdık.” (Mülk Suresi 10.ayet)
Onlara, “İnsanların inandıkları gibi siz de inanın” denildiğinde ise, “Biz de akılsızlar gibi iman mı edelim?” derler. İyi bilin ki, asıl akılsızlar kendileridir, fakat bilmezler. (Bakara Suresi 13.ayet)
"İslamiyet akıl dinidir. Aklı olmayanın dini de yoktur. Fakat akıl eşit değildir. Akıl akıldan üstündür. Akıllar eşit olsaydı, herkes aynı şeyi düşünürdü.
Peki, “akıllı insan” kimdir?
Hadis-i şerifte, “Akıllı insan, Allah’a ve Peygambere inanıp ibadetlerini yapandır” buyuruluyor.
O kadar mı?
Dahası var.
İlmi ve ibadeti çok olan daha akıllıdır.
Akıllı kimse ise, Allah’ın emrettiklerini yapan, yasakladıklarından kaçan kimsedir.
Allah’ın emir ve yasaklarına riayette kim daha titiz ise o daha akıllıdır.
Akıllı kimse, kendisini hesaba çekip ölüm için hazırlanan kimsedir.
Akıllı, kârını zararını bilene denir. Dünya kârını düşündüğü gibi ahiret kârını da düşünendir.
Akıllı olmak çok kıymetlidir. Aklı olan kimse, iman eder.
Demek ki iman eden, sonsuz hayatını düşünen kimse akıllıdır.
En akıllı, Allah’tan en çok korkan, Onun emir ve yasaklarına en güzel uyandır.
Aklın çokluğu, Allah korkusunun çokluğu ile belli olur.
Akıllı, nefsini hesaba çeken ve ölümden sonrası için amel edendir.
Her şeyin bir direği vardır. Müminin direği ise akıldır. Kişi aklı nispetinde ibadet eder.
O hâlde akıllı olmak için, iman edip ibadetleri yapmak ve haramlardan sakınmak gerekiyor.
İbadetleri çoğalttıkça iman ışığı parlar. Günah işledikçe iman ışığı sönmeye başlar.
Namaz; öyle bir ateştir ki ateş nasıl demire cama şekil verirse namaz da insana şekil nizam ve güzellik verir.
Akıl sayesinde hakikatleri kavrayabiliyoruz.
Akıl çözümün de anahtarı. Bunun için de bize verilmiş.
O halde aklımızı kullanalım.
Çok sevdiğim bir akıl hikâyesi var, sizlerle paylaşmak istiyorum.
Bir akıl hastanesini ziyareti sırasında, adamın biri doktora sorar:
"Bir insanın akıl hastanesine yatıp yatmayacağını nasıl belirliyorsunuz?"
Doktor: "Bir küveti su ile dolduruyoruz. Sonra hastaya üç şey veriyoruz. Bir kaşık, bir fincan ve bir kova. Sonra da kişiye küveti nasıl boşaltmayı tercih ettiğini soruyoruz.
Acaba siz bu durumda ne yapardınız?", der.
Adam, "Ooo! Anladım. Normal bir insan kovayı tercih eder. Çünkü kova, kaşık ve fincandan büyük."
"Hayır," der doktor, "normal bir insan küvetin tıpasını çeker."
Alınacak ders: Akıl, sadece bize sunulanlar dışında çözüm bulmaktır.
Aklımızı kullanalım, onu peynir ekmekle yemeyelim değerli okurlarım.
Aklınız olsun başınızda, kalın sağlıcakla.