Osmanlı’dan, Cumhuriyet’e sanayi tarihimizde Kocaeli’nin çok önemli bir yeri var. Osmanlı’da sanayileşme hareketi ilk kez Kocaeli bölgesinde oluştu. Osmanlı arşiv belgeleri incelendiğinde ilk kağıt fabrikasının 1700’lü yıllarda Kocaeli’ye bağlı Yalova’da kurulduğu bilinmekte. Osmanlı’nın ilk donanma üssü ve tersane 1300’lü yıllarda Karamürsel’de kuruldu. Yine 1840’lar da ilk özel teşebbüs ile kurulan sanayi kuruluşu Gebze’nin Hereke nahiyesindeki kumaş ve dokuma fabrikasıdır. Türkiye’de ilk çimento fabrikası ise yine 1910’lu yıllarda Gebze – Eskihisar ve Darıca Aslan Çimento Fabrikası’dır.
Cumhuriyet döneminde Kocaeli bölgesinde hızlı sanayileşme hareketi gerçekleştirilmiş, yine Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk kağıt fabrikası 1934 yılında İzmit’te kurulmaya başlanmıştır. Gebze bölgesinde sanayileşme 1950’li yılların sonunda hareketlenmiş günümüze kadar hızla gelişerek devam etmiştir. Bugün Gebze ve Kocaeli bölgesi Türkiye’nin sanayi üssüdür, bilim ve teknoloji merkezidir. Türkiye’nin ilk Bilim, Teknoloji ve Sanayi Bakanları da Kocaeli Milletvekillerinden Sayın Nihat Ergün ve Fikri Işık olarak tarihe geçmiştir.
NEDEN SANAYİ MÜZEMİZ YOK?
Tarihi geçmişi bu kadar eski olan Kocaeli ve Gebze bölgesinde sanayi müzesi kurulması ile ilgili yıllardan beri haberler yazmakta ve televizyon belgesel programları hazırlamaktayım. Belgeselci olarak dünyanın bir ok bölgesini gezdiğimde birçok ülkede değişik müzeler görmekte, bu müzelerin bir örneğinin ilimiz ve ilçemizde olmamasından üzüntü duymaktayım.
Bu isteğimiz nihayet Gebze Ticaret Odası ve Gebze Teknik Üniversitesi iş birliği ile Gebze bölgesinde hayat bulacak. Gebze Sanayi Müzesi’nin kurulması ile ilgili ciddi çalışmalar yapılıyor. Bu konuda bizde gazeteci ve belgeselci olarak projeye katkı sunmaya çalışıyoruz. Gebze Sanayi Tarihi Müzesi ile ilgili gerek Osmanlı arşivlerinde yer alan belgeler, gerekse Gebze basınında 50-60 yıl önce yer alan haber kupürlerini derleyerek geçmişe ışık tutmaya çalışıyorum. Tarihi değere sahip fotoğraflar toplayarak Gebze bölgesinin nasıl sanayileştiğinin arşivini oluşturuyorum. Topladığımız bu arşivleri gerek bir kitap, gerekse bir belgesel haline getirerek kubbede hoş seda bırakmak arzusundayım. Keşke bu konuda birçok gazeteci, akademisyen ve araştırmacı çalışmalar yapsa. Maalesef tarih araştırmacılığı ve arşivcilik konusunda çok gerilerdeyiz. Buda geçmişle bağımızı kopartmaktadır. Sadece devlet kurumları değil, özel kuruluşların bile müzeleri bulunmaktadır. Geçtiğimiz yıllarda belgesel çekmek üzere gittiğim Kore’de Posco Firmasının müzesini gezdiğimde oldukça etkilendim. Kore Modeli ve Posco’nun başarısı bir araştırma yazısı ve belgesel hazırladım. Bu belgesel oldukça ilgi uyandırdı. Geçtiğimiz günlerde Ereğli Demir Çelik Fabrikası’nın Basın ve Medya bölümünden emekli olan Ünal Savaş adlı bir izleyicimiz Posco ile Ereğli Demir Çelik Fabrikası arasındaki bağlantıları, Posco’nun nasıl başarılı olduğunu, Ereğli Demir Çelik Fabrikası’nın neden geri kaldığı konusunda birçok önemli bilgi ve belge gönderdi. Ayrıca Kore Modeli ve Posco’nun başarısı belgeselimizi de birçok ilgiliyle youtube üzerinden paylaştığını bildirdi. İsterseniz Youtube üzerinde yer alan belgeselimizin görüntülerini birlikte https://www.youtube.com/watch?v=DcLFhg5HIfU adresindeki linkten izleyelim.
GTO VE TEKNİK ÜNİVERSİTE’YE TEŞEKKÜR BORÇLUYUZ!
Türkiye’de sanayide ilerlemiş birçok ilimiz var. Bu illerimizi de gezdiğimde sanayi ve ticaret tarihi ile ilgili hiçbir müzenin olmaması gerçekten üzücü. Gebze bölgesi önemli bir ilke imza attı. Gebze Ticaret Odası Başkanı Sayın Nail Çiler ve Gebze Teknik Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Haluk Görgün, Gebze Teknik Üniversitesi toplantı salonunda önemli bir organizasyon gerçekleştirerek Gebze Sanayi Tarihi Müzesi kurmak için harekete geçtiler. Bu konuda iki kurumda çok önemli çalışmalar yapıyorlar. Yurt içi ve Yurt dışında araştırmalar yapıp, en iyi müzenin kurulması için özel gayret sarf ediyorlar.
GTO VE GTÜ’nün ortak çalışması ile kurulacak Gebze Sanayi Tarihi Müzesi’nin birçok ilimize ve ilçemize de örnek olacağına inanıyorum. Her iki kurumumuza da ilgili ve yetkililer sahip çıkmalı. Öncelikle bölgemizdeki sanayi kuruluşları, bu kurumlarımıza arşivlerini açmalı bilgi ve belgelerinin birer kopyasını bu kuruluşlarla paylaşmalıdır.
Bölgemizdeki herkese tarihi görev düşüyor. Sen ben düşüncesini bir kenara bırakıp böyle bir müzenin en kısa sürede hayata geçmesi için var güçleri ile çalışıp GTO, GTÜ’ye sahip çıkmalıdır.
ARÇELİK’LE GEBZE’NİN SINIR KAVGASI
KOÇ Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç’un vefat etmesi böyle bir yazı yazmama neden oldu. Gebze bölgesinin sanayileşmesinde Arçelik Fabrikası’nın çok önemli yeri var. Bugün birçok insanın ve resmi kurumların bilmediği bir gerçeği ilk kez burada açıklıyorum. Arçelik Fabrikası’nın bulunduğu Şifa Mahallesi bölgesi Orhanlı’ya kadar 1960’lı yıllarda Gebze’ye bağlıydı. Arçelik Fabrikası inşaat ruhsatını o dönem Gebze Belediyesi’nden aldı. Üretim ve iskan ruhsatları Gebze Belediyesi tarafından verildi. Fabrika üretime başladıktan sonra KOÇ Holding tarafından Orhanlı Köyü Muhtarlığı harekete geçirilerek bu bölgenin Gebze’den çıkartılıp, İstanbul’a bağlanması için dava açıldı. Dava uzun süre devam etti. Davanın ilk aşaması Gebze lehine sonuçlandı. Yargıtay’da bozulan dava ikinci kez yeniden açıldı. En son yıllar süren davanın sonucu Gebze aleyhine sonuçlandı. Gebze bölgesinin toprağında olan Arçelik Fabrikası, Koç Grubu’nun desteği ve Orhanlı Köyü Muhtarı’nın davasıyla İstanbul toprağı oldu.
Acaba teşvikten yararlanmak için mi Koç Grubu, Gebze sınırları içerisindeki yere fabrikayı kurup, ruhsatlar alındıktan sonra el altından muhtarlık desteklenerek bölgenin Gebze’den kopartılarak İstanbul’a bağlanması mı sağlandı. Bu konu başlı başına bir araştırma ve akademik çalışma konusudur. Biz bu konuyu 25 yıl önce gazete olarak gündeme getirmiş, Arçelik ile Gebze’nin sınır kavgası başlığı altında haber yazmış o dönem Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı olan Rahmi Koç’a bile sormuştuk. Mustafa Koç’un vefat haberini duyunca bunları yeniden hatırlamak ve Gebze Sanayi tarihinde Arçelik başlığı altında gündeme getirmek istedim. Bu konuda çok ayrıntılı bilgiler gazetemiz arşivinde yer almakta. Gerek kendi arşivimizde gerekse başka arşivlerden Gebze’nin sanayi tarihi ile ilgili araştırmalar yapıp, bilgi, belge ve fotoğrafları yetkililerle paylaşacağız.
Sonuç olarak Gebze Sanayi Tarihi Müzesi kurulması için herkes üzerine düşen görevi yapmalı, konuyla ilgili çalışma yapan GTO ve GTÜ’ye bilgi, belge ve doküman vermelidir. Daha önce Sanayi Müzesi ile ilgili kaleme aldığım yazıyı http://www.belgeselyayincilik.com/ismail-kahraman/makale-arsivi/makaleler/gtu-ve-gtoya-sanayi-muzesi-tesekkuru adresindeki linkten okuyabilirsiniz.