Emlakçılık zor zaanat. Çok sabır gerektiren ve her işlemde iş vereninizin değişik olması sebebi ile huyunu suyunu ,bilmediğiniz kişilerle ticaret yapmak zorunda olduğunuz bir meslek. Mesleğin zorluğunu örneklemek açısından başımdan geçen bir olayı sizlerle paylaşmak istedim.

Birlikte koordineli çalıştığımız x bankanın ihalelerde satılamamış dairelerinden birtanesi satılması için bana verildi. Daire Kocaeli’nin Çayırova ilçesinde 3 katlı bir binanın giriş katında bulunan ve kiracıların kötü kullanması nedeni ile de pis bir şekilde bırakılmıştı. Daireye değer tespiti için gittiğimde duvar köşeleri örümcek ağlarııyla mutfak tezgahı kurumuş güvercin pislikleriyle doluydu. Wc gider borusu patlamış bir durumdaydı ve tuvalet pislik içinde kalmıştı. Daireye girdiğimde tavan ve duvarlardaki örümcek ağlarını yüzeyselde olsa dairede bulduğum bir sopa yardımı ile temizledim. Bölgede emsal araştırması yaptıktan sonra sunum raporumu x bankaya sundum . Belirlediğim rakam 85 bin TL civarındaydı. Daha sonra x bankanın expertiz rakamı ile belirlediğim rakam kabul edildi ve çalışmalara başladım.

Binada 2 kardeş altlı üstü oturuyorlardı . Binanın etrafını yüksek taş duvar ile örüp büyük bir garaj kapısı yapmışlardı ve içeride tek araçlık bir park yeri mevcuttu. En çok şaşırdığım şey ise komple binanın sahibi gibi bir tavır sergilemeleriydi. Gittiğim ilk gün bunu anlamamak zaten mümkün değildi. Şöyleki; binaya yabancı girmemesi adına daha önce ihaleden 45 bin TL’ye almaya çalışmışlar fakat başarılı olamamışlar. Bunun üzerine bana 45 bin TL’ye x banka verirse almak istediklerini söylediler, aksi takdirde müşterilerin bu daireyi almamaları için uğraşacaklarını tehdit vari bir şekilde açıkça ifade ettiler. İşimi iyice zora sokacaklarını anlasam da 45 bin TL’ye bu işin asla olmayacağını belirttim ve oradan ayrıldım. O bölgeden daire isteyen müşterilerimi tek tek arayıp çalışmalarımı sürdürdüm.

İşin zor olan kısmı, her alıcı müşterimi o daireye götürmeden onlardan randevu almak zorunda kalmamdı. Ayrıca etrafı yüksek taş duvarlarla çevrili olan binanın dış kapı anahtarını vermedikleri için içeri giremiyordum. Randevu vermedikleri için ilk zamanlar zorlada olsa randevu alıp 2 müşteri götürebildim . Götürdüğüm müşteri daireyi beğeniyor fakat onlar hiç üşenmeden her gittiğimde yanımıza gelip bu dairenin sıkıntılı olduğunu çok borcunun olduğunu ve patlayan boru sorununun ne yaparsa yapsın bir türlü giderilmeyeceğini söyleyerek müşterilerime daireyi kötülüyor ve onları korkutuyorlardı. Yine bir müşterim için randevu aldığımda evde olmadıklarını uzun bir süre gelmeyeceklerini ve gelince haber vereceklerini söylediler. Alıcı müşterime durumu izah ettikten sonra binaya duvardan atlayarak girmeyi önerdim ve kendisine eğer taş duvardan atlarım ve içeriden kapıyı açarım derseniz hiçbir sorun olmayacağını söyledim. Müşterim genç bir alıcı adayıydı ‘’Atlarım kapıyı da içeriden açarım’’ dedi.

Binaya gittik ve müşterim taş duvardan atlayıp binanın bahçe kapısını içeriden açtı. Daireyi gezdirdim çok beğendi ve almak istediğini söyledi. Bu arada balkonda asılan çamaşırlardan da anlaşılacağı gibi evdeydiler ve özellikle söyledikleri bir yalanla karşı karşıya kalmıştık. Bu durum müşterimin de dikkatini çekti. Duruma hiç aldırış etmeden oradan ayrıldık. Yaşanan bu durum müşterimin içine sinmediği için ertesi gün tek başına kendisi binaya gidip şahıslarla konuşacağını söyledi. Bu en doğal hakkıydı ve haklıydı. Sonucu merakla beklerken aynı gün içinde binada oturan şahıs beni aradı ve sinirli bir ses tonu ile ‘’Özel mülküme girdiğiniz için sizi polise şikayet edeceğim ve bir daha müşterileri duvardan atlatırsanız o müşterileri döveceğiim’’ dedi. Duyduklarım karşısında şaşkınlığımı ifade edecek kelime bulamazken, bizim haneye tecavüzlük bir şey yapmadığımızı o daireyi pazarlamak adına yasal yetkili olduğumuzu ve dilediği yere şikayet edebileceğini söyledim ve ‘’Kapıdan kovsanız bacadan gireceğiz ‘’ dedim . Ertesi gün alıcı müşterim bana güvendiğini söylese de binada oturan şahıslar işi başka bir boyuta taşıyıp bu binada iki kardeş olduklarını kapı önüne sadece kendi araçlarını park edeceklerini binayı alan kişiye böyle bir hak tanımayacaklarını belirttiler. Tehditkar konuşmaları ile müşteriyi yine korkutmayı başarmışlardı fakat benim bu daireyi eninde sonunda bu çalışma aşkı ile satacağımı da anlamışlardı. Nitekim öyle de oldu ve daireyi beni tehdit eden kardeşlere sattımJ. Bu olaydan da anlaşılıyor ki emlakçılık her işlemi alıcısı – satıcısı noktasında analiz ederek sabır ile nakış nakış işleyip ciddi alıcıyı harekete geçiren ve bunun için oldukça bilgi ve tecrübe isteyen bir meslektir.

GAYRİMENKUL DEĞERLEME UZMANI
YASEMİN ÖZDOĞRU

EDİTÖR 
ENES EMRE ÖZTÜRK

EXPERNET GAYRİMENKUL'ÜN KATKILARIYLA

 

banner983
Misafir Avatar
İsminiz
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Misafir Avatar
ERHAN AYDIN 7 yıl önce

si̇zi̇ tebri̇k edi̇yorum yasemi̇n hn zoru başarmişsiniz

banner376

banner375

banner377

banner981